Makalenin ilk bölümünü Sosyal Verinin Öteki Yüzü : Karanlık Sosyal Medya (Sosyal Medya Facebook’la Başlamadı) – 1 ve ikinci bölümünü Sosyal Verinin Öteki Yüzü : Karanlık Sosyal Medya – (Büyük Verinin Büyük Kısmını Ölçemiyoruz) – 2 başlığı altında okuyabilirsiniz.
Karanlık Sosyal Medyadan faydalanmanın yolları
Hiç Chartbeat kullandınız mı? Chartbeat anlık trafik takibini öne çıkaran bir web analiz şirketidir ve gerçek zamanlı tarama özelliği ile bu yıl Twitter’ı bile geçtiği söyleniyor.
Chartbeat, size okurlarınızın nereden geldiğini gösterir. İşe önce sosyal ağlarla ilgili trafik bilgilerini görüntülemekle başlayan Chartbeat, kullanıcılardan gelen geribildirimleri de tarama-takip ekranınıza ekliyor.
Chartbeat, hiçbir referans verisi (bu siteye nereden geldim bilgisi) taşımadan ana sayfanıza giden okurları tespit ediyor (turk-internet.com). Sonra belirli bir kategori sayfasını ziyaret eden okurları izliyor (turk-internet.com/portal/bugun.php). Tabii belirli bir haber sayfasına ulaşan okurları da işaretliyor (bu yazının linki gibi). Şimdi böyle bir uygulamayı blogunuzda kullanırsanız, sayfanıza sandığınızdan daha fazla okurun ulaştığını göreceksiniz.
Karanlık Sosyal Medyayı hesaba kattığınızda, popüler haber sitelerini ziyaret eden okur sayısının elinizdeki rakamlardan yüzde 60-70 daha fazla olduğunu görebilirsiniz. Bu da popüler siteler için Facebook’un kazandırdığı okurlardan 2,5 kat daha fazla okur kazanmış olabileceğiniz anlamına geliyor.
Facebook’un sosyal medya buzdağına katkısı yüzde 20 ile sınırlı, Twitter’ın ise yüzde 6. Dolayısıyla Facebook ve Twitter elbette önemli; ziyaretçilerinizin en az yüzde 40’ı klasik sosyal ağlardan geliyor ancak…
…ancak yüzde 50’den daha fazlası, tespit edemediğiniz Karanlık Sosyal Medyadan geliyor. İşte SEO’ların kabusu bu:
- a) Facebook ve Twitter’la sınırlı kaldığınız sürece SEO optimizasyonuz yüzde 30-50 arasında kalır. Demek ki internetin yarısını kaçırıyorsunuz. Çünkü sohbet uygulamalarına kaynak yapamazsınız, e-postaları izinsiz okuyamazsınız. Nitekim, yasal geçerliliği büyük tartışmalara yol açan “deep packet inspection” tarzı izinsiz takip programları da aslında siyasi istihbarat için geliştirilmedi. Amaç Karanlık Sosyal Medyaya kaynak yapmaktı.
b) Facebook ve Twitter sosyal medyayı yaratmadı. Facebook ve Twitter sosyal medyayı YAPILANDIRDI. Hani “sosyal zeka” yazılımları yapılandırılmamış verileri analiz eder diyoruz ya; Karanlık Sosyal Medya ile karşılaştırıldığında, Facebook duvarı bal gibi yapılandırılmış veridir. Siz bir de Karanlık Sosyal Medyadaki sohbet kayıtlarını, sohbet jargonunu, kısaltmaları ve argoyu görün!
c) Sosyal medya Facebook’tan önce vardı demek, sosyal medya kullanıcı trendlerine ilişkin veriler de 20 yıldır internette dolanıyor demektir… Yani istatistiksel verilere ulaşmak istiyorsanız, internetin son 8 yılıyla sınırlı değilsiniz. 15-20 yıl geriye gidebilirsiniz!
d) Bu durumda Anlamlı Web (Semantik Web 3.0) tümüyle yanlış anlaşılmış bir kavramdır. Sosyal zeka programlarının Twitter’ı analiz etmesi yetmiyor. Bize Karanlık Sosyal Medyayı analiz edecek ve bunu “insanların gizliliğini ihlal etmeden yapacak” yazılımlar lazım.
Şimdi tekrar soralım: Karanlık Sosyal Medyadan Nasıl Yararlanabiliriz?
İnsanları izinsiz takip edemezsiniz ama markanızla sohbet odalarına konuk olabilirsiniz. Windows Phone 8’in People Hub video sohbet özelliği bunu yapıyor:
Windows Phone 8’in en dikkat çekici özelliklerinden birinin Odalar sekmesi olduğunu görüyoruz… Odalar, internetteki sohbet odalarına benziyor ama Skype grup sohbet gibi çalışıyor. Microsoft, Video Sohbet Odalarını sosyal ağlara ekleyerek, sosyal medyada televarlık (telepresence) dönemini başlattı.
Odaları telefon rehberinizdeki kişilerin ve sosyal ağ arkadaşlarınızın listesiyle birlikte görüntüleyebiliyorsunuz: Odalar sekmesinde sohbete katılan kullanıcıların takvim girişleri, notlar ve kişilerin fotoğrafları da yer alıyor. Böylece, sohbet odasındaki herkes kendi etkinlik ve linklerini arkadaşlarına gösterebiliyor.
Hemen göze çarpmayan bir artısı var bunun: Sohbet odasındaki takvim ve etkinlik güncellemeleri, kendi kişisel etkinlik takviminizden ayrı olarak gösteriliyor. Bu da sohbet odasında görüntülenen etkinliklerin, telefon rehberinize entegre olan ve sosyal ağ takvimleriyle birlikte eşitlenen asıl etkinlik takviminizle karışmasını önlüyor. Böylece, diğerlerinin takviminizi reklam amacıyla kullanıp spamla şişirmesine engel oluyor ve sadece önemli etkinlikleri not alarak iş takibini kolaylaştırıyorsunuz.
Karanlık Sosyal Medyada insanları sıkmadan tanıtım yapmak istiyorsanız bu tür özellikleri kullanabilirsiniz. Örneğin Windows Phone 8 Skype odasına, diğer sohbet uygulamalarını kullanan arkadaşlarınız da katılabilirler ve hem sizinle sohbet edebilir hem de takvim etkinliklerini eşitleyebilirler.
Sonuç:
Windows Phone 8 işletim sisteminde, sohbet odalarına katılan kişilerin profilleri bir tür Facebook duvarı gibi canlı akış halinde gösteriliyor. Bu profiller statik değil ve profillerde o kişinin son Facebook veya Twitter paylaşımı ve takvim penceresi gibi bilgiler de yer alıyor.
Şimdi durun ve düşünün:
Video sohbet ve diğer metin sohbet uygulamaları ölçülemeyen Karanlık Sosyal Medya kategorisine giriyor. Karanlık Sosyal Medya, WP8’deki People Hub dinamik kullanıcı profilleri ile Facebook ve Twitter gibi klasik sosyal ağlar ile eşitleniyor.
Bu durumda…
Facebook duvarınızdaki son mesajınızda bir marka paylaşımı ve tanıtım linki varsa, bu link en azından Skype üzerinden, sohbet odasındaki diğer konuşmacılara gösterilecektir. Takviminizde bir PR etkinliği varsa, bu etkinlik de arkadaşlarınıza anında gösterilecektir. Böylece siz de Karanlık Sosyal Medyaya ulaşarak marka iletişiminizi yapmış olacaksınız. Mobil sohbet uygulamalarında bu özellikler yoksa, bayinizden ısrarla isteyin!
Biz Yahoo’nun sohbet odalarını kapattığı haberlerini okurken, karşımıza “Karanlık Sosyal Medya Odaları” çıktı. Video sohbet, önce 4G mobil internetin yaygınlaşmasını, ADSL’de hızlı ve ucuz internet erişimini gerektirebilir ama Karanlık Sosyal Medyayı kullanmak isteyenler için video sohbet, anlık mesajlaşma uygulamalarıyla birlikte (IM) önemli bir seçenek.
Çünkü…
Biz İnsanlar sosyal canlılarız ve konuşarak anlaşıyoruz. Video sohbet ve IM uygulamaları, “kulaktan kulağa” iletişime dayalıdır. Bu iletişim tarzı, yüz yüze sohbetten sonra, insanlar arasında en doğal iletişim yöntemi olarak kabul ediliyor.
Bu noktada tek sıkıntınız, Karanlık Sosyal Medyayı, “özel sosyal medyayı” Facebook’a bağlayarak yine genele çekmek olabilir ama Facebook kullanmanız şart mı? Gelecekte her marka kendi mikro sosyal ağını açamaz mı, bunları bulutta birbirine bağlayamaz mı veya en azından, faaliyet gösterdikleri ülkenin dilinden anlayan yerel sosyal ağları kullanamaz mı? Bu mikro ağları işletmesi ajanslara başvuramaz mı?
Yazının gelecek bölümünde, bu soruları “Tablette özel bulut” bağlamında tartışarak, Karanlık Sosyal Medyada e-posta kanalının nasıl kullanılabileceğini ele alacağım.