Google dün yayınladığı ve 2013’ün ikinci yarısına ait bilgileri veren yeni Şeffaflık Raporunda, dünya çapındaki hükümetlerin farklı taleplerini yansıtan yeni istatistikler ekledi[1]. Rapora göre, Google haziran-aralık 2013 arasında, 14.637 adet içeriğin kaldırılması için 3.105 talep aldı. Bu rakamla 2013 talep sayısı toplam 6.591 oldu. Bu da bir önceki yıla nazaran % 60 artması anlamına geliyor.
Şirket şeffaflık raporu ile ilgili blog yazısında, ikinci yarıdaki 3.105 sayısının, birinci yarıdaki 3.846’dan düşük olduğunu, çünkü 1.yarıda Türkiye taleplerindeki patlama yaşandığını hatırlatıyor (aşağıdaki tablodan da görebileceğiniz gibi, bu patlamanın büyük bir kısmı telif hakkı olmuş). 2.yarıda ise Türkiye talepleri azalmış ama bu sefer 3 ülke onun yerine geçmiş; Rusya, İtalya ve Tayland.
Google raporunda başta olmak üzere Rusya ve bazı başka ülkelerden gelen özel talepleri de “Talepleri Keşfet” bölümünde yayınlamış. Bunların arasında, Blogger, Search ve YouTube üzerinden hükümetrler tarafından gönderilen içerik kaldırma talepleri yer almış[2]. Bu süre boyunca kaldırma taleplerinin % 38’inin iftira-hakaret, % 16’sının müstehcenlik ve çıplaklık, % 11’inin kişisel mahremiyet ya da güvenlik nedeniyle olduğu belirtiliyor.
Türkiye Talepleri Neler Olmuş?
Google Türkiye için genel tanımlamasında; sadece Atatürk aleyhine konulardan bahsediyor. Eğer ülke genel şikayeti diye bakarsanız, başka türlü şikayet yapılmamış gibi duruyor.
Ama Google şikayetlerinin, “Şeffaflık Raporu” yayınlanmaya başladığı 2011’den bu yana tamamına bakıldığında, farklı şikayetler görülüyor;
– | |
T Ü R K İ Y E ‘ n i n G O O G L E ‘ d a n T A L E P L E R İ | |
Ocak – Haziran 2011 | Google, TİB’den siyasilerin özel yaşamları ile ilgili video ve blogların kaldırılması talepleri alındığını ve bunları yerel yasaları ve Blogger hizmet şartlarını ihlal ettikleri için kaldırdıklarını belirtiyor |
Temmuz – Aralık 2011 | TİB’den nefret söylemi içeren YouTube videosu ile Atatürk ile ilgili 2 videonun kaldırılması talebi alınmış. Nefret söylemli videoyu kaldırılmış ama Atatürk ile ilgili videoyu kaldırmadıklarını, sadece Türkiye’den erişimi engellediklerini açıklıyorlar. |
Ocak-Haziran 2012 | TİB’den azınlıkların bağımsızlıkları ve politikacıların özel yaşamları konusunda blogların kaldırılması talebi aldıklarını ama kaldırmadıklarını açıklıyorlar |
Aynı dönemde, Atatürk, hükümet ya da ulusal kimlik ve değerlere hakaret iddiasıyla 426 video, 22 blogger blogu ve 1 Google dökümanı ile 1 arama sonucunun kaldırılması yönünde 148 talep alınmış. YouTube videolarının % 63’ü Türk kullanıcılara engellenmiş. Web arama, blogger ve Google döküman talepleri yerine getirilmemiş. | |
Aynı dönemde yerel kolluk tarafından 1 kişi ile ilgili 242 YouTube videosunun kaldırılması talebi gelmiş ve yerine getirilmemiş. | |
Temmuz-Aralık 2012 | TİB tarafından Atatürk, hükümet ve ulusal kimlik ile değerlere saldırı nedeniyle 63 YouTube videosu ve 22 Blogger blogu kaldırılması için 17 talep alınmış. Bu videoların % 52’sine Türk kullanıcıların erişimi engellenmiş. Blogger talepleri ise yerine getirilmemiş. |
Yine aynı dönemde “Innocence of Muslims” filminin YouTube’deki videolarının kaldırılması için ABD, Avustralya, Bangladeş, Birleşik Arap Emirlikleri, Brezilya, Brunei, Cibuti, Endonezya, Hindistan, İran, Lübnan, Malezya, Maldivler, Mısır, Pakistan, Rusya, Suudi Arabistan, Singapur, Türkiye ve Ürdün. ABD, Avustralya ve Mısır’dan talep yapılmış. Videoların Google kurallarını ihlal etmediği sonucuna varılmış. Endonezya, Hindistan, Malezya, Rusya, Singapur, Suudi Arabistan, Türkiye ve Ürdün’den görüntülenmesi kısıtlanmış. | |
Aynı dönemde, Telif hakkı nedeniyle 8119 arama sonucunun kaldırılması yönünde 16 talep almışlar ve 6851 sonucu kaldırmışlar. | |
Ocak – Haziran 2013 | Blogger, Google+ ve Web Arama sonuçlarına yönelik 1345 içerik kaldırmayı içeren 1126 talep almışlar. 188 ögeyi kaldırmışlar. |
Devlet görevlilerinin özel e-posta, telefon no, banka hesap no gibi bilgileri içeren çok sayıda blog yayınlarının kaldırılması için 3 mahkeme kararı alınmış ve büyük çoğunluğunu kaldırmışlar. | |
Bir devlet savcısına hakaret nedeniyle 1 blogun kaldırılması için mahkeme kararı alınmış ama yerine getirilmemiş. | |
Kürt partisi ve Kürt eylemcileri hakkında bilgi içeren blogun ve Kürdistan haritası gösteren Google+ profil resminin kaldırılması için 2 talep almışlar ve hiçbirini kaldırmamışlar. | |
Bir siyasetçinin görevli ve seks skandalları hakkındaki bilgilere bağlantı veren arama sonuçlarının kaldırılması yönündeki mahkeme kararını uygulamamışlar. | |
Atatürk’e hakaret eden 17 YouTube videosu ve 109 blog yayının kaldırılması için 37 talep alınmış ve 10 video kaldırılmış. | |
Temmuz – Aralık 2013 | Bir devlet kurumu Gezi Parkı gösterilerinde protestocuların arasında yapılan bir anletin yer aldığı YouTube videosunun kaldırılmasını istemiş. İçerik çıkarılmamış. |
Bir vali, Blogger’daki 195 URL’in kaldırılması konusunda mahkeme kararı göndermiş, ancak URL’ler belirtilmemiş ve hiç bir şey kaldırılmamış. | |
Bir devlet kurumu, bir Tük hükümet yetkilisinin rüşvet ve sahtekarlıkla suçlandığı blogun kaldırılmasını talep etmiş. Blog yayından kaldırılmamış. | |
Türk ordusundaki bir komutan, iftira attıkları için 9 blogun kaldırılması yönünde mahkeme kararı göndermiş. 8 blog yayından alınmış 1 yayın ise karalayıcı bulunmamış ve kaldırılmamış. | |
Bir medya kralının avukatı kişisel haklarının ihlal edildiğine dair eski bir mahkeme kararını göndererek 8 blogun yayından alınmasını istemiş. Ancak içerik mahkeme kararı kapsamında değerlendirlmemiş ve içerik kaldırılmamış. | |
TİB, Atatürk’e hakaret iddiasıyla 22 blog ve 162 videoyla ilgili 57 talep yollamış. 150 video Türk kullanıcılara kısıtlanmış. 11 video ve 22 blog kaldırılmamış. 1 video yükleyenin kendisi tarafından kaldırılmış. | |
– |
Şeffaflık Raporu Nedir, Ne İşe Yarar?
Önce Google, arkasından Facebook, Twitter ve benzeri internet devleri tarafından yayınlanmaya başlanan “Şeffaflık Raporu”, firmaların kendilerine gelen taleplerin ve yaptıkları işlemlerin kamuoyuna duyurulması anlamını taşıyor.
Şeffaflık raporların yayınlanmasının temelinde, internet devlerinin üzerinde bulunan içeriklerin herkes tarafından üretilmesi ve/veya paylaşılması var. İnternet öncesindeki dönemde, her önüne gelen, her istediği konuyu/içeriği kamuoyuna açamıyordu. Ama internet bunu değiştirdi.
Söyleyecek haklı ya da haksız sözü olanlar, bunu internet üzerinde paylaşmaya başladığı andan itibaren de, sorun çıkmaya başladı. Bu alanda ilk sorun, 2000’lerin başında Çin ile Google arasındaki, Çin hükümetinin aleyhine olan bazı bilgilerin, mesela Tiananmen Meydanında meydana gelen katliama dair haberlerin[3] Google üzerinden ulaşılamaz olması tartışmalarıydı. Google bu konuda önceleri Çin’e yaklaşım gösterdi. Ancak batı dünyası bunu büyük bir protesto ile karşıladı. Kullanıcı kaybetme riski doğdu.
İşte bu nedenle, “sermayesi kullanıcıları olan” internet devleri, hükümetlerin talepleri ile kullanıcıları arasında bir denge tutturmaya çalışıyor. Bu dengeyi de, “şeffaflık raporu yayınlayarak” ve bir nevi “bak ben içeriği koruyorum, her isteyenin talebini yerine getirmiyorum” demeye çalışarak sağlıyorlar.
[1] Transparency Report: New numbers and a new look for government requests