Cisco Systems’in, internet ve ağ teknolojileri üzerinde yaptığı çalışmaların, sektörde ‘standart belirleyici’ nitelikte sonuçlar çıkardığını belirten Koç.net Network Birim Yöneticisi Volkan Nur, ağın üçüncü katmanındaki yönlendirme teknolojisi ile ikinci katmanındaki anahtarlama teknolojisinin birleşimi olan Cisco MPLS teknolojisini kullanarak hizmette fark yarattıklarını söylüyor.
Şirket bünyesinde, gerek data servisleri gerekse multimedya servisleri konusunda MPLS’in getirdiği avantajların hepsini kullanabildiklerini ifade eden Koç.net Network Grup Yöneticisi Ayhan Keçim ise “ MPLS ile müşteri yönlendiricileri ve güvenlik duvarlarını yönetmemiz veya müşterilerimize sadece hat sunmamız mümkün” diyor.
Koç.net, MPLS teknolojisi ile sanal özel ağ (VPN) uygulamasını genişleterek sunabiliyor. MPLS VPN’in diğer VPN’lerden farkı, tüm işlemlerin servis sağlayıcı tarafından gerçekleştiriliyor olması. Her müşteri için ayrı bir yönlendirici tablosunun yaratılması, üçüncü katmanda gerçek anlamda bir veri izolasyonunun gerçekleşmesini sağlıyor. Böylece farklı müşteriler için farklı omurgalar yaratılmış oluyor. Yönlendirme bilgileri, yönlendiricinin bağlı olduğu VPN sayısı ile doğru orantılı olarak gerçekleşiyor. MPLS, omurga içerisindeki paketleri anahtarlamak için kullanılıyor. Böylece omurga içerisinde yönlendirmeye gerek kalmıyor. Bunun en büyük avantajlarından biri de sınırsız sayıda VPN’in sistemlere dahil edilebiliyor olması. MPLS, temel olarak ağ üzerinde ayrı ayrı –birbirine erişemeyen- network’lerin yaratılmasını sağlıyor.
MPLS VPN’in tercih edilmesinin en önemli sebeplerinden bir diğeri ise; güvenliğin net bir şekilde sağlanabilmesi. %100 güvenliğin garanti edilemediği internet teknolojilerinde; MPLS’in kullanıldığı sanal özel ağ sistemlerinde veri izolasyonu ve ağ dışına erişim kontrol altına alındığı için güvenlik büyük ölçüde sağlanmış oluyor.
1984 yılında Stanford Üniversitesi’nden bir grup bilim adamı tarafından kurulan Cisco Systems, internet teknolojilerinde, mobil kullanıcılardan en karmaşık network omurgalarına kadar her tür altyapı için “uçtan uca çözümler” üretiyor. 1996 yılında Türkiye pazarına giren Cisco Systems, 115 ülkede yaklaşık 39.000 çalışanıyla Internet üzerindeki dünya bilgi trafiğinin yüzde 80’ini yönlendiriyor.
Cisco MPLS (multi protocol label switching) Teknolojisi
MPLS teknolojisi, paket yönlendirmesinin belirli etiketlere göre yapılması ile gerçekleşiyor. MPLS teknolojisinde ağın üçüncü katmanındaki IP yönlendirmesinin akıllılığı ve ikinci katmanındaki anahtarlama teknolojisinin getirdiği performans birleştirilmiş oluyor.
Servis kalitesi ve VPN, MPLS ile gelen servislerin başında geliyorlar. Özellikle çoklu ortam uygulamalarının çalıştırıldığı ağlar üzerinde önceliklendirmenin yapılmasında MPLS’in önemi ortaya çıkıyor. MPLS ile kullanılabilen servislerden bir diğeri ise “traffic engineering” diye adlandırılan trafik yönetimi ve mühendisliği.
MPLS teknolojisi standart cihazlarla kullanılabiliyor. MPLS teknolojisi kullanılmayan bir ağda paket ağa ulaştığı zaman gideceği adrese göre bir IP tablosuna bakılarak yönlendirme işlemi başlatılıyor. Bu işlem, omurgada kullanılan yönlendiriciler üzerinde belirli bir performans kaybına yol açıyor. Çünkü her paketin IP hedefine bakılarak karar verilmesi gerekiyor. MPLS teknolojisi ile paketin hedef adresine bakılmadan önüne konulan daha kısa boyutlu etiketlere bakılarak anahtarlama gerçekleştiriliyor. Böylece omurga üzerinde ikinci katmandaki anahtarlamanın performansı yakalanabiliyor. Bu da hızlı bir iletişim ortamı sağlıyor.