Küçükten büyüğe fantastik sinema meraklısı herkesi sinema salonlarına toplayan “Harry Potter ve Azkaban Tutsağı” filmindeki büyülerin kudreti teknolojiden kaynaklanıyor. J.K. Rowling’in çok satan romanından uyarlanan üçüncü Harry Potter filmindeki görsel efektlerin gerçekçi ve film boyunca aynı etkiyi yaratacak tutarlılıkta olması için bilgisayar teknolojisinin en gelişmiş örneklerinden yararlanıldı.
Sinema severleri, büyücüler dünyasının gizemli atmosferinin içine çeken dijital efektleri yaratan Londra kökenli The Moving Picture Company (MPC), başarısını IBM’in eServer BladeCenter ve xSeries sunucu bilgisayarlarına borçlu. Üzerinde geleceğin işletim sistemi olarak kabul edilen Linux’un çalıştığı IBM sunucuları sayesinde, dijital Hollywood stüdyolarının bir versiyonunu Londra’da oluşturan MPC, böylece en son teknolojiler üzerinde dijital efektler geliştirme olanağına kavuştu. MPC’nin yarattığı dijital efektler daha sonra Warner Bros. Entertainment’ın yine IBM’in eServer sunucu bilgisayarlarının kullanıldığı Video Operasyonları bölümünde son haline getirildi ve film boyunca aynı görsel etkiyi yansıtması sağlandı.
Harry Potter’ın yanı sıra “Troy” ve “Lara Croft – Tomb Raider” filmlerinin dijital efektlerini de yaratan MPC, aslında bu alanındaki başarısında yalnız değil. Son bir buçuk yıldır, sayıları 75’e ulaşan dijital efekt ve animasyon firması da başarılarını yine IBM’in BladeCenter ve xSeries sunucu bilgisayarlarına borçlu. IBM eServer bilgisayarlarının sunduğu müthiş bilgi işlem gücü sayesinde, söz konusu şirketler az sayıda dijital efekt uzmanı ile çok büyük filmlerin altına imza attılar. MPC’nin Harry Potter filmlerindeki başarısı, bir anlamda film endüstrisindeki teknoloji kaynaklı depremin artçı şoklarından yalnızca bir tanesi. Giderek daha fazla sayıda film stüdyosu, prodüksiyon maliyetlerini düşürmek, yaratım süreçlerini hızlandırmak ve yaratıcılıklarının sınırlarını geliştirmek için IBM’in eServer sunucu ailesine güveniyor.