Kimi zaman haberlere konu olan olay ya da gelişmeler düşündürürken kimi zaman da güldürüyor. Tıpkı, bazı teknoloji devlerinin işe alırken sordukları sorular gibi.
Dünyanın önde gelen yayın kuruluşlarının derledikleri haberlere göre teknoloji şirketleri, işe alacakları kişilere mesleki tecrübeleri yerine tuhaf sayılabilecek ve kolay kolay da cevaplanamayacak sorular sormayı tercih edebiliyor. İşte “akla zarar” bu sorulardan bazıları:
- “Almanlar, dünyanın en uzun boylu insanları olsaydı bunu nasıl kanıtlardınız?” (HP)
- “Şakacı kongre üyeleri hakkında ne düşünüyorsunuz?” (Consolidated Electrical)
- “Sizce, bir Cuma günü saat 14:30’da, San Francisco şehrinde kaç kişi Facebook kullanıyordur?” (Google)
- “Eğer, Microsoft’un bir ofis programı olsaydınız hangisi olurdunuz?” (Summit Racing Equipment)
- “Suyla dolu bir havuzda yüzen kayığın içindeki çapa olsaydınız ve sizi havuza atsalardı, havuzun su seviyesi artar mı yoksa azalır mı?” (Tesla Motors)
- “Dünyadaki açlığa nasıl bir çözüm önerirsiniz?” (Amazon)
- “Mahatma Gandhi’den iyi bir yazılımcı olur muydu?” (Deloitte)
- “İçinde 2 papatya, 2 gül, 2 lalenin olduğu bir buket çiçeğiniz var. Toplam kaç çiçeğiniz var?” (Epic Systems)
İnsan kaynakları (İK) analistleri, şirketlerin benzer sorular sorarak aslında “müstakbel” çalışanlarının herhangi bir hazırlık yapmadıkları durumlarda nasıl tepki verdiklerini ölçmek istediklerini belirtiyor.
Bazı patronların, çizgi dışı sorularla tarihe bile geçtiklerini söylemek abartı olmaz. Örneğin, Apple’ın merhum CEO’su Steve Jobs’ın zaten gergin olan çalışan adaylarına “bakire misiniz?”, “hiç seks yaptın mı?” ya da “hiç LSD kullandın mı?” gibi çizgi ötesi sorular sorduğu, biyografisinde bizzat anlattığı bir durum.