Yazının ilk bölümünü TT Özelleştirmesi Üzerine Düşünceler-1 başlığı altında okuyabilirsiniz.
Devlet Şirketleri Neden Satılır?
Bu sabah yazacaklarım Tüpraş olayı ile üstüste geldi. Sabahın en flaş haberi “Tüpraş İhalesi İptali”. Hatırlayacaksınız, ihale yapıldıktan sonra Petrol-iş Sendikası İdare Mahkemesine “özelleştirme fiyatının, Tüpraş’ın değerinin altında olduğu” başvurusunu yapmıştı. İdare Mahkemesi davayı sürdürürken bir yandan da “Yürütmeyi Durdurma” Kararı verdi. Buna karşı bölge idare mahkemesi geçtiğimiz günlerde yürütmeyi durdurma kararını kaldırdı. Bugün ise İlk mahkemenin yani idare mahkemesinin davayı sonuçlandırdığını ve ihaleyi iptal ettiğini öğreniyoruz.
Tüpraş ihalesindeki olaylarla benzerlik kurmak düşüncesinde değiliz. O başlı başına farklı bir olay. Ancak tartışacağımız konu şu; devlet şirketlerinin özelleştirilmesinde tek kriter fiyat mıdır?
Devlet şirketlerinin özelleştirilmesinin arkasındaki neden “verimsizliğin ve ülkenin sırtındaki kamburun” kaldırılması.
Bunu yaparken de dikkat edilmesi gereken husus, özelleştirildiğinde o firmanın gelecekte yaşamaya devam etmesi ya da devlete başka kamburlara neden olmaması.
İşte bu nedenle özelleştirilmede –özellikle özelleştirilen teknolojik bir firma ise– gereken teknolojiye / bilgi birikimine sahip firmalara öncelik verilmelidir.
Türkiye bugün devlet şirketlerini satarak para kazanmanın ötesinde, ileriye yatırım yapmalı. Türk Telekom’u ya da diğer özelleştirilen firmaları uzman ellere teslim etmelidir. Zaten bugün artık Türk Telekom’un kendi mal varlığına uygun bir fiyat yoktur ortada.
Özelleştirme Türk Telekom’a Ne Sağlayacak?
En başta ataletini yokedecek tabi ki. Şimdi bazılarınızın özellikle de Türk Telekoma yakın kişilerin atalet sözcüğüne itiraz edeceklerini biliyorum ama yurtiçindeki ataleti anlatmadan çarpıcı olduğu için yurtdışı atalete örnek verelim.
Örnek hemen burnumuzun dibinde 10 milyon nüfuslu Yunanistan’ın devlet şirketiyken özelleştirilen Yunan Telekom. Ote’nin çeşitli telekom şirketlerinin ortağı ya da işletmecisi olduğu ülkelere bir göz atarsak
Slovenya – Moldavya – Sırbistan – Yemen – Ermenistan – Gürcistan – Romanya – Arnavutluk – Ukranya – Bulgaristan – Litvanya
Peki Türk Telekom hangi ülkeye yatırım yaptı? Hiçbir ülkeye.. Bir Bulgaristan bir de Kazakistan hikayesi var ama ikisi de olumsuz sonuçlandı. Şimdi düşünün biri 10 Milyon’luk ülkenin % 15’i özelleştirilmiş devlet şirketi, diğeri 70 milyon’luk ülkenin devlet tekeli. Biri atılım peşinde koşuyor ve diğer ülkelerdeki telekom sektöründen pay kapıyor. Üstelik bizim burnumuzun dibindeki Gürcistan, Kazakistan gibi ülkelerden, Yemen gibi müslüman bir ülkeden. Türk Telekom ise yurtiçinde ona VoIP kaptırmamak, buna ADSL yaptırmamak uğruna dışarıya gözatamıyor.
Hep söylüyoruz; “Eskinin baharat yolu, ipek yolu vardı. Bugünün ise telekom yolu var”. Yani bulunduğunuz bölgenin merkezi “HUB”ı olmanız durumunda, gelenden geçenden pay alıyor olacaksınız. Oysa bugün Doğu Akdeniz’deki tüm deniz altı kablolarının geçiş noktası neresi biliyor musunuz? Güney Kıbrıs.
Yurtdışı böyle peki yurtiçi nasıl derseniz. Doğrusu yurtiçinde devamlı kendisini savunan bir boksör görünümünde. Tekel konumunu sürdürmek adına sürekli yumruk atıyor. Bu yumruklar bazen rakibinin midesine ya da vurulmaması gereken noktalara da geliyor. Hakem ve masa hakemleri de aynı mahalleden olduğu için rakibin bu yumruklara ses çıkarmama durumu söz konusu. Ama bereket versin Rekabet Kurumu ve Devlet’in adaleti iyi işliyor. Bazı konular oralardan geri dönüyor.
Yurtiçi ataletle ilgili ise şunları belirtelim. Özal dönemi atılımları ve parlak dönem 1990’larda son buldu. Gerek yatırımların, gerek ise uzman personele gösterilen ilgi –maaş ve yetiştirilme olarak– yavaşladı. Bu da şirketin bugünkü durumuna yol açtı.
Bugün durum ne derseniz, hep verilen örneği tekrarlayalım. İnternet biliyorsunuz 90’larda başladı ve Güney Kore ile aynı nokıtada başladığımız bu alanda bizim toplam 150.000 kadar geniş bant kullanıcımız ve toplam 7 milyon gibi bir sayıdan bahsedilirken, Güney Kore’nin sadece geniş bant kullanıcı sayısı 20 milyon.
Türk Telekom Özelleşmesi ile Kimler İlgileniyor?
İlk sorumuzun cevabı zor. Çünkü bu konuda bilgi verilmiyor. Bakan Yıldırım geçtiğimiz hafta 11 firmanın bilgi dosyası aldığını açıkladı. Bu 11 firma için Koç-Sabancı, Doğuş, Pirelli-Italia Telecom, Deutsche Telecom, France Telecom, Eser Telekom, Nurol, Güney Kore Telekom adları geçiyor. Bakanlık tarafından liste açıklanmadığı için bu bilginin güvenilir olup olmadığı da bilinmiyor ve başka kimler var zaman içinde göreceğiz. Tabi bu arada özelleşmeye katılmak için dosya almak zorunluluğu olmadığını da unutmamak lazım.
Bir sonraki bölümde size olayın güvenlik ve devlet hazinesine giren paranın eksilmesi yönünü anlatacağım TT Özelleştirmesi Üzerine Düşünceler-3