Prof.Dr.Yaman Akdeniz, Türkiye’de “internet erişim engelleme” ya da diğer deyişle “internet sansürü” konusunda en çok çalışan aktivist durumunda. Kendisini örneğin, 2015 yılında Kerem Altıparmak’la birlikte Anayasa Mahkemesine yaptığı başvuru sonucunda Twitter’ın açılmasıyla hatırlıyoruz.
Prof.Dr.Akdeniz ile, geçtiğimiz hafta içinde yayınlanan ve “Engelli Web” olarak bilinen raporun 2018’ini konuştuk[1].
turk-internet.com : Geçen hafta yayınladığınız “engelli web” raporu neleri içeriyor
EngelliWeb 2018: Türkiye’den Erişime Engellenen Web Siteleri, Haber ve Sosyal Medya İçeriklerinin Analiz Raporu’nda[1] Türkiye’den erişime engellene web siteleri, haberler ve sosyal medya hesap ve içerikleri ile ilgili istatistiki veriler ve değerlendirmeler yer alıyor. Hem yıllık bazda 2018 yılını hem de elimizdeki veriler çerçevesinde 2007-2018 dönemini değerlendirdik.
turk-internet.com : bu raporu daha sonra güncelleyecek misiniz?
Bu raporu 6 aylık süreçler içinde güncelleyecek, yıllık raporlar yayınlamaya da devam edeceğiz. Bundan sonraki rapor Ocak-Haziran 2019 dönemini içerecek ve sosyal medya platformlarının da 2019 ilk yarı raporlarını da bu raporlar yayınlandıktan sonra içerecek.
Bunlara ek olarak daha odaklı olarak örneğin 5651 sayılı Kanun’un 8/A maddesi (milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması) ve 9. maddesi (kişilik haklarının ihlali) ile ilgili raporlar da yayınlayacağız.
turk-internet.com : Bu raporda engellenen web sitesi sayısı veriyorsunuz. Bildiğimiz kadarı ile BTK engellenmeleri raporlamıyor. Siz bu siteleri nasıl tespit ediyorsunuz?
EngelliWeb yeni bir proje değil. Uzun yıllardır çeşitli yöntemlerle Türkiye’den erişime engelli web sitelerini ve URL adreslerini tespit etmek için EngelliWeb araştırmalar yapıyor.
Bilindiği üzere Türkiye’deki uygulamalarda şeffaflık var ve Türkiye’den erişime engelli web sitelerinin veya URL adreslerinin büyük bir kısmında erişim engelleme ile ilgili bilgiler yer alıyor. Örneğin hangi hakimlik veya kurum tarafından ve hangi karar ve tarih ile bu engellemelerin yapıldığı zaten engelli site ve URL adreslerinde belirtiliyor. Bu sistem yüzde yüz şeffaf olmamakla ve istisnaları içermekle birlikte bir çok bilgiyi toplamaya elverişli.
turk-internet.com : Biz siteleri sadece BTK ve mahkeme engeller diye biliyoruz ancak raporunuzda sağlık bakanlığı başta diğer yetkililere değinmişsiniz. bu nasıl oluyor.. bu süreçlerle ilgili yorumunuz nedir.
Raporda göstermek ve kamuoyu ile paylaşmak istediğimiz bilgilerden bir tanesi de bu yetki konusuydu. Genel olarak bilinen kapatılana kadar TİB, sonrasında BTK ve sulh ceza hakimlikleri tarafından erişim engellemesine karar verilmesiydi. Fakat, raporda da görüleceği üzere Sağlık Bakanlığı, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan Spor Toto Teşkilat Başkanlığı’na, Sermaye Piyasası Kurulu’ndan Türkiye Jokey Kulübü’ne, Yüksek Seçim Kurulu’ndan Diyanet İşleri Başkanlığı’na kadar çok sayıda kuruma yapılan düzenlemeler ve değişikliklerle erişim engelleme yetkisi verilmiş.
İşin bu kısmında şeffaflıkla ve hesap verilebilirlikle ilgili ciddi sorunlar var. Dahası, hukuken de uygulamada çok ciddi sorunlar var. Örneğin dünyaca meşhur resim paylaşım platformu Imgur Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından erişime engellenmiş.
İlgili mevzuatta kararın icrası için BTK’a gönderilmesi gerekir diyor. Fakat Kurum tüm kararlarını uygulanmak üzere Erişim Sağlayıcılar Birliği’ne gönderiyor. Birliğin yetkisi olmamasına rağmen ve hukuka aykırı bir şekilde bu kararları uyguluyor. İdari yargıya intikal etmiş bir konu bu.
turk-internet.com : BTK Başkanının yurtdışı sitelerle ilgili olarak müstehcenlik erişim engelleme yetkisinin iptali nedir?
Şubat 2018 içinde Anayasa Mahkemesi, BTK Başkanı’na 5651 sayılı Kanun’un 8/4 maddesi ile verilen yurt dışındaki “müstehcen” (madde 8/1(5)) sitelere erişim engelleme yetkisini oyçokluğu ile Anayasa’ya aykırı buldu ve iptal etti. Anayasa Mahkemesi iptal ettiği yetki ile ilgili olarak
“içeriği suç oluşturan bir yayının, suç işlemek veya işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla faaliyette bulunmayan, kitlesel haberleşme ve iletişim sağlayan internet sitelerinde paylaşılması durumunda da hâkim onayı gerekmeksizin idarece resen erişimin engellenmesi kararı verilmesine olanak tanımaktadır”
demiştir. Dolayısıyla, BTK Başkanı tarafından bu tip kararların re’sen ve hakim onayı olmadan alınmasının sorunlu olduğuna dikkat çekmiş ve hukuk devletinin temel ilkelerinden bir tanesi olan “belirlilik” ilkesine aykırı olduğuna hükmetmiştir.
Bu ilkeye göre yasal düzenlemelerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olması, ayrıca kamu otoritelerinin keyfî uygulamalarına imkân tanımaması gerekir.
Belirlilik ilkesi, hukuksal güvenlikle bağlantılı olup bireyin, kanundan, belirli bir kesinlik içinde, hangi somut eylem ve olguya hangi hukuksal yaptırımın veya sonucun bağlandığını, bunların idareye hangi müdahale yetkisini verdiğini bilmesini zorunlu kılmaktadır.
Anayasa Mahkemesi bu kararının Resmi Gazetede (07.02.2018) yayımlanmasından itibaren bir yıl sonra (07.02.2019) yürürlüğe girmesine karar vermiş ve 7 Şubat 2019 tarihi itibarı ile 5651 sayılı Kanun’da yeni bir değişiklik de yapılmadığı için BTK Başkanı bu tarih itibarı ile yurt dışındaki müstehcen sitelere artık erişim engelleyemeyecek. Dolayısıyla, artık müstehcenlik suçuna istinaden erişimin engellenmesi kararları ancak sulh ceza hakimlikleri tarafından verilebilecek.
turk-internet.com : 2015’de 5651 sayılı kanuna eklenen 8A maddesi yani ISS’lerin veya içerik sağlayıcının 4 saat içinde kaldırma maddesinin uygulanması konusunda görüşleriniz nelerdir ?
8/A maddesi ağırlıklı olarak muhalif ve Kürt haber sitelerini susturmak için kullanılıyor. Talepler de 24 Haziran 2018 Genel Seçimlerinden sonra kapatılana kadar Başbakanlık, sonrasında da Cumhurbaşkanlığı’ndan geliyor.
Dolayısıyla, yürütme organlarının siyasi talepleri çerçevesinde öncelikle BTK Başkanı tarafından tedbir kararı uygulanıyor ve 4 saat içinde kaldırma ve/veya erişimin engellenmesi uygulaması yapılıyor ondan sonra da sulh ceza hakimlikleri tarafından bu kararlar uygulanıyor.
Rapor bünyesinde biz 2018 sonu itibarı ile 312 tane 8/A kararı inceledik. Bu taleplerin içinde yüzlerce web sitesi, haber adresi, sosyal medya hesap ve içeriğinin engellenmesi talebi var. Ankara’da yer alan 10 farklı sulh ceza hakimliğinden bir tanesi dahi bu 312 kararda tek bir tane İnternet adresi ile ilgili ret kararı vermemiş.
Bir başka deyişle, Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı ve İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan tüm talepler karbon kopya kararlarla kabul edilmiş. Bu kararlara karşı yapılan çok sayıda itirazın da reddedildiğini ve Anayasa Mahkemesi bünyesinde bekleyen çok sayıda 8/A başvurusu olduğunu da biliyoruz. Bunlardan kamuoyunun en iyi bildiği engelleme ise Wikipedia platformunun engellenmesi.
turk-internet.com : TİB kapatma öncesi ile sonrası arasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Farklı olan bir şey var mı?
Maalesef yok, BTK aynen TİB’in bıraktığı yerden devam ediyor.
turk-internet.com : Raporunuzun önemli bir kısmında da twitter, facebook, wordpress, reddit gibi çok uluslu firmaların şeffaflık rapor sonuçları var. Bu sonuçlar uzantısında Rusya ve Fransa ile de karşılaştırma yapmışsınız. Özet olarak Türkiye’nin tüm bu raporlarda durumu nedir?
Sadece Türkiye içindeki uygulamalara değil, bunların uluslararası platformlara yansımasına da raporda detaylı bir şekilde yer verdi. Sosyal medya platformları tarafından yayınlanan şeffaflık raporlarında da Türkiye’deki vahim tablo açık bir şekilde görülüyor. Özellikle Twitter şeffaflık raporlarında Türkiye hep açık ara birinci sırada yer alıyor. Diğer raporlardaki durumu da pek iç açıcı değil.
turk-internet.com : Genel olarak Türkiye’deki internet erişim engelleme kanununda eksik, fazla, yanlış neler var. Neler düzeltilmeli
Erişim engelleme uygulaması demode bir uygulama. Erişimin engellenmesi ile sorunlar ortadan kalkmıyor. Fakat, Türkiye’de erişimin engellenmesi çok ciddi bir baskı aracı olarak kullanılıyor. Muhalif kesim ve özellikle İnternet üzerinden yayın yapmaya çalışan haber siteleri üzerinde bu yöntemlerle ciddi baskılar oluşuyor. Raporda da gösterdiğimiz üzere bir çok haber sitesi erişime engellenen haberlerini kaldırmaya başlamış ve oto sansür git gide artıyor. Diken haber sitesi gibi erişime engellenen haberlerini hiç kaldırmayan haber siteleri azınlıkta kalmış.
turk-internet.com : Anayasa Mahkemesinin bazı konularda hala karar vermediğine işaret ediyorsunuz. Mahkemenin durumunu yorumlar mısınız?
Anayasa Mahkemesi 2014 yılında İnternet’in önemini çok iyi kavramış, Twitter başvurumuzla ilgili kararını 10 günde, YouTune ile ilgili başvuruları da 2 aydan az bir sürede karara bağlamıştı. Fakat, aynı Anayasa Mahkemesi 2 seneyi aşkın bir süre geçmiş olmasına rağmen bir türlü Wikipedia ile ilgili başvuruları gündemine almadı.
Bu demokratik bir toplumda kabul edilebilir bir yaklaşım değil. Wikipedia başvurularının dışında da çok sayıda İnternet ile ilgili başvuru Mahkeme gündemine bir türlü alınmıyor. Bizim tarafımızdan 2015 yılı içinde yapılmış başvurular, aradan 4 yıl geçmesine rağmen hala karara bağlanmadı.
Dolayısıyla, Anayasa Mahkemesi’nin pek bir yorumlanacak durumu kalmadığını düşünüyorum.