Bilgisayar korsanlığı (hacking) eylemleri giderek hız kazanıyor. Hemen her gün yeni bir saldırı ya da malware(kötücül virüs) olayının haberini sizlerle paylaşıyoruz. İşbirliği teknolojileri, hackerların yeni gözde hedefleri arasında yer alıyor.
Maliyetleri düşürmenin ötesinde seyahatleri azaltması dolayısıyla karbon ayak izinin azaltılmasını sağlayan video konferans teknolojileri de hacker tehditi yaşıyor. Hackerların, video konferans ağlarına sızarak yönetim odalarında konuşulan kritik bilgileri dinleyebileceklerinin ortaya çıkması tedirginlik yaratıyor.
Şirketlerin, bilişim altyapılarının güvenliği için her yıl on binlerce dolar yatırım yaptıklarını ifade eden gözlemciler, eğilim kazanan video konferans çözümlerinin güvenliklerinin atlandığını belirtiyorlar.
10 yıl kadar önce video konferans yapılabilmesi için yüksek hızlı erişim teknoloji altyapısı gerekliyken günümüzde geniş bant internet yeterli olabiliyor. VoIP teknolojileri üzerinden yapılabilen görüşmeler yoğun kullanım sağlarken, bunların güvenlik parametreleri gerektiği kadar önemsenmiyor. Benzer teknolojileri yakından takip eden hackerlar, teknolojik zaafiyetleri affetmiyor.
Wainhouse Research tarafından gerçekleştirilen bir araştırma, 2011’in Temmuz-Eylül ayları arasında şirketlerin video konferans yatırımı için 693 milyon dolar harcadıklarını ortaya koyuyor.
Kulağa bilim-kurgu gibi gelse de hiç bir ilgisi olmayan bir lokasyondan bir şirketin kahve makinasına erişim gündeme gelebiliyor. Buna, geçtiğimiz yıl Amerikan Ticaret Odaları’nın ofis cihazlarına Çin’deki bir bilgisayardan tespit edilen erişimi örnek verilebilir.
Gözlemciler, kurumsal sırların video konferans sistemleri aracılığıyla dışarıya sızdırılmaması için bu sistemlerin mutlaka bir güvenlik duvarıyla (firewall) çevrelenmesi gerektiğini ifade ediyor.