SAP, Almanya’nın ve aynı zamanda Avrupa’nın en büyük yazılım şirketi. Ancak,26 Ekim 2020’de borsadaki(Nasdaq) hisse senedi değeri %27 oranında değer kaybetti. Üstelik, Nasdaq verilerine göre, son yıllarda sürekli olarak yıllık gelir hedeflerinin %4 civarında altında kalıyorlar.[1]
Görünen o ki, şirketin yıllık gelir beklentisini uzunca bir süredir tutturamaması durumu, 2020 yılının üçüncü çeyreğinde de değişmedi ve hisselerin borsada değer kaybetmesinin sebebi buna bağlanıyor.
Matematiksel olarak bakıldığında, şirket hisselerinin değeri sadece Pandemi öncesindeki değerine düşmüş görünüyor. Bu bir çokları için “Dramatik bir kayıp”mış gibi değerlendirilmeyebilir.
Ancak, pandemi sürecinde değişen iş süreçlerinin de etkisiyle (dijitalleşme, uzaktan erişim, cloud vs.) dünyanın tüm büyük teknoloji şirketleri değer kazanırken, SAP’nin bu tür bir sonuç almasının nedenini sadece finansal hatalarda aramamak gerekiyor.
Teknolojik Değişime Ayak Uyduramamak
Her ne kadar gelir beklentilerindeki istikrarlı düşüş, hissedarları korkutmuş gibi görünse de, asıl sebep, pandemi öncesinde belirledikleri “Cloud Şirketi Oluyoruz” hedefinin pazara ve müşteriye yansıtılmamış olması.
Dolayısıyla bu durum, şirketin vermeye çalıştığı(!) “değişim” imajını ve kurumun sektör içindeki algısını olumsuz etkiliyor. Zira şirkete yönelik -pek de yanlış olmayan- kalıplaşmış “yavaş ve hantal yapı” algısı, yeni dünyanın taleplerini karşılayabileceklerine olan güveni sarsıyor.
SAP esasen, yıldan yıla gelişen ve değişen yeni teknolojilere uyumlu olarak kendisini dönüştüremedi. Bu anlamda, şirketin ana omurgası olan ERP teknolojisinin çok esnek olmamasının da dezavantajlarını yaşıyor.
Oysa ERP’nin gelecek trendleri şöyle:[3]
- Pazar, çok hızlı bir şekilde lisans tabanlı klasik modelden, SaaS(cloud) modeline doğru geçiş yapıyor. En büyük örnek ise, Salesforce.
- Küçük oyuncular ciddi pazar payı kazanıyorlar. Bunlar, daha esnek ve Cloud tabanlı geliştiriliyorlar.
- Yeni şirketlerin kullandığı platformlar API tabanlı. Dolayısıyla, birbiri ile etkileşimi yüksek, esnek ve aynı zamanda çevik(agile) yazılım istiyorlar.
- ERP implementasyonu tamamlanana kadar varlığını sürdüremeyecek şirketler var.Bir ERP projesi için harcanan zaman ve kaynağın olumlu sonuçlarının çok geç alındığı düşünülüyor. Dolayısıyla çok hızlı değişen dünyada bu tür bir işe girmek çok anlamlı bulunmuyor.
SAP de yukarıda belirtilen konuların farkında ve kendilerini değiştirmeye çalışıyorlar. Ancak, henüz çağın gereği olan çeviklikten (Agility) çok uzaklar.
CoronaApp Fiyaskosu
Alman hükümeti, biraz da ülkenin kendi yazılım şirketinin yapabileceklerini göstermek için bir Covid-19 takip uygulaması yazdırmak istedi. SAP, 20 Milyon Euro‘ya, 40 gün gibi oldukça hızlı bir sürede bir yazılım geliştirdi: Corona-App.
Projenin açık kaynaklı olarak yazılması gibi istekler vardı. Ancak, SAP gibi bir teknoloji devi(!), açık kaynak dünyasına ne kadar uzak olduğunu orada da gösterip, tek satır kod paylaşamadı. Zira şirketin Github üzerinde bir hesapları bile yoktu.
Yazılımın, verileri arka planda güncellemediğini fark etmeleri ise 4 ay sürdü! Yani Corona-App, Almanya ve SAP için ciddi bir fiyasko oldu.
SAP R3 Değiştiremeyeceklerini biliyorlar
SAP Potsdam innovasyon merkezi[2] yöneticisi ile üç sene önce yaptığım samimi bir sohbette bana aktardığı şu cümleyi hiç unutmuyorum:
“Diğerleri Walldorf’ta, eski dünyanın yazılımını yazıyorlar, acıyorum onlara”
sonra da bana dönüp,
” Biz burada sıfırdan bir şeyler yapmak istiyoruz. Eskiyi düzeltemeyeceğimizi anladık…”
SAP, CEO olarak Bill McDermott ile yollarını ayırdığında aslında bu değişimin ilk sinyallerini vermişti. Ancak, gemiyi yürütmesi için başka bir kaptan aramak ve yeni denizlere yelken açmak yerine, kukla bir CEO, yani Christian Klein tercih edildi.
Christian Klein, oldukça genç ve CEO olarak elini masaya vurabilecek, söylediklerini veya şirketi götürmek istediği yer konusunda söz hakkı olan birisi değil. SAP ‘nin P harfinin sahibi ve SAP ekosistemindeki söz sahibi olan kişi: Hasso Plattner.
SAP’nin son yaptığı inovasyon, SAP Hana – in memory database. Tanıtımlarının üzerinden 8 sene geçti. Bu ürün dışında sektörde üretebildikleri bir katma değer söz konusu değil. Ciddi ve hızlı bir değişime ihtiyaçları olduğu çok açık. Orta vadede ellerindeki müşterileri tutacaklarını düşünsek bile, uzun vadede alarm zillerinin çaldığını söyleyebiliriz.
Kaynakça:
[1] Is SAP Stock a Buy Right Now? This Is What You Need to Know