Güçlü Türkiye Projesi ülkemizde özgürlükçü demokrasinin tüm kural ve kurumlarıyla yerleşmesi için faaliyet gösteren bir sivil insiyatif. Çalışmalarımıza Nisan 1999 seçimlerinin hemen ertesinde başladık ve internetin siyaset için çok yararlı bir mecra olduğunu farkettik. Şu anda daha çok oluşturduğumuz e-grup aracılığıyla faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bu grubun 1100 kadar üyesi var, günde ortalama 5-6 mesaj olmak üzere 2001 yılında toplam 1714 mesaj geçmişiz.
Ana hedefimiz Türkiye’nin demokrasi yolunda reformlarını yapması. Avrupa Birliği üyelik sürecini de bu reformları kolaylaştırıcı olarak görüyoruz. 2001 de bu amaçla günlük siyasete müdahalenin ötesinde gayretler içerisinde olduk. Üyelerimizin arasında politikacılar, basın mensupları, akademisyenler, e-grup moderatörleri gibi kanaat önderleri var. İnternet; sağladığı hızla beraber çok sayıda insana görüşlerin bir anda yayılmasını mümkün kılıyor. Kolaylıkla tartışma ve böylece etkileşim söz konusu oluyor. Bu sayede kendi dışımızda pek çok kişi ve grupla da etkileşim içinde olduk. Bunların başında Parlamento geliyor. Grubu izleyen veya mesajlarımızı ulaştırdığımız parlamanterler sayesinde sesimiz Mecliste yankılandı. Hükümetin ve siyasi partilerin tartışmalar sonucunda ortaya çıkan görüşlerden etkilendiğini biliyoruz, bundan mutlu oluyoruz. Yine grubu izleyen basın mensupları grupta yer alan görüşleri yayın organlarına taşıyarak halka malettiler. Akademisyen arkadaşlar uzmanlık alanlarına giren konularda fikirlerini bizlere doğrudan aktarma fırsatı buldular; böylece biz de tartışmalarımızı daha sağlıklı zeminlerde yapabilme şansı edindik. Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızdan grubu izleyen pek çok katılımcımız var. Bu nedenle zaman zaman bazı köşe yazılarına yer vererek onların da siyasi gündemi birebir izlemelerini sağlamaya çalışıyoruz.
Türkiye’de son zamanlarda sivil toplum faaliyetleri çok canlı. Bunları duyurmak, mümkün oldukça toplantı ve çalışmaların özetlerini yayınlamakta görevimiz. Böylece çeşitli ilgi alanlarında çalışan örgütler birbirlerinden haberdar oluyorlar. Güçlü Türkiye Projesi olarak olabildiğince fazla sivil toplum kuruluşu ile etkileşim içinde olmayı arzu ediyoruz.
2001; Türkiye’nin çok ağır bir ekonomik kriz yaşadığı seneydi. Krizi dakika dakika, hatta zaman zaman saniye saniye izledik ve grup üyelerimize izlettirdik. Krizden çıkmak için 15 günde 15 yasa sloganıyla baskı grubu oluşturduk. Keza Meclis yeni dönem çalışmalarına başladığında da Avrupa Birliği üyeliği ve Anayasa değişiklikleri için bir sanal miting organize ettik. Bu tip kampanyaları düzenlemek için de internet ideal bir ortam.
Mutlak doğrunun olmadığı kaotik bir dünyada yaşıyoruz. Bu durumda devamlı tartışarak karar oluşturmak büyük bir önem taşıyor. İşte internetin siyasetteki en büyük avantajı bu tartışma ortamını sağlaması. Tabii her zaman tartışmalardan olumlu sonuçta çıkmıyor. İnternet ortamında bazan insanların hiç farkında olmadıkları “saldırgan” tarafı da ortaya çıkabiliyor ve özellikle siyasi tartışmalar kolayca kırıcı sonuçlar verebiliyor. Bu nedenle hassas, elden geldiğince adil bir moderasyon uygulayarak gereksiz kırgınlıkları önlemeye çalışıyoruz. Grubumuzda çok değişik siyasi görüşlerden kanaat önderlerinin yer alması yararlı oluyor. Bir meseleyi uç noktalarda savunan kişilerin olması grubun genelinin kanaat oluşturmasını kolaylaştırıyor. En azından kesin görüş sahibi kişiler; kendilerinden çok farklı düşünebilen insanların varlığını farkediyor. Bu durum grubu zenginleştiriyor, etkin ve dikkate alınan bir grup olmamıza katkı yapıyor.
Güçlü Türkiye Projesi olarak ilk günden itibaren sadece eleştirmekle yetinmeyip mutlaka öneri geliştirmeye çalıştık. 2002’de bu önerilerin artık somut,ayrıntılı projeler haline gelmesi gerekiyor. Çünkü Türkiye bir reform sürecine girdi ve hepimiz bu süreci hem hızlandırmak; hem de süratle olgunlaştırmak için elimizden geleni yapmalıyız.
Ülkemiz için 2002 yılının 2001’den daha güzel bir yıl olmasını temenni ederim.