Akıllı telefonların (ya da diğer yönden gelen avuç içi araçların) gelişmeleriyle birlikte tartışılan konuların başında işletim sistemi geliyor. PC tarafında Windows tekelinde olan ama Linux’un da kıyasıya savaştığı işletim sistemi dünyası, akıllı telefon ve tabi ki tablet alanında, Apple’ın iOS’u ile Google’un Android’i arasında gidip geliyor. Bu araya HP ise satın aldığı Palm platformunun işletim sistemi WebOS ile çıkmıştı ama başarılı olamadı. Bunun nedenleri tartışılıyor.
HP’nin Touchpad fiyaskosu ve 1,2 milyar Dolara alıp sonrasında açık kaynağa devretmek zorunda kaldığı Palm platformu [1] ile ilgili birçok haber yazılıp çizildi. Ancak dediğimiz gibi bu konular hala tartışılmaya devam ediyor. Özellikle Palm’ın elindeyken son derece gelecek vaat eden bir işletim sistemi platformu iken sonrasında alıcı bulunamayıp [2] geçtiğimiz günlerde de –açık kaynakçıları sinirlendiren bir sunuşla– açık kaynağa devredilen webOS’un hikayesi son derece ilginç.
Uzmanlar, Palm ve webOS’un yükselişinin ardında çok ciddi bir mühendislik çalışması olduğunu ancak işletim sistemi platformunun henüz hem kendisi hem de pazar hazır değilken piyasaya sürüldüğü için bir türlü beklenen başarıyı sergileyemediğini söylüyorlar. Palm firmasında çalışan ve daha donra HP bünyesine geçen pek çok mühendis, Apple ve benzeri büyük firmalarda çalışma tecrübesi olan kişiler. Bu kişilerden birisi de daha Palm’a geçmeden önce Google firması ve Mozilla Vakfı’nda çalışmış olan Dion Almaer. Palm’da Geliştirici İlişkilerinden Sorumlu Yönetici olarak çalışan Almaer, kişisel blog yazısında şu ifadelere yer vermekte:
“Üzücü olan şey, Palm’ın (ve webOS’un) yükselişi ve düşüşünün ardında muhteşem bir öykünün yatması. Tüm bu zaman sarfında orada çalışmıyordum ama birlikte çalıştığım kişilerin anlattıklarından ve canavarın midesinde geçirdiğim süreden çok şey öğrendim. Baktığınız zaman bir taraftan, Palm’da olağanüstü mühendislerle tanıştım. Çok çalışkandılar ve projeye çok önem veriyorlardı. Bu mühendislerin pek çoğu Apple ve diğer muhteşem şirketlerden gelmişlerdi.
Şimdilerde bazı kişiler Palm’ın daha donanımlı mühendisler çalıştırması gerektiğini yazıyorlar ancak bu doğru değil. WebOS’u zaman çizelgesine uygun bir tarihte çıkartabilmiş olmaları bugün bile beni şaşırtmaktadır. Ancak öte yandan tüm şirkette bir uyumsuzluk mevcuttu. iOS (ve sonrasında Android’in) karşısına çıkmak çok zorlu bir görevdi ama gerçekten de rekabetçi olabileceğimiz düşünüyorum. Ama pek çok kez kendi ayağımıza ateş ettik.”
Almaer kaleme aldığı blog yazısında gerçekten de webOS’un kullanıcı deneyimi açısından tüm rakiplerinin önünde yer aldığını yazıyor. WebOS’un çoklu görev (multi-tasking) ve network senkronizasyonu gibi özellikleriyle iOS sisteminden çok daha ileride olduğunu yazan Almaer buna karşın webOS 1.0’ın daha çok bir beta sürümü olduğunu ve fazlasıyla erken piyasaya sürüldüğünü yazıyor.
Almaer ayrıca webOS’un doğru düzgün bir satış kanalı oluşturmayı başaramamasını da yazısında işlemekte. Apple mağazalarına gittiğinizde tüm mağazanın Apple ürünleri ile dolu olduğunu ve o konseptin kullanıcıyı mağazadan bir ürün alarak çıkmaya ikna ettiğini söyleyen Almaer, kendisinin bir taşıyıcıya ait dükkana gidip Palm istediğinde “Palm’ı boş verin, gelin size bir BlackBerry verelim” cevabı aldığını anlatıyor.
Sonuç olarak, objektif bir gözle okunduğunda Almaer’in yazısından çıkartılabilecek pek çok ders var. HP’nin 1 milyar Doların üzerinde para ödeyerek satın aldığı Palm ve WebOS’un yükselişi ve düşüşü konusunu dikkatle ve bir bütün olarak ele almak gerekiyor. Hatayı sadece uygun ürünler çıkartamamak, pazarın hazır olmaması veya yetersiz mühendislik gibi sebeplerle açıklamak mümkün değil diye düşünülüyor.
[1]-HP, WebOS’un Kaynak Kodlarını Açmaya Karar Verdi
[2]-HP Firması WebOS ve Palm Varlıklarını 1,2 Milyar Dolara Satmaya Çalışmış Ama Başaramamış