Bu yazının önceki bölümlerini
- Dialer Kime Kazandırıyor? – 1
- Dialer Kime Kazandırıyor? – 2
- Dialer Kime Kazandırıyor? – 3
- Dialer Kime Kazandırıyor? – 4
başlıkları altında okuyabilirsiniz.
Türkiye’de “Dialer”ı Kimler Kullanıyor ve SPAM Mağdurları Kim?
SPAM mağdurlarındaki sayısal artış, AKP Hükümeti’nin göreve gelmesi ile birlikte bahsi geçen hatların kapatılacağı yönündeki webmaster projeksiyonundan kaynaklanıyor. Bahsi geçen tahsilat kanalının kapatılacağını düşünen “genç webmaster”lar, SPAM ile adeta saldırıya geçiyor. Sanılanın aksine bu durumu düzenlemeye çalışan tek kurum ise “dialer operatörü”. Çünkü kimse altın yumurtlayan tavuğu kesmek istemez. Gençler farklı düşünüyorlar. (Ref: Adult webmaster forum yazışmaları.) Herkes hayatında bir kez activeX kontrolleri ile sertifikalı ya da sertifikasız yükletilen dialer ile tanışmıştır, e-postalarını okurken. Eğer bilgisayarınızdaki güvenlik ayarları düşükse ve activeX kontrol fonksiyonunuz “enable” ise işiniz zor. Ay başında yüksek bir fatura sizi bekliyor demektir.
Bir de, servis ücretini bilerek evinden ya da işinden düzenli olarak bağlanan ve faturalara itiraz etmeyen bir “gerçek müşteri” grubu var. İşte bu grupla ilgili ilginç bazı rakamlar var. Bu rakamları bazı telekom kaynaklarından da check etmek kolay. Türkiye’deki erotik servis müşteri profili tahmini öncelikle ikiye ayrılıyor. Birincisi ses (voice) müşterisi. Bu grubun ekseriyeti bilgisayar kullanmıyor ve büyük bir oran taşradan arama yapıyor. Ses müşterisi düzenli olarak arama yapmasa da toplamda aylık 30.000 kişiye tekabül ediyor. Bu rakamın 900’lü hatlar döneminde 300.000 kişi olduğu tahmin ediliyormuş. Ses müşterisi şu anda GSM operatörlerinin çöpçatan servislerine yönelmiş durumda. Bahsi geçen servislerin aylık cirosu olarak toplamda 3 Trilyon / ay tahmini yapılıyor.
Dialer müşterisi olarak bilinçli bağlanan 5.000 kişi, ara sıra bağlananlarla 50.000 kişilik bir grup olduğu tahmin ediliyor. SPAM sonucu mağdur olanlarla bu rakamın bilhassa son dönemde 100.000 kişiye çıktığı konuşuluyor.
Dialer Kimin Utancı?
Kendi şahsi kanaatime göre, SPAM ya da eksik bilgilendirme ile Internet kullanıcılarının mağdur edilmesini hiçbir şekilde tasvip etmiyor ve kınıyorum. Ancak hoşumuza gitse de, gitmese de “erotik” pazar tüm dünyanın gerçeği. Bugün Digiturk’te 3 tane erotik kanal varsa; Hilton International başta olmak üzere büyük otel zincirleri “Pay TV” ile erotik içerik sunuyorlarsa; yapılması gereken “erotik” içerik/servis müşterisini cezalandırmak değil; sektörü düzenlemek değil mi?
Bu açıdan bakıldığında “dialer” ne kadar rahatsız edici, yüksek fatura yaratan ve tüketiciyi mevcut durumda istismar eden bir uygulama da olsa; utancı ne yabancı telekom ve taşıyıcılara, ne de Türkiye’de faaliyet icra eden “dialer operatörleri” ve webmaster’ların! Bu utanç ne yazık ki, başta Türk Telekom olmak üzere Türk Telekomünikasyon Kurumu’na ait…
Dialer Sorunu Nasıl Aşılır?
Türkiye’deki “dialer” sorununu aşmak son derece basit. Telekominikasyon Kurumu, “dialer” anahtar kelimesiyle özetlediğimiz konuda lisans vermesi halinde; sadece yeni bir numara grubunun açılması ve servis dakika ücretlerinin de makul bir seviyede tutulmasıyla; sektörün kontrolü ve müşterinin korunması mümkün olabilir. Aksi halde bahsi geçen hatlar yeniden açıldığında, bir iki aya kalmaz yeniden benzer sorunları konuşuyor oluruz. Çözüm kuşkusuz hatları kapatmak değil, ancak işi kayıt altına alacak düzenlemeleri gerçekleştirmeden açmak da değil.
Türkiye’deki erotik sektör kayıt dışına itildiği sürece, Türk Telekom’daki her uygulama şaibeli olacaktır. Tüm dünyada yaygın olarak kullanılan bu ödeme sistemini yok etmeye çalışmak ise “politik/siyasi” bir karar olarak algılanacak ve yasakçı bir zihniyetin sorumluluğunu kamuoyu nezdinde ilgili kurumların omuzlarına yükleyecektir. Ayrıca düzenlemeler yapılmadığı sürece mağdur olan Türk Telekom müşterilerinin istismar edildiği uygulamalarda Telekom’dan yapılan açıklamaların da saygınlığını ve inandırıcılığını yitirmesine neden olacaktır.
Türk Telekom’dan yapılan en son açıklamada, uluslararası hatlarla icra edilen “dialer” faaliyetlerini, fiyatları (rate) aşağıya çekerek; doğal olarak yapılamaz hale getirmeyi amaçladıklarını okudum. Bu aklıma Internet yatırımlarının en üst seviyeye ulaştığı bir dönemde, Türk Telekom’un TTNET’e uyguladığı sübvansiyon ile özel İSS’leri yok etmesini hatırlattı.
İnternet sektörüne, ödeme sistemi olarak kolaylık sağlamayı bir kenara bırakın.. milli bir sorun haline gelen “dialer”ı her zamanki “telekom zihniyeti” ile sorun olmaktan çıkart-a-mayan Telekom; sağlıklı olarak işletilebilecek bir ödeme sistemini neden kullanmayı akıl edemiyor? Tüm dünyada sorun olmayan bir ödeme sistemi, Türkiye’de baş ağrıtıyorsa, bu sanırım Türk Telekom ve Türk Telekomünikasyon Kurumu’nun başarılı pazar düzenlemesi, regülasyonu gerçekleştir-e-memesinden kaynaklanıyor!
Yazının devamını Dialer Kime Kazandırıyor? – 6 – Öneriler başlığı altında okuyabilirsiniz.