Paradise Papers, Panama Papers derken şimdi de ortaya Credit Suisse sızıntıları çıktı. Çok da ilginç çünkü İsviçre merkezli bankada tutulan 110 milyar $’lık gizli servetler ortaya döküldü. Üstelik bunların bir kısmı uyuşturucu taciri, mafya, işkenceci gibi insanlara ait hesaplar.
Olay 1,5 trilyon $’lık varlığı ve 50 bin çalışanı ile dünyanın en büyük özel bankalarından birisi olan Credit Suisse’in içinden 30 bin kadar müşterinin hesap bilgilerinin OCCRP’ye sızdırılması ile ortaya döküldü. OCCRP, organize suç ve yolsuzluğu ortaya çıkarma projesi adını taşıyan kar amacı gütmeyen bir grup[1].
Herkes bilir, İsviçre bankaları yıllardır gizlilikle eş anlamlıdır. Gizli Paraları olan herkes İsviçre bankalarını kullanır. Ama bu bankaların aynı zamanda etik davranma sözleri de vardır. Yani kara para aklama, yolsuzluk gibi olaylara karışmazlar diye bilinirler. Ama ortaya dökülen, dünyanın dört bir yanındaki 30.000 Credit Suisse müşterisiyle bağlantılı hesapların ayrıntıları, hiç de öyle olmadığını gösteriyor.
Sızıntı, İsviçre bankalarınca şüpheli müşterileri ve yasa dışı fonları ayıklamak için tekrarlanan taahhütlere rağmen Credit Suisse’in böyle davranmadığının bir ispatı durumunda.
30 bin müşterinin hesabı, kimliği belirsiz bir muhbir tarafından Alman Süddeutsche Zeitung gazetesine sızdırıldı. Muhbir yaptığı açıklamada şöyle dedi :
“İsviçre bankacılık gizlilik yasalarının ahlaksız olduğuna inanıyorum. Finansal gizliliği koruma bahanesi, vergi kaçakçılarının işbirlikçileri olarak İsviçre bankalarının utanç verici rolünü örten bir incir yaprağından ibarettir.”
Banka ise yaptığı açıklamada şöyle dedi :
“Credit Suisse, bankanın sözde iş uygulamalarıyla ilgili iddiaları ve çıkarımları şiddetle reddediyor. Ortaya çıkarıldığı iddia edilen konular bağlam dışında alınan ve bankanın işlerinin taraflı yorumlarına yol açan cımbızla toplanmış bilgilere dayanıyor”
Banka ayrıca iddiaların büyük ölçüde tarihsel olduğunu, bazı durumlarda finansal kurumların yasalarının, uygulamalarının ve beklentilerinin şu an olduğundan çok farklı olduğu bir döneme dayandığını iddia etti.
Verilere bakıldığında 1940’larda açılmış hesaplar da mevcut ama üçte ikisinden fazlasının 2000 yılından sonra açıldığı anlaşılıyor. Çoğu son 10 yılda ve bazıları bugün hala açık durumda.
Sırp dolandıcılardan, Hong Kong borsasının listelenecek firmalardan rüşvet alan eski başkanına, insan kaçakçılığı yapan İsveçliden, Yemen, Mısır, Ürdün gibi ülkelerdeki istihbaratçılara kadar pek çok kişinin hesabından bahsediliyor.
Bu nedenle de sızıntıların sadece Credit Suisse için değil aynı zamanda dünyanın en gizli bankacılık yasalarından birini elinde tutan İsviçre için bir kriz tehdidi oluşturabileceği kaydediliyor. İsviçre finans kurumları’nın yaklaşık yarısı yabancı müşterilere ait olan yaklaşık 9-10 trilyon $’lık varlığı yönettiği kaydediliyor.
Konu henüz çok taze ve ortaya çıkan isimler şimdiden çok şaşırtıcı. İçlerinde her türlü yozlaşmış insan var. Bu konuyu incelemeye ve önümüzdeki günlerde detay vermeye devam edeceğiz.
[1] Suisse Secrets