Bu makalenin ilk bölümünü burayı tıklayarak okuyabilirsiniz.
Mevcut bu yasal düzenleme karşısında, ikinci nesil internet sitelerinin, yer sağlayıcı olduğunu iddia etmek de kuşkusuz mümkün değildir. Zira, kanunda açıkça tanımlandığı gibi, yer sağlayıcı “internet ortamında hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten gerçek veya tüzel kişiler”dir. Tanımdan da kolayca anlaşılacağı gibi, yer sağlayıcı, internet ortamında hizmet ve içerikleri barındıran kişi değil; bu hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten kişidir. Bu bakımdan, yer sağlayıcı kavramı, barındırma (hosting) hizmeti verilen sistemleri (sunucu, bilgisayar vb) sağlayan veya işleten kişidir. Dolayısıyla, ikinci nesil internet sitelerinin, yer sağlayıcı kavramı ile uzaktan yakından hiçbir bağlantısı yoktur. Diğer internet sitelerinde olduğu gibi bu tür yeni nesil internet sitelerinde de, yer sağlayıcı, o internet sitesinin barındırıldığı sistemi sağlayan veya işleten kişidir. Bu nedenle, ikinci nesil internet sitelerinin içerik sağlayıcı mı yoksa yer sağlayıcı mı olduğunun muğlâk olduğuna veya ikinci nesil internet sitesinin ‘yer sağlayıcı’ olarak kabul edilmesi gerektiğine dair görüşlere katılmak mümkün değildir. Eğer, bir internet sitesi, başkasının sağladığı veya işlettiği bir sistemde barındırılıyorsa daha açık bir ifadeyle, içerik sağlayıcı barındırma (hosting) hizmetini başkasının sağladığı veya işlettiği sistemler vasıtasıyla alıyorsa, yer sağlayıcı o sistemleri sağlayan veya işleten kişidir. Ancak içerik sağlayıcı, başkasından barındırma hizmeti almaksızın internet sitesini kendisine ait bir sistemde barındırıyorsa, kuşkusuz içerik sağlayıcı aynı zamanda yer sağlayıcı statüsünde olacaktır.
Kanunun 4. maddesinde yer, “İçerik sağlayıcı, internet ortamında kullanıma sunduğu her türlü içerikten sorumludur.” ifadesine yer verilmek suretiyle, içerik sağlayıcılar, kullanıma sundukları her türlü içerikten sorumlu tutulmuştur. İkinci nesil internet siteleri dikkate alındığında, kanundaki bu düzenleme, sorumluk noktasında eleştirilebilir ve kullanıcının ürettiği ya da değiştirdiği bilgi ve verilerden içerik sağlayıcının sorumlu olmaması gerektiği söylenebilir. Ancak, bilgi ve verileri bizzat üretmese dahi, kullanıcılara bu bilgi ve verileri kendisine ait internet sitesinde yayınlama imkânı veren içerik sağlayıcı elbette ki bunun sorumluluğunu almak zorundadır. Aksi, halde içeriğini kullanıcıların üretebildiği veya değiştirebildiği internet sitelerinde, kullanıcıların ürettiği veya değiştirdiği hukuka aykırı içerikten dolayı site sahibi sorumlu tutulamayacak ve söz konusu içeriğin yayından kaldırılması veya siteye erişimin engellenmesi mümkün olmayacaktır. Böyle bir durumda, içeriği asıl üreten ya da değiştiren kullanıcının kişisel sorumluluğu devam etse de, hukuka aykırı site içeriğine karşı hukuki bir önlem alınamayacağından tam bir kargaşa ortamı doğacaktır. Bu bakımdan, içerik sağlayıcının kanunda “internet ortamı üzerinden kullanıcılara sunulan her türlü bilgi veya veriyi üreten, değiştiren ve sağlayan gerçek veya tüzel kişiler” olarak tanımlanması kanımca uygun olmuştur. Eğer içerik sağlayıcı tanımında sadece “bilgi veya veriyi üreten veya değiştiren” ifadesi kullanılsaydı, içeriğini kullanıcıların üretebildiği veya değiştirebildiği internet siteleri, ‘içerik sağlayıcı’ olarak kabul edilemeyecek ve hukuka aykırı içerikten dolayı internet siteleri sorumlu tutulamayacaktı.
Örneğin, bir kullanıcı, “www.youtube.com” sitesine Atatürk’e hakaret içeren bir içerik yüklediğinde, site sahibi veya yöneticisi, içeriği kendisinin yüklemediğini ve sorumluluğun da kendisine ait olmadığını söylerse hiç şüphesiz adalet hissi açısından kimseyi tatmin etmeyecektir. Dolayısıyla, ikinci nesil internet sitelerinde, site sahibi veya yöneticisi, kullanıcılara internet sitesindeki verileri üretme veya değiştirme imkânı veriyorsa bunun sorumluluğunu da almak durumundadır. Bu bakımdan, içerik sağlayıcıyı internet ortamında kullanıcılara sunduğu her türlü içerikten sorumlu tutan bu düzenleme gayet makuldür.
Öte yandan, içerik sağlayıcılar, kullanıcıların eylemlerinin tüm sorumluluğunu üstlenmemektedir. Eğer kullanıcı tarafından yayınlanan bilgi veya veri, içerik itibariyle suç teşkil ediyorsa, kullanıcının bizzat kendisi yayınladığı içerikten kişisel olarak zaten sorumlu olacaktır. İçerik sağlayıcının sorumluluğu ise, hukuka aykırı içeriğin internet ortamında kullanıcılara sunulmasını sağlamasından kaynaklanmaktadır.