Geçtiğimiz günlerde, Helsinki – Finlandiya’da faaliyet gösteren HPI Grubu, Nokia için yaptığı 3G (3.cü nesil) wireless teknolojileri hakkındaki market araştırması sonucunda, mobil eğlence servislerinin büyük bir potansiyel ortaya koyduğunu açıkladı. Araştırmaya göre, cep telefonu kullanıcılarının büyük çoğunluğu (16-45 yaşları arası), bu teknolojideki hızlı değişimler konusunda oldukça heyecanlı olup, 3G ile daha çok eğlence amaçlı servislere ulaşabilmeyi umuyorlar.
Bu araştırma için HPI Grubu, 2001 Haziran ayı süresince, 11 ülkeden tam 3300 kişi ile görüştü. Araştırmaya katılanlar, 16-20 yaş grubu gençler, genç yetişkinler, ve orta yaş grubu aile üyelerinden oluşan, ve cep telefonunu kişisel amaçlı kullanan insanlardı. Araştırma şu ülkeler içinde yapıldı: Brezilya, Danimarka, Almanya, İtalya, Japonya, Kore, Singapur, İspanya, İsveç, İngiltere ve ABD.
Katılımcılara, hangi tür 3G cihazlari ve servisleri hakkında ilgilenebileceleri soruldu. Onlara 30’un üzerinde 3G cihaz özellikleri sunuldu ve ilgi seviyelerine göre bu özellikleri sıralamaları istendi. Ortalama olarak 14 özelliğin, tüm tüketiciler tarafından önemli derecede sıralanması, 3G cihazlarının çok-fonksiyonlu olması gerektiğini ortaya koydu. En önemli fonksiyon olarak, büyük bir ihtimalle şu anda halen kullanmakta oldukları için, %81 ile SMS mesaj gönderme/alma özelligi seçildi. Bundan başka, text yazımı, ses/görüntü ve bilgi servislerine erişim özellikleri en önemli fonksiyonlar olarak tanımlandı. 3G servislerinin, Mesajlaşma / Resim Gönderme, Eğlence ve Bilgi Erişimi olarak 3 ayrı kategori halinde istenmesi, 3G cihazlarının aynı zamanda birer eğlence cihazı olarak görüldügünü ortaya koydu. Özellikle %72 oranında bir kullanıcı kitlesi, en az bir eğlence servisinin, sahip sahip oldukları 3G cihazından erişilebilir olmasını arzuladılar. Gençler arasında bu istek daha da büyüktü, %90’I eğlence içerikli servislerden en azından birini cihazlarında görmek istediler.
Kullanıcılara cazip gelen ilk 5 eğlence içerikli servisler şunlardı: Radyo Dinleyebilmek, Şarkı İsteği Yapabilmek, Album İndirebilmek, TV gibi Programlar İzleyebilmek ve Oyunlar Oynayabilmek.
Tüketiciler 3G cihazlarının, sahip oldukları elektronik cihazların direct olarak yerini alabileceğini düşünmüyorlar. Fakat bu cihazları, TV, Radyo, Oyun Makinesi gibi diğer elektronik cihazlara erişimleri olmadığı zaman kullanılabilecek çok-fonksiyonlu cihazlar olarak düşünüyorlar. Örnek olarak, kullanıcıların %75’i 3G fonksiyonlarını evin dışında seyahat halinde iken kullanabileceklerini belirttiler.
Bu 3G fonksiyon ve servisleri için nasıl ödeme yapılması istendiğine gelince: Kullanıcıların %70’i servis paketleri için bir tutar ödemeyi uygun bulurken, diğerleri sadece kullandıkları servis başına ödeme yapmayı istiyorlar.
Araştırmaya katılanlara, 3G mobil cihazlarının gelecekte nasıl kullanılabileceğini ve nasıl bir yapıya sahip olacaklarını gösteren video ve resimler de sunuldu. Bunun sonucunda %90’ından fazlası mobil telefon teknolojilerindeki gelişmelerden oldukça etkilendiklerini belirtti ve çok heyecanlı oldukları gözlemlendi.
Açık olarak, tüketiciler gerçekten de bu cihazları ve servisleri satın almak istiyorlar. Tabii ki bundaki asıl etken, araştırmaya olan ilgilerini sürekli kılmak için, kendilerine sunulan cihazların fiyatlarının oldukça kabul edilebilir seviyede olmasıydı. Sonuçlar çok pozitif olup, katılımcıların %60’ı kesinlikle bir 3G cihazına sahip olmak istediklerini belirttiler. Sadece %4’lük bir kesim, herhangi bir 3G cihazına sahip olmadıklarını söylediler. ABD ve Asya marketlerindeki tüketiciler en çok istekli olanlardı. Almanya, İspanya ve İngiltere’dekilerin daha az istekli oldukları görüldü.
16-45 yas arası grubun %43’ü, çok güçlü bir istek belirtmekle kalmayıp, 3G cihaz ve servisleri için yüksek ücretleri bile ödemeye hazır olduklarını söylediler.
Bana göre, Türkiye nüfusunun çok büyük bir kısmının bu yaş grubuna girmesi, Türkiye’deki Wireless firmaları için oldukça büyük bir firsat. Şimdi önemli olan, bizim sosyal ve kültürel yapımıza uygun 3G cihaz ve servislerini yaratmak ve bu firsatı stratejik bir şekilde değerlendirmek. Acaba ülkemizde bu konuda çalışma yapan firmalar ne kadar başarılı olabilecekler, bunu zaman gösterecek elbette. Fakat vakit’in nakit olduğu unutulmayıp, 3G’de başarıya giden stratejinin bir an önce oluşturulması gerektiği inancındayım.
Yeniden görüşebilmek üzere, herkese hayırlı e-işler!