Tarih bilgisine başvurulduğunda, internetle ile ilgili bazı karşılaştırmalar yapmak mümkün… Hellenizm temelinde yatan özellikler, internet gerçeği ve Türkiye için de bazı umutlar getiriyor.
Hellenizm dönemi, evrensel imparatorluk hayalini taşıyan İskender’in Asya seferleri ile başlamış. Yunan kültürü, Doğu Akdeniz ve Batı Asya’ya yayılmış; geniş coğrafyada kültürler birbirlerini etkilemiş. Yunan felsefesi ve sanatı ortak kültür değeri olmuş. Bu dönem, kültürel gelişme açısından önem taşıyor. Ve bu gelişmenin yaşanmasında Yunan felsefesinin önemli bir payı vardır. Rodos, Bergama, Iskenderiye, Tarsus, Roma, Antakya gibi bir çok şehirde bilim merkezleri ve kütüphaneler kurulmuş; tek tek bilimler üzerinde çalışmalar yapılmış. Bu bilim merkezleri arasında ise İskenderiye’nin, gerek bilimsel çalışmalar gerek kütüphane ve gerekse felsefeyi yeniden ele alış açısından farklı bir özelliğe sahip olmuş.
İskenderiye’de felsefi gelişmeyi Ainesidemos başlatmış; Giritli olan filozof, şüpheciliğin ilk şekline dönerek, onu yeniden temellendirmiş. Ortaya koyduğu Yeni şüphecilik ile akılcı dogmatizmi sarsmış; pozitivizmin tohumlarını atmış.
Günümüzde, İskender’in başlattığı etkileşimi internet yapıyor. Kültürler ve bilimler arası etkileşim, sanal ortamda hızlanıyor, çeşitleniyor ve çoğalıyor. İster istemez şu soruları soruyor insan; dünya ve Internet kültürüne Türkiye’nin katkısı ne olacak? Ya da Türkiye’ye internetin katkısı ne olacak? İnternetin Ainesidemos’u kim ya da kimler olacak? Bilgi devrimini gerçekleştirmek için Türkiye’nin olasılığı nedir?
İnternet, bir Ainesidemos bekliyor! Türkiye’den çıkması umuduyla!