Bu yazının önceki bölümlerini
- İnternet Yayıncılığında 2 Olay ve 2 Mahkumiyet
- İnternet Yayıncılığında 2 Olayın Savunmaları
- Çoşkun Ak’ın Savunması ve Mahkumiyet
- İnternet Yayıncılığında Yasasızlık
- İnternet’te Gazetecilik ve Hukuk
başlıkları altında okuyabilirsiniz.
2.6-İnternet Yayınlarında Suçun İşlendiği Yer Neresidir?
Suçların işlendiği yer ve işlendiği zaman Türk Ceza Kanunun genel hükümler kısmında yer alır. Yasanın uygulanması açısından en önemli maddelerdir. Yürürlükte olan Türk Ceza Kanunu’nun 3. maddesine göre “Türkiye’de işlenen suçlar” hakkında Türk kanunları uygulanır. Ceza Kanunu Tasarısında da aynı yönde düzenleme vardır.
Basın Kanunun hükümlerine göre “yayın yeri” olarak ne göstereceğiz? İnternet sayfası nerede yayınlanmış sayılacak?
Yayın yoluyla gerçekleşen suç tiplerinden hakaret ve sövme için CMUK’nun 8. maddesine göre hakaret ve sövme suçu basılı eserle gerçekleşmişse suçtan zarar gören kişi (mağdur) basılı eserin neşir merkezinin bulunduğu yer Savcılığına başvurabilecektir. Veya mağdur kendi oturduğu yer Savcılığına da başvurarak şikayet hakkını kullanabilir. CMUK mağdura seçimlik hak verdiğinden basın yoluyla işlenen hakaret ve sövme fiilleri bakımından suçtan zarar gören isterse basılı eserin neşir merkezi, isterse oturduğu yer Savcılığına başvuru yapabilmektedir.
Ülke içinde yapılan İnternet ortamındaki yayınlar bakımından örneğin yer bakımından Ankara’da suçun işlendiğini, ancak yayının izlendiği ilin örneğin İstanbul olduğunu varsayarsak; İnternet ortamındaki suç Ankara’da mı yoksa İstanbul’da mı işlenmiş sayılacaktır? Kaldı ki Ankara’da başlatılan İnternet ortamındaki yayın Türkiye’nin bir çok ilinden rahatlıkla izlenebilmektedir. Bütün bu sorulara çözüm üretebilmek için Türk Ceza Kanunun Tasarısında yer alan 6. maddeye göre suçun işlendiği yer bakımından “ Hareketin kısmen veya tamamen Türkiye’de icrası veya neticenin Türkiye’de gerçekleşmesi halinde suç Türkiye’de işlenmiş sayılır” hükmü getirilmektedir. Bu hüküm yeterli dahi değildir.
Türkiye’deki İnternet ortamında yayın bakımından yer sorunu çözülse bile İnternet ortamında işlenmiş suç bakımından suçun hangi hallerde Türkiye’de işlenmiş sayılacağının tartışılması zorunludur. O halde “yayın yeri” olarak örneğin Türkiye, Türkiyenin bütün kentleri veya “bütün dünya”mı yazacağız?
Web sayfası sahibi veya servis sağlayıcılarının yurtdışında olması halinde sorun nasıl çözülecektir?
İnternet yayınının gerçekleştiği yer ile İnternet yayınından etkilenen kişi yada kişilerin ülke içinde farklı yerleşim birimlerinde olması halinde “suçun işlendiği yer” sorunu yine de çözümlenemeyebilir. Basın Kanununun 4. maddesine göre künyeye “basan” için ne yazılacak “yayınlayan” için ne yazılacaktır?
Bu durumda yabancı bir ülkede işlenen suçlar bakımından yeniden düzenleme yapılması gerekmektedir. Suçu işleyen sanık yabancı bir ülkede ise , sanığın sorgulanması ve hakkında dava açılması için İnternet ortamında işlenen suçun her iki ülkede de suç teşkil etmesi gerekecektir.
O halde internette işlenen suçlar için ülkeler arasında bir işbirliği yapılması ve uluslar arası ilkelerin belirlenmesi önemli sorunlar arasındadır. Kaldı ki Basın Yasası hükümleri Türkiye için geçerli olan özel yasadır. Örneğin Fransa’da geçerli değildir.
2.7- İnternet Ortamındaki Yayınlar Bakımından “Yayın Yılı”, “Basıldığı Tarih” Web Sayfasının Künyesinde Nasıl Yer Alacaktır?
İnternet ortamında işlenen suçlar bakımından, suçun ne zaman işlenmiş sayılacağı özel önem taşır. İnternet ortamındaki suçların neticesi harekete bitişik suçlardır. Eylemin gerçekleştirilmesi ile birlikte sonuç da meydana gelir. Suç o anda oluşmuş sayılır.
Klasik Ceza hukuku normlarıyla ve usul hukukunda tanımlanan veya Basın Yasasının örneğin 4.maddesinde istenen gün, ay ve yıl gibi kavramlar internetin “hızı” bakımından zaman kavramını tespitte geçerli olmaz. Ankara’dan gönderilen bir e-mailin, haberin, fotoğrafın, yazının Avrupa veya Amerika’ya ulaşma hızı zaman kavramının sınırlarını zorlamaktadır.
Bütün bu unsurlardan sadece uygulananabilir gözüken WEB sayfasının künyesinde, eğer varsa bir sahibinin veya sayfadan sorumlu sorumlu müdürün gösterilmesi sorunu çözmüyor. 4.maddede gösterilmesi yasal zorunluluk olan künye ve künyede yer alması gereken unsurlar gösterilmediği takdirde; internet ortamındaki “yayınlar” künyesinde gösterilmesi gereken (ve aslında gösterilebilmesi internetin doğal/teknik yapısında olanaksız olmasına rağmen) unsurlar gösterilemezse ne olacaktır?
Bu yazının devamını Basın Yasasının İnternet’e Uygulanması Zor başlığı altında okuyabilirsiniz.