Bu yazının ilk bölümünü Bilişim sektöründe ARGE DESTEKLERİ Tıkandı mı? – 1 başlığı altında okuyabilirsiniz.
TTGV-DTM ilişkisi:
İlk sorun Hükümetin devlet kaynaklarının vakıflar eli ile kullandırılması konusunda getirilen uygulaması sonucu çıkmıştır. Uzun süren hukuki değerlendirmelerle TTGV’nin tanımlanan anlamda bir Vakıf olmadığı, I. Teknoloji Prpjesi çerçevesinde özerk bir kurum olarak kurulduğuna dair bir mutabakat sağlanmış (sağlandığını söylenmekte) ve üzerinde uzlaşıldığı söylenen protokol DTM Hukuk Müşavirliğinde değerlendirmededir. Ne zaman ve ne şekilde görüş çıkacağı konusunda DTM ilgili daire uzmanları dahil kimse birşey söyleyememektedir.
Bu bekleme sürecinde TTGV’ye başvurmuş, projesi teknik ve ekonomik değerlendirmeden geçerek desteklenmesine karar verildiği bilgisini almış 60 kadar proje DTM onayı çıkmadığı için mağdur olmuşlardır. Bunların durumu ile protokol uzlaşıldığı gibi çıkarsa geriye dönük destek verileceği söylenmektedir. Ancak zaten firmaların pek çoğu projelerini gerçekleştirememiş ve proje ile elde edecekleri fırsatları geçen zamanla kaybetmişlerdir.
Beklenen: Protokolün DTM Hukuk Müşavirliğinden biran önce süreci uzatıcı bir görüş olmaksızın çıkması ve imzalanarak bekleyen firmaların mağduriyetlerinin çözülmesi ve sisteme hız kazandırılmasıdır
TİDEB-DTM ilişkisi:
Bu konu daha vahim bir haldedir. DTM 2004 yılı ortasından bu yana yeni hiçbir projeye onay kararı çıkartmamaktadır. Gecikmeli de olsa daha önce onay vermiş olduğu ve yürümekte olan projelere destek aktarmakta ama yeni projeleri bekletmektedir.
TİDEB kanadında nasılsa çözüm bulunacak beklentisi ile firmalardan proje başvurusu kabul edilmeye devam edilmekte, değerlendirmeleri yapılmakta ve hakedişleri ile ilgili bildirimler resmi olarak DTM’ye iletilmektedir.
DTM’den edinilen bilgi ise gönderilen dosyaların oradaki bir iki uzmanın odasında yığınlar halinde biriktiğidir. Desteğin firmalara aktarılmasın ilişikin onay yazısı DTM’den kaynak olmadığı için yazılamamaktadır. Sorumlu Birim olan DTM İhracat Gn. Md.lüğü 2005 yılı için 300 Trilyon TL bütçeleri olduğunu, bunun ancak 50 Trilyon TL’sini Ar-Ge yardımları için kullandırabileceklerini, bu tutarın da %90’ını bitirdiklerini belirtmekte yeni projelerin desteklenmesi için kaynağı TÜBİTAK’ın bulması gerektiğini savunmaktadırlar.
Bu da şu nedenle gündeme gelmektedir. Biliyorsunuz ülke bütçemizde Ar-Ge harcamalarına ayrılan payın arttırılması hedefiyle 2005 yılında TÜBİTAK bütçesine 470 trilyon olduğu söylenen bir rakam ayrılmıştır. Ani bir kararla ve altyapısı hazırlanmadan verilen bu bütçe bugüne kadar TÜBİTAK tarfından kullanılmamıştır. DTM de paranız var, zaten değerlendirme ve izlemeyi de siz yapıyorsunuz, verilen bütçeyi nasıl kullanacağınıza ilişkin bir mekanizmanız da yok,(TÜBİTAK yetkilileri aksini savunmakta, mekanizmamız var demektedir, ancak bugüne kadar sadece kamu kurumlarının başvurabilceği bir duyuru çıkmıştır) bekleyenleri mağdur etmeyin, bu parayı Ar-Ge yardımları için kullanın demektedir. Ancak sorulduğunda yanıtlandığı üzere TÜBİTAK bu öneriye fikren evet dese bile yasaların kısıtlaması vb nedenlerle bu kullandırımı yapamamaktadır. Bunun için yasa değişikliği gerektiği söylenmektedir.
Özetle, şu anda Ar-Ge yapan, firma gelişim stratejilerini Ar-Ge destekleri üzerine kuran pek çok KOBİ özendirilerek tanıtılan sisteme güvenmenin mağduriyetini yaşamakta ve sorularına ilgili hiçbir kurum tarafından yanıt bulamamakta, belirsiz bir bekleyişe terkedilmektedir.
Beklenen; İki kurum üst düzey yetkililerinin çabul bir şekilde bu soruna çözüm bulmalarıdır.
Yazının son bölümünde geçmiş desteklere ait istatistiki bilgiyi bulacaksınız. Okumak için Bilişim sektöründe ARGE DESTEKLERİ Tıkandı mı? – 3 adresini tıklayınız.