Bu yazının daha önceki bölümlerini
- Siber Terörizm ve Ulusal Güvenlik
- Bilişim Suçu Türleri
- Siber Terör
- Terörizmin Propaganda Aracı Olarak İnternet
- E-Mail Bombardımanı
- Türkiye’de Siber Terör
- Farklı Bir Açıdan Ulusal Güvenlik
- Echelon : Dünyanın Gözleri ve Kulakları
- Siber Terörle Mücadelede Karşılaşılan Zorluklar-I
- Siber Terörle Mücadelede Karşılaşılan Zorluklar-I
başlıkları altında okuyabilirsiniz.
Operasyonel Zorluklar
Teknik ve yasal zorlukların yanında bu suçlar ile mücadele eden kolluğun önündeki diğer en büyük sorun operasyonel zorluklardır. Dünyanın neresinde olursa olsun her ülke, iletişim cihazları marifetiyle işlenen kompleks teknik ve yasal özellikler gösteren bu suçlarla mücadelede, yüksek teknolojiyi iyi takip eden, kendisini bilgisayar ve telekomikasyon konusuna adamış uzman görevlilere gereksinim duymaktadır.
Ayrıca bu suçlar ile mücadele edecek kolluk güçleri çalışma saatleri konusunda çoğu zaman özveri göstermek durumundadır. Üzerinde yoğunlaşılan bir olayın ne zaman biteceği çoğu zaman belli olmayacaktır.
Çalışan personel mesai bitiminde işini bırakıp ayrılma olanağına çoğu zaman sahip olamayacaktır. Bu birimlerde kolluk güçlerinden personel olduğu kadar bilgisayar ve elektronik mühendisleri de olmalıdır. Ancak özel sektör ile ücret konusunda genelde yarışamayan kamu sektörü çoğu zaman elindeki nitelikli elemanları özel sektöre kaptırmaktadır. Mevcut haliyle çok az bir personel ile hizmet veren bu üniteler personel açısından ciddi anlamda takviye edilmelidir.
Bir diğer sorun ise nitelik olarak yetkin personelin malzeme olarak da en yeni teknoloji ile takviye edilmesi sorunudur. 20 yıl önce göreve başlayan bir polisin en önemli ihtiyacı bir silah ve cop idi.
Ancak şu an bilgi işlem bürosunda çalışacak veya terör şubesinde yasadışı internet adreslerini takip edecek olan bir memurun çok yeni teknoloji ile donatılmış en son yazılımlara sahip bir bilgisayara ihtiyacı vardır. Ancak bu bilgisayarı sık aralıklar ile yenilemez veya geliştirmez iseniz polisin suç örgütleri karşısında yetersiz kalması kaçınılmaz olacaktır. Gün gelecek otomatik lazerli silahla saldırı yapan teröristlere karşı tabanca ile karşılık vermek gibi kolluk kendi sitelerini bile korumadan aciz kalacaktır.
Ayrıca bu personel aynı zamanda siber suçlar ile ilgili düzenli hizmet-içi eğitimden geçirilmeli bu konuda eksiklikleri giderilmelidir.
Mağdur davranışlarından kaynaklanan zorluklar
Siber alanda ortaya çıkan suçlar ile mücadelede mevcut polisiye tedbirler ile veya bu alanda düzenleme yapan birimlerin yapacağı çalışmalar ile başarılı olmak mümkün değildir. Siber alanda güvenliğin sağlanması birçok kuruluşun çabası yanında potansiyel mağdurların davranışlarına da bağlıdır. Bu konuda ele alınması gereken iki husus vardır. Birincisi, bilgisayar kullanıcıların yeterli güvenliği sağlama konusunda takındıkları tavırdır. Saldırıya açık bir şekilde bekleyen bilgisayarlar en büyük tehdit altında olanlardır. Genel olarak belirtildiği gibi hiç kimse sokak ortasında bırakmayacağı bir malını veya bilgisini bilgisayarda da bırakmamalıdır. En azından dosyalara kolay tahmin edilemeyecek şifreler konulmalıdır.
İkincisi ise özellikle ticari hayatta, bu tür saldırılarda ticari itibar kaybı veya başka nedenlerden dolayı yapılan saldırıların kolluk güçlerine bildirilmemesidir. Büyük firmalar özellikle bankalar ticari itibarları zedelenir korkusuyla polis ile işbirliğinden kaçınmakta olayı örtmeye çalışmaktadırlar.
Örneğin bir büyük bankanın bilgisayar sistemine giren kişiler gelen yurtdışı havaleler hakkında tüm detayları öğrenerek alıcıya ait bilgileri de öğrenip sahte kimlik hazırlamışlardır. 7-8 farklı ilde bu bankanın şubelerinden sahte kimlikler ile gelen havaleleri çekmişlerdir. Bu olayın başka bilgisayar sistemine girilerek bilgilerin alınması dışında bu bilgileri elde etme olanağının olmamasına rağmen banka yetkilileri olayı kabul edip bilgisayar güvenlik sistemlerini güçlendirme yerine sistemlerinin kırılmasının mümkün olmadığını düşünmekte ve olayı kabul etmemektedirler. Çünkü bu olayın duyulması durumunda ticari yaşamda bir takım zorluklar ile karşılaşacaklardır.
Öte yandan hackerler bir sonraki saldırısında belki de daha büyük zarar verebilir. Eğer olayın üstendeki sis perdesinin kaldırılmasında mağdur taraf yardımcı olmaz ise bu tür saldırılara yasal bir çözüm bulmak o denli zor olacaktır. Bu anlamda genel olarak asayişe intikal eden bilişim suçlarının sayısı da gelişmiş batılı devletlere oranla çok azdır. Sayının az olmasının nedenlerinin biri de mağdurların olayı yetkili makamlara bildirmemesi veya ihbar etmemesidir.
Bu yazının devamında Siber Teröre Karşı Korunma Yöntemlerini Yayınlayacağız.