Aradan 26 yıl geçti ve şimdi bir devrimden bahsediliyor; PC ve internet devrimi. PC’nin ve internetin hayatımızı nasıl değiştirdiğini anlatmaya gerek yok. Ancak dünyada, yüz milyonlarca insanın ulaştığı teknolojiden ve bunun getirdiği fırsatlardan yararlanamayan milyonlar da mevcut. Teknolojiye ulaşabilenlerle ulaşamayanlar arasındaki uçurum günümüzde “dijital bölünme” olarak tanımlanıyor. Bilgiye eşit erişimin olmadığı bir ülkede eğitim, iletişim, sağlık ve istihdam alanlarında da eşitsizlikler yaşanıyor. Oysa tüm bunların çözümü yine kendi içinde, yani teknolojide. Bilgisayar okur-yazarı bir neslin, hem kendi geleceklerini kurmak hem de ekonomiyi büyütmek için yapacağı çok şey var.
Yazılım alanında dünya lideri olan Microsoft’un misyonu her zaman insanları mükemmel yazılımlarla daha da güçlendirmek oldu. Kurumsal bir vatandaş olarak misyonu ise daha iyi bir geleceği yaratacak kaynakları bireylere ve toplumlara sunmaya adamış bir şirket olmak. Bu noktada yazılımda bir dünya devi olan bir şirketin “dijital bölünme” için yapacağı çok şey var. Microsoft, kaynaklar sunulduğunda, tüm bireylerin her şeyi yapabileceğine inanıyor ve yazılımlar da bu felsefe ile geliştiriliyor. İnsanların teknolojiden yararlanmasına yardımcı olmak adına dünyanın birçok ülkesinde sosyal sorumluluk kampanyalarını destekleyen ve bağışlarda bulunan Microsoft, kurumsal bir vatandaş olarak “eğitim” konusunda yapılan çalışmaları destekliyor.
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı TEGV ile 4 Haziran’da açıkladığımız bilgisayar okur-yazarlığı seferberliği de Microsoft’un eğitime verdiği desteğin bir örneğini oluşturuyor. Microsoft’un yazılım alanındaki uzmanlığı ile TEGV gönüllülerinin eğitimci ruhunu birleştiren eğitim seferberliğinin ilk aşamasında yüzlerce öğrenciye ulaşmayı hedefliyoruz. 2003 yılında ise binlerce öğretmen ve öğrenciyi bilgisayar okur-yazarı yapmış olacağız. TEGV’in altı eğitim parkında uygulanacak eğitim programının amacı, öğrencilerin günlük yaşamlarında bilgi teknolojilerinden yararlanabilecekleri bir bilgisayar eğitimi almalarını, yani bilgisayar okur-yazarı olmalarını sağlamak.
Microsoft olarak, şirketlerin toplumdan kazandıklarını, topluma geri vermeleri ve uzmanlıklarını toplumla paylaşmaları gerektiğine inanıyoruz. Sosyal sorumluluk projeleri şirketlerin itibarlarının artırması ve toplumla kurdukları ilişki açısından da büyük önem taşıyor. İş dünyasının toplumla ilişkisinin kuvvetli olması, toplumun gözünde saygın bir yer edinmesi ve yaptığı çalışmalarla toplumu olumlu bir şekilde yönlendirmesi de sosyal sorumluluk projeleriyle gerçekleştirilebilir.