Bilişim Teknoloji ve Yaratıcılık Vakfı (Information Technology & Innovation Foundation – ITIF) tarafından yayınlanan rapora, göre büyüme sadece Silikon Vadisi endüstrilerinin yarattıkları ile değil, yanısıra Bilişim teknolojilerinin ekonominin tüm sektörlerine uygulanması ile de geldi.
Bilişim şirketlerinin üretimlerindeki artış ile bu ürünlerin diğer sektörlere getirdiği verimliliğin birlikte katkı yaptığını açıklayan rapora göre 1995 – 2000 arasında Amerika’daki toplam üretkenlik artışının 2/3’ünü Bilişim teknolojileri sağladı.
Raporun yazarı Rob Atkinson internetnews.com’a yaptığı açıklamada şöyle dedi :
İnsanlar genellikle Bilişim sektörünün yaptığı katkıyı tam anlamıyorlar. Sadece bir sektör gibi düşünüyorlar. Oysa Bilişim teknolojileri ekonomideki büyümenin nerdeyse hepsidir.
Atkinson, Bilişim teknolojilerinin “her yeri kaplayan” bir faktör olarak çiftçilikten, üretime, hizmet sektörüne kadar, hükümet işlerine kadar her yerde kullanıldığını söyleyerek şöyle devam etti:
Bilişim sektörü son 10 yılda Amerikan Ekonomisinin tam merkezinde yer aldı. Tüm sektörlerde, ekonominin sayısal transformasyonunda anahtar faktör oldu. Pedala sonuna kadar basmaya devam etmeliyiz.
Bilişim teknolojileri, Avustralya, Kanada, Almanya, Kore, Japonya, Hollanda ve İsviçre’de de ekonomik büyümeyi sürükledi.
Ancak Bilişim teknolojilerinin gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomiyi aynı büyüklükte etkilemediği ve buna karşın bu tür ülkelerdeki harcamaların, OECD ülkelerindeki 1993-2001 arasındaki bilişim harcamalarının 2 katı olduğu da not ediliyor.
Rapora göre bilişim teknolojilerinin kendisi iş yaratıyor ve normal işlere nazaran % 84 daha yüksek maaşlı işler oluyor bunlar. Ancak daha da ötesi, iş süreçlerinin zorluğunu azaltmada bilişim anahtar rol oynuyor ve ekonominin tam kapasiteyle çalışmasına müsade ediyor.
Atkinson bu etki nedeniyle, Amerikan Kongresinin bilişim sektörünü, ekonominin merkezine yerleştirmesi gerektiğini düşünüyor :
Sayısal transformasyon kanun yapıcıların radarında yer almıyor. Halbuki bunu düşünmeleri gerekli.
Atkinson, Beyaz Saray’ın da bunu düşünmediğini söyledi.
Umarım 2009’da yeni bir başkan geldiğinde, bu konuyu daha ciddi ele alan birisi olur.
Atkinson şöyle diyor :
Bu konu odağa alınmaz ise, devamlı büyümeyi sürükleyecek sihirli bir makina yok. Ulusal ekonomi belki hızlanabilir ama büyüme yavaşlayabilir de.
Rapora göre, doğru bilişim politikaları ekonomideki verimlilik büyümesine 2 dijitlik yüzde büyüme yerine 1 dijitlik yüzde büyüme sağlayabilir. Yani istenen gelir artışına 70 yerine 36 yılda ulaşılabilir.
Ekonominin sayısal transformasyonunu desteklemek Atkinson’a göre, kamunun yönetiminde, yatırım, mali politika ve paranın yönetimi ile birlikte 4.bacak görevini görebilir.
Rapor, yeni gelişen bilişim teknolojileri alanında hükümetin, vergi indirimi, düzenleyici hareketler, ticari ve süreçsel düzenlemeler gibi artan yatırımlarını destekliyor. Böylece, sağlık, ulaşım ve eğitim alanında bilişim yaratıcılığı da artacak. Atkinson şöyle diyor :
Hükümetin yapmasının iyi olacağı pek çok şey var. Kanun ve yönetmelik yapanların bilişim teknolojilerini de hesaba katan bir yaklaşım benimsemeleri yapacakları en iyi şey olur.
Atkinson, geleneksel firmaların rekabetten korunması ve VoIP konusunun aşırı regüle edilmesinin de “ekonomiyi yavaşlatabileceği” inancında olduğunu söyledi.
Atkinson, bilişim teknolojilerinin merkeze konulmasının endüstriyi planlamak anlamına gelmediğine de işaret ediyor ve bu tür bir yaklaşımın Avrupa stili olduğunu ve bir endüstri kolunu diğerinden üstün tutmak anlamına geldiğini söylüyor.
Asıl amacın dışına çıkılırsa da durum iyi olmaz. Kaybeden, kazanan diye bir ayrım yapmıyoruz. Anlamamız gereken husus, Bilişim teknolojileri büyümenin motorudur. Neden yönetmeliklerimizi bunu yansıtacak şekilde düzenlemiyoruz?
Atkinson’a göre hükümetin ek olarak halkın teknolojiyi kucaklamasını arttıracak yönetmelikler düzenlemesi gerek. Rapor, 2005 yılında Amerikalı’ların ancak % 65-75’i genişbant internete sahip.
Oran neden daha yüksek değil derseniz, pek çok nedeni var. Bunlardan birisi ücret. Ama daha önemlisi sayısal teknolojiye adapte olmak.
Raporun önerileri arasında sayısal okuryazarlığın artması için kar amaçlı, kar gütmeyen ve devlet, yerel kuruluşların işbirliği yapması sayılabilir.