Datamonitor tarafından 7 Avrupa ülkesi ve ABD’de yapılan bir araştırma, 2000 yılında 13-20 yaş grubunun, online harcamalarının 483 Milyon $ olduğunu ortaya koydu. Bu yaş grubunun, kredi kart sahibi olmasının zorluğu düşünülürse bu rakam epeyce önemli.
Datamonitor’ün “Gençliğin Online Harcamaları” raporuna gore, özellikle bu yaş grubu gençleri hedefleyen yeni ödeme şekillerinin geliştirilmesi ile, 2005 yılında online harcamaların 10.6 Milyar $’a ulaşacağı tahmin ediliyor.
Yeni ödeme şekillerinden, örneğin, önceden ödemeli plastik kart şimdilik ancak birkaç site tarafından kullanılıyor. Yani sektör potansiyel olarak karlı, ama gelişim yavaş.
Genç tüketicilere ulaşacak pazarlama ve reklam faaliyetlerini planlamak kolay değil. Datamonitor gençliğin sevdiği markaların kullanılarak, bağlanmalarını önerirken, şirketlere, gençliğin para yönetme konusunda daha aktif olmaları ve ebeveynlerinin kartları yerine kendi kartlarını kullanır hale gelmelerini desteklemelerini öneriyor. Bu arada gençliğin kredi kart kullanımı güngeçtikçe daha da gelişiyor.
Datamonitor, Finansal Servisler Danışmanı Julie Cunningham, “gençliğin online ödemelerinin güvenliği konusunda gelişime gerek var” derken belirtiyor; “Gençlik online alışveriş konusunda özgür olmak istiyor. Markette, geleneksel şirketlerin de, yeni ekonomicilerin de yeri var. Ama yeni ekonomiciler, gençliğe daha cazip geliyor. Ebeveynler ise, geleneksel marketi tercih ediyor.
Önceden ödemeli (para inceden hesaba yatırılıyor), ya da Depozitli (karta deposit yatırılıyor) çözümler, gençliğin İnternet üzerinde fazla borçlanmaksızın, güvenli bir şekilde alışveriş etmelerine olanak veriyor.
Datamonitor, önümüzdeki 5 yıl içinde, gençliğin online alışveriş miktarının artacağı öngörüsünde bulunuyor. Bu öngörünün bir nedeni de, genel olarak internet kullanıcı sayısının artacağı tahminine dayanıyor. Ancak, ABD ile Avrupa karşılaştırıldığında, büyüme oranında bir fark görülüyor. Amerikan gençliği, Avrupalılara nazaran daha çok para harcıyorlar. ABD’de kredi kartlarının yaygın oluşu, ebeveynlere bağlanmış ürünlerin daha çok olması anlamına geliyor. Avrupa’da ise, SmartCreds ve Splash Plastic gibi firmaların yarattığı ebeveynlerden bağımsız çözümler daha yaygın.
Gençliğe yönelik çözümler herkes için kazanç anlamına geliyor. Satıcılar, internet’I gençlik pazarına açıyor. Harcama kapasitesi açısından, tek tek gençler pek güçlü olmasalar da, sayıca fazla oluşları nedeniyle ciddi bir çekim yaratıyorlar. Ebeveynler ve gençler, bu yolla, borç batağına saplanmaksızın, finansal olarak özgür hissediyorlar.
Cunningham, Ödeme servisi veren kuruluşların, daha çok sorumluluk almaları gerektiğini belirterek, gençliğe verilen plastik kartların, borçla yaşayan bir neil yaratmasının tehlikesine de dikkati çekiyor. “Önceden ödemeli kartlar, karta yüklenmiş ödeme kadar harcamaya müsade ederek, ancak cebindeki kadar harca fikrini yerleştiriyor” diyen Cunningham, Ödeme servisi yapan kuruluşların bu tür alışkanlıkları desteklemeleri gerektiğini hatırlatıyor.
Bazı kuruluşlar bunu, web sitesinde provizyon alarak yapıyorlar. Bu da gençlerin para yönetimini öğrenmelerini sağladığı için ebeveynleri mutlu ediyor.
Bu Pazar cazip olduğu kadar da zor. Yeni ödeme ürünlerini pzara tanıtmak zaman alıyor. Problemin bir nedeni, gençliğin geniş kapsamlı reklam ve pazarlama kampanyalarına şüphe ile bakmaları.
Gençliğe yönelik ödeme sistemlerinin çocuklara yapılan reklamlar kadar büyük olmaması ama bir yandan da açık olması gerekli. Datamonitor, gençliğin pazara giren yeni ürünleri denemeyi sevdiklerini tespit etti. Markanın tanınmasına yönelik olarak, başka büyük markalarla ilişkisel (Coca-Cola ya da Nike gibi) reklam yöntemlerinin, indirimlerin yer aldığı reklamlar çok yararlı olabiliyor. Marka bağımlılığı düşük olmakla birlikte, güçlü, eğlenceli imaj veren markalar şanslı olabiliyor. Splash Plastic ya ve Visa Buxx gibi şirketler, gençliğin ürünlerle ilgili detayları arkadaşlarına anlatmaktan hoşlandıklarını da iletiyorlar. Bu da markaların ve ürünlerin tanıtımı açısından yararlı oluyor.
“Gençlik zor bir hedef kitle ama elde edilemez değil diyen Cunningham, Ödeme ürünlerinin güvenli ve şu anda ellerindekinden farklı olması durumunda, kesinlikle satacağını iletiyor. Ancak, pazardaki rekabetin arttığına dikkati çekerek, pazarlamanın öneminin de gitgide artacağını hatırlatıyor. Ürünlerin hergün geliştirilmesinin, gençliği elde tutmakta çok hayati olduğuna da dikkati çekiyor.
Datamonitor’ün raporuna gore, satması için, ödeme ürünlerinin online dışında da kullanıbilir olması lazım. Çünkü, hayatın büyük kısmı offline geçiyor. Visa Buxx gibi kimi ürünler hem online hem de offline Kabul görüyor. Bu da sadece online ödeme Kabul eden firmalara karşı önemli bir üstünlük.
Gençliğe yönelik ödeme sistemlerinin varlığı ile, e-commerce genel olarak artış gösterebilir. Jupiter Media Metrix,in araştırmasına göre 13-17 yaş arasındaki gençliğin % 89’u şimdiye kadar hiç online alışveriş yapmamış. Ancak yine aynı gençliğin % 29’u offline ortamda kart kullanmış.
Offline Alışveriş gençliği çekmekte iken, online alışveriş alışkanlıkları, ebeveynlerinden farklı gözükmüyor. Jüpiter Research, gençlerin de en çok, büyükler gibi, Amazon.com ya da eBAY gibi popular sitelerden alışveriş ettiklerini ortaya koydu.