Bildiğiniz gibi 17 Mayıs 2004 Dünya Telekomünikasyon gününde, başvurusunu tamamlamış olan işletmecilere uzun süredir beklenen “Uzak Mesafe Telefon Hizmetleri” Lisansları verildi.
Lisansların verilmesi şerefine Ankara Sheraton Otelinde bir tören düzenlendi. Bu törende Ulaştırma Bakanımız Sayın Binali Yıldırım ve Telekomünikasyon Kurumu Başkanımız Sayın Ömer Arasıl birer konuşma yaptılar. Sayın Bakanımız konuşmasında şöyle dedi;
”Önemli olan Türkiye kazansın, Türk insanı kazansın Telekom kaybetse de ziyanı yok diyorum onlar bugün mahsun ama sektörün uzun süre yine ağabeyliğini yapmak sureti ile sektöre yeni girenleri kıskanmadan onlara müşvik elini uzatarak el ele gerekli tecrübeyi onların kazanması için bundan sonra da yapıcı tutumlarını devam ettireceklerine inanıyorum.”
Telekomünikasyon Kurumu Başkanımız ise şunları söyledi;
“Bundan sonra da Türk Telekom büyük ağabeyimiz olarak yeni işletmecilerimizin güçlenmesine, sektörde sürdürülebilir bir rekabet ortamının tesisine elinden gelen katkıyı gösterecektir”
Türk Telekom’un doğrudan bağlı olduğu siyasi irade ve Düzenleyici Kurum böyle düşünüyor ve düşüncelerini yukarıdaki cümlelerle ifade ediyorlar. Peki Türk Telekom nasıl ağabeylik yapıyor ona bakalım mı?
Başta Uzak Mesafe Telefon hizmeti olmak üzere, Karasal Hatlar Üzerinden Veri hizmeti ve İnternet Sevis sağlayıcılığı hizmeti gibi bir çok alanda işletmecilerin, altyapı sahibi olan Türk Telekom ile arabağlantı sözleşmesi imzalama ihtiyacı bulunuyor.
Arabağlantı’nın ne demek olduğunu –bilmeyenler için– şöyle anlatabiliriz. Yeni telekomcuların kendi abonelerinin, Türk Telekom, Turkcell, Telsim ya da Aria abonelerine ulaşabilmeleri için bu şirketlerle arada kuracakları bağlantıya “arabağlantı” deniliyor.
Şimdi yeni telekomcular için bu derece önemli olan ara bağlantı konusundaki sorun nerede ona bakalım; Yeni telefon işletmecileri –kendi abonelerinin, TT abonelerini arayacakları süre için– Türk Telekom’dan aylık trilyonlarca liralık telefon görüşmesi satın almak istiyorlar ve Türk Telekom’dan bu büyüklükte –yani toptan alım– bir satın alma için indirim istiyorlar, ama Türk Telekom “hayır bir liralık görüşmenin ücreti ne ise trilyonlarca liralık görüşmenin ücreti de aynıdır” diyor.
Yeni Telekom firmaları “TT aslında açıkça söylemiyor ama süreci uzatmak için elinden geleni yapıyor” diyorlar. Tabi sorduk “Türk Telekom ne yapıyor yani” diye.. Telekom firmalarının anlattığına göre, süreci uzatmak için uyguladığı taktiklerden bir kaç örnek şöyle;
- Arabağlantı talebinde bulunan işletmecinin karşısına her toplantıda tamamen farklı guruplar ile çıkmak ve işletmeciyi her toplantıda isteklerini yeniden baştan anlatmak zorunda bırakarak konuyu ertelemek
- Bir veya iki kişi ile toplantılara katılan işletmecilerin karşısına her biri farklı Daireden yaklaşık 20 – 25 kişilik guruplar ile görüşmeye oturarak konuyu dağıtmak.
- İşletmecinin Telekomünikasyon Kurumu’ndan almış olduğu Lisansın ne anlama geldiğini yazı ile Telekomünikasyon Kurumu’na sormak.
- Bütün bu aşamaları geçebilen işletmecilere de sonunda bu isteklerinin bir arabağlantı konusu olmadığı, dolayısı ile arabağlantı sözleşmesi imzalayamayacaklarını belirtmek.
Ben bunları duyunca Türk Telekom’un yapmakta olduğu ağabeylik hakkında şaşırdım. Ama dahası var. Konuyu biraz daha açalım isterseniz.
Biliyorsunuz Telekomünikasyon Kurumu piyasanın düzenli işlemesi için pek çok konuda Yönetmelikler ve Tebliğler yayınlıyor. Bu düzenlemelerin temel amacı piyasaya yeni girecek işletmecilere yol göstermek, Türk Telekom’un rekabet ihlallerini önlemek ve tüketicileri korumaktır. İşte Türk Telekom bu Yönetmelik ve Tebliğlerin hemen hepsi için iptal davası açmakta ve yürütmeyi durdurma isteğinde bulunuyor. (Bkz : TT, TK’ya Numara Davası Açtı)
Yani özetle Türk Telekom tekel dönemindeki düzenin devam etmesini istiyor. En son olarak en önemli düzenlemeler olan “Numaralandırma Yönetmeliği” ve “Erişim ve Arabağlantı Yönetmeliği” için de dava açmış bulunuyor (yukarıda detayı var).
Türk Telekom’un, sektöre yapmayı tasarladığı son ağabeylik ile yazımı bitiriyorum.
Türk Telekom her şeye rağmen yukarıdaki bütün engelleri aşabilecek işletmeciler için şimdi de fiyat engelini koymaya hazırlanıyor. Ağustos ayından, yani yeni telefon işletmecilerinin — Türk Telekom’a rakip olarak– faaliyetlerine başlayacağı aydan geçerli olmak üzere şehirlerarası ve milletlerarası görüşme ücretlerinde % 50 ye varan indirimler yapmaya hazırlanıyor. Şimdi ucuzluk iyi bir şeydir diye düşünebilirsiniz, ama bir de şöyle de düşünebilirsiniz.
“Demek ki Türk Telekom bizden şimdiye kadar bu görüşmeler için en az %50 daha fazla ücret almış. İyi ki rekabet geldi”
O zaman ben size bir sürprizi daha hatırlatayım. Bu indirimler şehir içi görüşmeler için geçerli değil. Tam tersine orada fiyatı yükseliyor (çünkü şehirlerarası ve milletlerası indirimlerin bir yerlerden karşılanması lazım). Neden derseniz orada rekabet henüz yok. Yani şehiriçinde bizden “en az” %50 daha fazla ücret alınmaya devam edilecek.
Uzak Mesafe Telefon Hizmetine Lisans verildi bunlar oldu. Henüz Lisansları verilmemiş Kablo TV ve Altyapı işletmeciliği için Lisanslar verilince neler olabilir yorumu size bırakıyorum.