Sikorsky helikopter firmasının Black Hawk olarak bilinen S-70 (Amerikan ordusunun UH-60) helikopterinin yakında pilotsuz uçan modelinin duyurulacağı kaydedildi. Bu modelin 2 hedefi belirtiliyor ; birincisi Amerikan ordusuna pilotsuz bir helikopter yaratmak. Diğeri ise uçmakta olan pilotlara, başka görevler için fırsat vermek.
Lockheed Martin Corp’un bir yan kuruluşu olan şirket, bu hafta yaptığı açıklamada otonom helikopterin 2020’de piyasaya sürüleceğini söyledi. Şimdilik helikopterin otonom yazılımı ve sensörler ile uçuş testi programında ilerlemekte olduğu belirtildi.
Sikorsky, helikopterden tüm eski mekanik uçuş kontrollerini çıkarıp ve yerine Matrix teknolojisi ile değiştiren bir kit geliştirmiş durumda. Şirket, “optimum pilotlu araç” ibaresini neredeyse birbirinin yerine kullanıyor; çünkü sistem bir insan operatöre robotik bir pilot olarak davranabiliyor veya yerden uzaktan çalıştırmayı mümkün kılıyor.
DARPA’nın “Kokpit-içi Otomasyon Sistemindeki İşçi Gücü (ALIAS)” programı sayesinde, Sikorsky “Optimum Pilotlu Uçuş (OPV) adı verilen yaklaşımı geliştirmiş durumda. Bu yaklaşım, helikopteri pilot yönetirken, yönetimi operatörlere vermesi anlamına geliyor. Bu yolla 2, 1 ya da 0 hava ekibi ile uçuşu güvenli ve uygun bir şekilde sürdürmek mümkün oluyor.
Program, operatörlerin insanlı operasyonlar için karar vermelerine yardımcı olurken, aynı zamanda insansız ve mürettebatlı operasyonları da mümkün kılıyor.
Baş testi pilotu Mark Ward, S-70’in otonom ama pilotlu aracın (OPV) şu ana kadar uçuş kontrol sisteminde 54.5 uçuş saati ve 150 knot hava hızı kaydettiğini söyledi. Pilotlar, farklı hava hızı, durum ve irtifa kombinasyonlarında testlerin sürdüğünü kaydediyorlar. % 100 pilotlu uçuştan, % 100 otonomluğa doğru bir süreç geliştiriliyor.
Diğer yandan bu otonom araçları kullanacak olan pilotlar da eğitiliyor. Sikorsky Matrix yazılımını [1] ve otonom uçuşu mümkün kılan donanım kombinasyonlarını kullanacak ordu personeli geçen yıl bir dizi görev testinden geçirdi.
Helikopterin sadece askeri amaçlı değil, yanısıra kargo taşıyan askeri, ticari ve sivil sabit kanatlı hem de döner kanatlı olarak geliştirilmesine çalışıldığı kaydediliyor.