HP Türkiye, bugün gerçekleştirdiği basın toplantısıyla 2011 yılının HP ve sektör için nasıl geçtiğinin bir değerlendirilmesini yaptı. İstanbul Ritz Carlton Oteli’ndeki toplantıda konuşan HP Türkiye Genel Müdürü Serdar Urçar, HP Türkiye’nin 10 yıldır toplam bilgisayar pazarında, 20 yıldır yazıcılarda ve 10 yıldır da sunucularda pazar lideri bir konumda yer aldığını ifade etti. Urçar, şöyle konuştu:
“Öncelikli olarak BT sektörüne baktığımızda, IDC’ye göre Türkiye pazarının 2011 yılında 9,3 milyar dolar büyüklüğe eriştiğini ve bunun % 81’ini donanım, % 8’ini yazılım ve % 11’ini hizmetlerin oluşturduğunu görüyoruz. Sektörde önceki yıla göre % 9 büyüme, son 4 yıllık dönemde ise % 30 büyüme gerçekleşmiş durumda.
Peki, dünyanın ve Türkiye’nin bir numaralı bilgi teknolojileri şirketi olarak biz bu gelişmelerin neresindeyiz? Globalde en yakın rakibimizden yaklaşık 20 milyar dolar öndeyiz ve Türkiye’de de en yakın rakibimizin 2 katından daha büyük bir müşteri portföyüne sahip bulunuyoruz.
Global olarak HP’ye baktığımızda ise 2011 yılında önemli dönemeçlerden geçerek, çok ciddi kararlar aldığımızı görüyoruz. Bu kararlar ile uzun yıllar boyunca dünyanın en büyük BT şirketi olmaya devam edeceğimize inancım tam. Finansal olarak baktığımızda ekonomik çalkantıların yaşandığı bu dönemi geçen yıla benzer şekilde 127 milyar dolar gelirle kapattık.
HP Yazılım Grubu % 28, HP Finansal Hizmetler Grubu % 18, Ağ Çözümleri %5, Depolama %4 ve Hizmetler Grubu ise % 2 büyüdü. Bu başarılar bizi BT sektöründe çıtayı yükseltmeye devam etmemiz için teşvik ediyor. 2011 yılına bakacak olursak, HP Türkiye için çok verimli bir yıl olduğunu söyleyebiliriz. 2011 yılında HP Türkiye olarak % 10’un üzerinde büyüdük ve 2012’yle ilgili tüm kaygılara rağmen bu yıl da büyümeyi hedefliyoruz.
HP Türkiye, içinde bulunduğu Ortadoğu, Akdeniz ve Afrika Bölgesi’nin en hızlı büyüyen en başarılı ülkesi oldu: Kurumsal Çözümler Grubu’nda bölgenin 4 katı ve Kişisel Sistemler Grubu’nda ise bölgenin 2 katı oranında büyüme elde ettik. Baskı ve Görüntüleme Grubu’nda ise HP Türkiye, bölge küçülürken büyümesini sürdüren 2 ülkeden biri oldu. Bu HP Türkiye için yeni bir başarı değil: HP Türkiye 10 yıldır toplam bilgisayar pazarında, 20 yıldır yazıcılarda ve 10 yıldır da sunucularda ülkemizde pazar lideridir.
Bugün HP, Fortune Global 500 listesinde yer alan 400 şirkete çözüm sağlıyor. 73 yıllık HP deneyimini temsil eden bu portföyü besleyen global çözüm ortağı ekosistemimiz ve dünyanın en büyük BT organizasyonu olan HP tedarik zincirinden aldığımız güçle sektörde ekonomik dalgalanmalara göğüs geriyoruz. HP olarak gelişim dalgasını yakalayarak bu dalganın üstünde sörf yapıyor ve teknolojiye öncülük ediyoruz.
İşte bu nedenle webOS tabanlı tablet üretimini sonlandırmamıza rağmen başta Autonomy ve Vertica satın almaları ile teknoloji alanındaki atılımlarımızı sürdürdük. Tablet üretimine Windows işletim sistemi ile devam edeceğiz ve webOS açık kaynak kod modeliyle geliştirilmeye devam ediyor. Ancak, ileride webOS’in tabletlere geri dönme olasılığı var.
Bu noktada HP Kişisel Sistemler Grubu’nun HP bünyesinde kalacağını bir kez daha hatırlatmak istiyorum. HP Kişisel Sistemler Grubu lojistik altyapıdan tedarik zincirine ve ürün geliştirmeye kadar HP’nin inovasyon gücüne büyük katkı sağlamaktadır. HP Kişisel Sistemler Grubu ile yola devam ediyoruz. Dijital evrende mobilite yaygınlaşırken Kişisel Sistemler Grubu’nun öneminin artacağının farkındayız.
Bugün hepimizin elinde bir dizüstü bilgisayar, akıllı telefon veya tablet var. Günümüzde fiziksel dünyadaki yaşam dijital dünyaya taşınıyor ve bilgisayarlarda gerçek hayatın paraleli olan dijital bir evren oluşuyor.
Bilgi çağında dijitalleşme bir opsiyon olmaktan çıkıp hayat tarzı haline geldi. Bunun karşılığı internette yaşanan bilgi patlaması ve dijital içeriğin her yıl büyük bir hızla katlanarak artmasıdır.
IDC’ye göre 2012 mobil cihazlar ve mobil uygulamalar yılı olacak. Masaüstü sistemlerden iki kattan daha fazla mobil cihaz sevk edilecek ve mobil cihaz satışlarından elde edilen gelir katlanarak artacak. Mobil cihaz devrimiyle birlikte 2012’de 85 milyar mobil uygulama indirilecek, yazılım uygulamalarının yüzde 85’i bulut bilişimi destekleyecek ve mobil internet harcamaları kablolu internet harcamalarını tarihte ilk kez aşacak. İşte bu nedenle HP olarak 2012 yılında internette hızla artan veri trafiğini yönetecek çözümler geliştirmeye odaklanıyoruz.
2012’de dijital evrenin büyüklüğünün 2.7 milyar terabaytı bulması bekleniyor. Bu bilgileri içeren hard diskleri üst üste koyduğumuz zaman Güneş Sistemi’nin en uzak gezegeni Pluton’a 10 kez gidip gelecek kadar büyük bir disk yığını elde ediyoruz. Üstelik bugün dünya nüfusunun yalnızca dörtte biri internete bağlı… Nüfus artışını da göz önünde bulundurursak, dijital veri yükünün alabileceği boyutları daha iyi anlayabiliriz.
Örneğin, Gartner’a göre Kasım 2011’de Facebook’a 30 milyar içerik girildi ve son verilere göre YouTube’a günde 4 milyar video yükleniyor. “Bilgi Patlaması” olarak adlandırılan bu muazzam veri yığının altında kalmamak için Bulut Bilişim çözümlerine ihtiyaç var.
Bulut bilişim yaygınlaştıkça bilgi teknolojilerinde zor altyapılara ihtiyaç azalıyor. Günümüzde yönetilmesi kolay ‘legovari’ birbirine kolay bağlanabilen, kolay küçülüp büyüyebilen, maliyeti optimize edilmiş bir altyapı ihtiyacı var. Bunun için HP olarak Türkiye ve dünyadaki lider telekom firmalarına bulut bilişim çözümleri sağlıyoruz.
2013’te bulut bilişim pazarı 150 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşacak ve 2014 yılında 3 milyar kişi mobil cihazlar ve internet kullanarak web’de en az bir elektronik işlem yapmış olacak. Geleceğin dünyası mobil internet ve bulut dünyasıdır.
Gartner’a göre 2016’da dünyanın ilk 1000 şirketinin yarısı verilerini genel bulutta tutacak. HP’nin 2011 itibariyle Fortune Global 500 listesinde yer alan 400 şirkete çözüm sağladığını hatırlayacak olursak bu 1000 şirketin önemli bir bölümüne yine HP’nin çözüm sağlayacağını söylemek yanlış olmaz.
Bulut Bilişim HP’nin 2012 7/24 Yaşayan Kurumlar vizyonu ve stratejisinin önemli bir parçası. HP olarak Türkiye’de ve dünyada telekom operatörleriyle hız kazanan bulut bilişim servislerine yönelik tam kapsamlı, anahtar teslim bulut çözümleri sağlıyoruz. HP’nin bulut çözümleri farklı markaların ve ürünlerin bir arada sorunsuz çalışmasını da sağlıyor. Sonuç olarak Bulut Bilişim teknolojisinde kendimize rakip görmüyoruz.
Peki, Türkiye Bulutun neresinde? Bulut Bilişim, bugün Türkiye’de yüzde 1 düzeyinde olan BT yatırımlarını yüzde 2,5-3’e çıkararak Avrupa Birliği ve ABD düzeyini yakalamamız için çok önemli bir itici güç. Bulut devrimi Türkiye’nin geleceğinde elektrik gibi, su gibi vazgeçilmez bir ihtiyaç olacak ve KOBİ’lerin dijital dünyada rekabetçi yapılar haline gelmesinde büyük bir rol oynayacaktır. 2023 vizyonunu ancak Buluta ve bir bütün halinde bilgi teknolojilerine daha fazla yatırım yaparak gerçekleştirebiliriz.
HP olarak gururla söyleyebiliriz ki Türkiye’de şu ana kadar 7 bulut bilişim projesi yaptık. Bildiğim kadarıyla bu sayıya ulaşmış başka bir üretici yok. Geçtiğimiz haftalarda duyurulan CloudTurk ve Türk Telekom bulut projelerinde yer alıyoruz. Bundan sonra da adımızı büyük bulut projelerinde duymaya devam edeceksiniz. Sene sonuna kadar alacağımız projelerle bulut alanında liderliğimizi sürdürerek, Türkiye’de “Bulut Eşittir HP” diyoruz.
Bu noktada güncel ekonomik gelişmelere de değinmek isterim. ABD’de toparlanma, AB’de avro krizi ve Türkiye’de yavaşlama dönemine girsek de, biz HP olarak 2012 yılında Türkiye’ye iyimser bakıyoruz. Ekonomik krizler ateş yükselmesidir, ancak bu belirti aynı zamanda iyileşmenin de başlangıcıdır. İyileşmede ilaçlar, sağlıklı beslenme, sağlıklı yaşam ne kadar önemliyse krizden çıkışta da teknolojiden yararlanmak ve teknolojiyi doğru kullanmak o kadar önemlidir. Dünyanın krizi atlatmak için, Türkiye’nin de ekonomik yavaşlamanın önüne geçmesi için teknolojiye her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğuna inanıyoruz.
Ekonomide kriz dönüşümü, dönüşüm de teknoloji kullanımını tetikliyor. Bu bağlamda bilgi teknolojileri e-devletten e-ticarete ve internete bağlı mobil cihazlardan 7/24 Yaşayan Kurumlara kadar her alanda altyapı, yatırım, hizmet ve erişim maliyetlerini düşürüyor, istihdamı arttırıyor.
Örneğin, ABD FED eski başkanı Alan Greenspan’ın “Türbülans Çağı” kitabı 21. yüzyılın baş döndürücü gelişimine, bilgi teknolojilerinin kalkınmadaki rolüne ilişkin önemli bilgiler sunuyor.
Greenspan kitabında 90’larda dünyanın durgunluk yaşadığı ve Sovyetlerin çöktüğü çağda ABD’nin büyümesini nasıl sürdürdüğünü de açıklıyor. ABD’nin herkesin geleneksele odaklandığı bir zamanda bilgi teknolojilerine yatırım yaparak bunu başardığını söyleyen Greenspan özetle, dijital devrimin ekonomide maliyetleri düşürerek ekonomik kalkınmayı hızlandırdığını ifade ediyor.
Bunu rakamlarla da ifade etmek gerekirse: Bir araştırmaya göre, teknolojiye doğru yatırımın milli gelire yüzde 1 oranında artış olarak yansıdığı belirtiliyor. Geniş banda yapılan her 1 dolarlık yatırım karşılığında ABD ekonomisi 10 kat getiri sağlıyor. Aynı yatırımın Avrupa’da 2015 yılında 1 milyon kişiye istihdam ve 850 milyar euro büyüme sağlaması bekleniyor.
Gelişmekte olan ülkelerde ise internet penetrasyonunun % 10 artırılması GSYH’yi % 1–2 oranında arttırıyor. Türkiye’nin ise bu alanda kat etmesi gereken uzun bir mesafe var: 2011 yılında ülkemizde BT sektörünün GSYH’deki payı % 1,2 oldu. Bu yüzden Türkiye’de 2023 vizyonunu gerçekleştirmek üzere BT’nin GSYH’deki payını yüzde 2,5-3 ile Avrupa seviyesine çıkarmak her zamankinden daha önemli.
Ancak, BT’nin GSYH’deki payını arttırmak kalkınmayı hızlandırmak için bu tek başına yeterli değil. Bu noktada nicelik kadar nitelik de önemli: Mobil yazılım uygulamalarının yaygınlaştığı bulut bilişim dünyasında Türkiye’de yazılım ve BT hizmetlerinin bilişimdeki toplam payının da artması gerekiyor. Oysa bugün Türkiye’de bilgi teknolojilerine baktığımızda donanım GSYH’nin % 0,9’unu, yazılım ve hizmetler ise GSYH’nin sadece % 0,1’ini oluşturuyor. Bunun hızla telafi edilmesi gerekiyor.
HP Türkiye olarak işte bu noktada diyoruz ki ülkemizin öncü BT şirketi olarak Türkiye’de ekonomik yavaşlamanın ilacı teknolojiye yatırımdır.
Evet, 2012 zor bir yıl olacak ve bu yıl Türkiye ekonomisi yüzde 2,5-3, BT sektörü de yüzde 5-6’lık bir büyüme oranıyla sınırlı kalabilir. Ancak, bilgi teknolojileri sektörü ekonomik güçlükleri aşmakta büyük bir ekosistemdir. HP Türkiye olarak 240 iş ortağı ile senede 500 milyon dolarlık iş hacmi yaratarak her yıl toptan satış yapan çözüm ortaklarımızla birlikte 7000’den fazla firmaya ulaşıyoruz.
Türkiye’nin dört bir tarafına yayılmış geniş bayi ağımız sayesinde 78 ile ulaşıyoruz. Bu noktada kurumsal ürünlerin dağıtımında 2011’de % 37 büyüme yakaladık. Yeni teknolojilerin ülkeye getirilmesine önderlik eden HP Türkiye, KOBİ segmentindeki başarısının da etkisiyle EMEA bölgesinde En İyi Dağıtım Organizasyonu ödülünü aldı.
HP olarak Türkiye’ye katkımız ekonomiyle sınırlı değil: Uzun yıllardır sürdürdüğümüz çözüm ortağı uzmanlık eğitimleri kapsamında geçtiğimiz yıl açılan 32 eğitim sınıfı ile 50 firmadan 165 kişinin eğitimine katkıda bulunarak Türkiye’de teknoloji okuryazarlığının artmasına ve teknik kadrolar yetişmesine yardımcı olduk.
Teknolojide inovasyon bizim işimiz. HP olarak dünyanın en büyük Ar-Ge laboratuvarlarından biri olan HP Labs’i işletiyoruz. Kurumsal veri merkezlerinden son kullanıcıya kadar tüm segmentlerde dünyaya tam kapsamlı teknoloji çözümleri sağlıyoruz ve dünyaya her yıl internete bağlanan 100 milyon mobil cihaz sevk ediyoruz. Gücümüzün farkındayız ve bu gücü Türkiye’nin hizmetine sunmaya devam edeceğiz.
Bildiğiniz gibi HP olarak Türkiye’de HP için masaüstü bilgisayar üretimi yapan Foxconn bilgisayar fabrikasının açılmasını sağladık. Çorlu’da açılan bilgisayar fabrikası, Türkiye’yi bölge ülkelerine teknoloji sevk eden ve bunu HP’nin dev tedarik zincirinden yararlanarak yapan bir merkez üs olarak konumlandırdı.
Liderlik büyük sorumluluk gerektirir ve bizler HP’de bu sorumluluk bilinciyle yalnızca ekonomik kalkınmaya odaklanmıyor, aynı zamanda bilgi toplumuna dönüşümün hızlanması için gelişmekte olan ülkelerde eğitimin ve teknoloji bilincinin yaygınlaşması amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Bugün HP, dünya çapında 48 ülkede uyguladığı HP LIFE Programı ile 1 milyondan fazla öğrenci ve gence 20 dilde girişimcilik eğitimi sağlıyor. 2010 yılında 20 bin kişiye istihdam yaratan ve 6000 yeni şirketin kurulmasını teşvik eden programı Türkiye’de de uygulamaya başladık. Yine bu yıl ilk kez EMEA bölgesinden seçilen STK’lar eğitici eğitimlerini Türkiye’de alıyorlar. HP LIFE programının detaylarını yakında sizlere duyuracağız.
Öte yandan, HP Türkiye çalışanları arasından bir grup gönüllü bir araya gelerek 2010 yılında Hayata Projeler Grubunu kurdu. Kadın, engelli ve genç kuşak konularına odaklanan grubun projelerinin ortak özelliği herhangi önemli bir bütçeye sahip olunmadan, gönüllü çabalar ile gerçekleştirilmesi. 2012 yılı için 14 farklı gönüllü proje belirlediler ve hızla hayata geçiriyorlar.