Turkcell Ürün Geliştirme Müdürü Cem Erkun, şu anda internete bağlanan kitlenin, üç beş yıl içerisinde, mobil internete tam anlamıyla uyum sağlayacağını söylüyor: “Eğer, insanlara hazır sunulan bir mobil İnternet’e giriş kanalı yoksa, bu giriş kanalını hiç bir şekilde para verip almazlar.” Erkun, İnternet’teki gelişmenin reklamdan çok bir pazarlama başarısı olduğunu düşünüyor: “İnternet neden patladı? Reklam yüzünden değil, her bilgisayarın içinde bedava geldiği için!.. Cep telefonunun içine, eğer uygulama ve GPRS’i standart olarak koymazsanız insanlar bunu satın almak için bir kazançlı bir neden arıyorlar.” Cem Erkun, turk-internet.com’dan Reşat Erel’in sorularını yanıtladı.
Günümüzde Mobil İnternet konusunda gelinen nokta nedir?
Erkun: Mobil internet deyince öncelikle bunu bir kaç kaleme bölmek lazım. Öncelikle altyapı gerekiyor. Normal GSM ile bir data erişimi vardı zaten bu 9.6 Kbps ile yapılan sınırlı bir erişimdi. 2. Nesil dediğimiz yapı, 95 senesinden beri var. 2.5’uncu nesil dediğimiz şimdi ise mobil İnternet’e altyapı olarak genişlik sağlanmak üzere bir kaç açılım yapıldı. Bunların bir tanesi şebeke tarafından yapılan açılım. Bu örnek olarak HSCS yani hızlı mobil data servisi. 28-29 K lara kadar erişim sağlıyor. Şu anda 28 K lardayız, bu fena bir hız değil, çünkü direkt ulaşım hızı 28 K, kabloda olduğu gibi switchlerden geçmiyorsunuz, bağlantı hızınızda kayıp olmuyor.
WAP ülkemizde ve Avrupa’da bir hayli adından söz ettirdi, ancak biraz kan kaybetti gibi. Dünyada değişik yörelerde mobil İnternet’e değişik yaklaşımlar var. Sizce nedeni nedir?
Erkun: WAP’ın da kendine göre bir kullanım alanı var çünkü WAP öz olarak İnternet içeriğinin cep telefonuna göre ayarlanmışıdır. Kombine çözümler dediğimiz mobil İnternet çözümleri olarak Uni-Mesaj’ı verebiliriz. Bunlar da tek uygulamaların iki platformda birden çalışması anlamına geliyor. Bunlara “Mutant” çözümler diyoruz. Şu anda dünya öyle bir hale geldi ki, artık “Bu teknoloji, kullanmak zorundasın” dayatımı ortadan kalktı. Kullanıcılara seçenek sunmak, o seçeneklerden hangileri uygunsa o seçeneklerin servisini vermek durumundasınız. Kısacası, talep teknolojiyi belirler duruma geldi. Artık odaklanmış bir teknolojinin olmadığını söyleyebiliriz. Daha önceden odaklanmış teknolojiler varken günümüzde bu da değişkenlik gösteriyor. Mobil İnternet dediğiniz zaman, ABD sabit İnternet’e bağlı çözümleri, Avrupa, WAP gibi önce faydasını gösterip sonra bandı genişletecek bir çözümü, Japonya ise, mevcut hızın içinde İ-Mod gibi özel bir sistem kurmaya karar verdi.
Peki GPRS gelince ne gibi faydası olacak?
Erkun: GPRS gelince bütün bu yaklaşımların üzerine şemsiye açıyoruz ve paket data geldiiğinde hızımız artıyor ve paket datanın avantajlarından faydalanıyoruz. En büyük avantajınız her zaman hatta olmak. Paket başına ücretlendirildiğiniz için bu da GSM e göre büyük bir avantaj sağlıyor. Sabit abonelik için de modeller geliştirilmekte. Bu hem mevcut mobil İnternet çözümlerine bir avantaj, hem de kablolu İnternet’e iyi bir bir rakip.
Mobil İnternet’te uygulama katmanı denilen ara çözüm konumlarında epey hareketlenme olacağı söyleniyor. Sizin bu konudaki fikriniz nedir?
Erkun:‘Application Layer’ dediğimiz uygulama katmanında, şu anda, bir kaos yaşanmakta. İnternet firmaları ile mobil uygulama firmaları çılgın gibi uygulama geliştiriyorlar. Çok fazla sesleri duyulmuyor, ama bir kaç sene sonra, aynı yazılım dünyasındaki gibi çok fazla ve arka arkaya ses getiren uygulamalar çıkacak. Bunlar çok küçük, 1 kişilik firmalar oldukları gibi Microsoft gibi çok büyük firmalar da olabiliyorlar. Mesela Microsof, Mobile Outlook Access çözümü geliştiriyor. Uygulama katmanı çok canlı ve hareketli. Burada çok üreticiler var; Ericsson, Nokia gibi. Ya da tek kişilik firmalar da çok güzel yazılımlar üretebiliyorlar. Buradaki sorun şu; çözümler şebekeye bağlı olduğu için, performanslar henüz çok iyi değil zamanla gelişecek.
Sizce, mobil teknoloji ve geliştirilen uygulama ve cihazların gelişimi önümüzdeki yıllarda nasıl gelişecek?
Erkun:Teknoloji geliştiriliyor, ancak cep telefonları şebekeden ya da teknolojiden geride kalıyor. İlk SMS çıktığında, Turkcell 2 yıllık operasyondaydı, ama SMS’i destekleyen cep telefonu yoktu. Cep telefonu olmadığı sürece uygulamaların çıkış noktaları yine zayıf kalıyor. Aslında, bu noktada çok ciddi çalışmalar var. Cep telefonu ömrü dünya istatistiklerine göre, 3 sene. Yani, kişi ortalama olarak üç senede bir cep telefonu değiştiriyor. 2003-2005 gibi tarihler de şu anda İnternet dünyasına girmiş kitlelerin tam anlamıyla mobil internete girmiş olacakları tarih. Eğer, insanlara hazır sunulan bir mobil İnternet’e giriş kanalı yoksa, bu giriş kanalını hiç bir şekilde insanlar para verip almazlar. Neden İnternet patladı? Reklam yüzünden değil, her bilgisayarın içinde bedava geldiği için. Cep telefonu içine eğer uygulama ve GPRS’i standart olarak koymazsanız insanlar bunu satın almak için bir neden arıyorlar. Nedir bu neden? Aciliyet durumlarımda işlerini görmek, ya da bir çok angaryadan kolayca kurtulabilmek.
Yani kişiye özel çözümlerin sunulması şart, öyle mi?
Erkun: Aynen öyle. Bir bankacı mesela, finans işlemlerini kolaylaştıran bir telefon çıkarsa bunu alır, çünkü ihtiyacı var. İnsanlar temel ihtiyaçlarını bu telefonla karşılayabilmeliler. Doğru zamanda kişiye özel doğru çözüm sağlanmalı. Ayrıca, eğlence yönü de çok önemli. Mesela, Microsoft’un en büyük başarılarından biri Windows içine Solitaire ve Mayın Tarlası oyunu koyması akıllıcaydı. Büyükler bu oyunları bol bol oynadılar. Mouse kullanmayı ve pencere açıp pencere kapamayı öğrendiler. Bu açıdan yaklaştığımızda, telefon açısından da baktığımızda mobil internet için bir kaç kalenin eksik olduğunu gördük Öte yandan, bir de kurumsal dediğimiz bir grup var. Kurumsal grup aslında bizim, ‘innovator’, ‘early-adapter’ ve ‘beneficial’ dediğimiz kişiler. Bunlar mevcut teknoloji içerisinde bazı zaafları göz ardı edebiliyorlar. Bu tür kurumsal aboneler bu telefon yavaş olduğu halde ya da zaman zaman kitlense bile bu kişiye bir kazanç, bir avantaj, bir imaj getiriyorsa bu telefonu alıp kullanabiliyorlar. Çok basit bir mali analizdir bu. Mesela Türkiye’de Notebook pazarları küçük Pazar, 40-50 bin kullanıcı arasında değişiyor. Oysa, Lever, Algida kamyonlarının hepsine notebook koydu… Bu yüzlerce kamyon demek… Bunu neden yaptı? Çünkü siparişi yazıp irsaliyeyi anında kesmeye başladı ve vade farkını o günden itibaren başlatıyordu. Basit bir hesap yaptı, faturayı bir hafta sonra göndermek yerine Notebook sayesinde, artık bir hafta önce kesebileceğini anladı, bunun notebook almaktan daha fazla bir gideri olduğunun farkına vardı ve bütün kamyonlarına notebook aldı. Cep telefonu ile siparişin durumunu mobil olarak lojistiğini, muhasebesini, ödemesini yapabiliyorsa mobil İnternet yavaş da olsa, pahalı da olsa hesabını yapar ve alır.
Peki, sizce sunulan teknolojilerin zamanla oturması nasıl gerçekleşecek?
Erkun: Bütün yeni teknolojiler böyle okyanustaki adalar gibi ortaya çıkıyorlar. Mobil İnternet de böyle başlayacak. Geniş bir pazara yayılması için olgunlaşma süreçlerini geçtikten sonra, ki Sun , HP ve Ericsson gibi firmalar çözümler üretiyorlar, sonunda bir tanesi dominant hale gelecek ve bunu tüketici belirleyecek.
Turkcell olarak dünya mobil piyasasındaki konumunuz nedir?
Erkun: Turkcell dünyanın gerisinde değil, hatta ilerisinde. İlk %5’lik, 10’luk kısımda yer alıyoruz. Çünkü, daha önceki şebeke bağımlısı dediğim servisleri en az 1.5 sene önce lanse etti. WAP’ta Avrupa’da ilk 5’te lansmanı gerçekleştirdi. Hızlı mobil datada da dünyada 2. operatördü. GPRS’i de Mayıs ayında lanse ettik. Bilişim Fuarı’nda Canlı demolar yaptık. Şu anda tüm Türkiye’yi kapsama çalışmalarımız sürüyor, çok yakında lansmanımız olacak. Uygulama olarak da bir kaç modeli birden yürütüyoruz. Şebekeye bağlı çözümleri kendimiz hazır olarak sunuyoruz.
Wap konusunda ne gibi girişimlerde bulundunuz?
Erkun: Mesela bizim bir WAP portalımız var. Bunu abartıp ticari olarak düşünmedik. Turkcell servislerini ve bilgi servislerini görebilirsiniz, fatura takibinizi yapabilirsiniz. İnsanlara gidip WAP’ın nasıl bir teknoloji olduğunu anlattık, güvenliğin nasıl kurulduğu gibi şeylerden bahsettik. Bunu sunduğumuz insanlar zamanla bizden daha iyi portallar yapmaya başladılar.. Ayrıca, bize gelen projelere yönlendirici oluyoruz. Superonline’ın İncubaTR şirketinde Corbuss aracılığı ile kurumsal müşterilere ulaşabileceklerini ifade ediyoruz. Turkcell olarak gerekli yardımları sağlayabileceğimizi de söylüyoruz. MAPCO adında bir içerik firması da kurduk. Zaten adı ‘multiple access portal’dan geliyor. Bu portal şirketinde yapılmak istenen, aslında, birden fazla platformu bir araya getirip sinerji yaratmak. MAPCO’nun kardeş şirketi Platco da, bunun teknik taraflarını gerçekleştiriyor. Bir de biliyorsunuz, çok yeni bir Crea-World girişimi var. Burada da eğer bir çözümünüz varsa oradaki ortamda denemeniz mümkün. Orada Turkcell de var, pek yakında İş-Tim de olabilir. Mobil İnternet için dünyada böyle bir örnek daha yok. O yüzden Türkiye olarak bu fırsatı iyi değerlendirmek lazım.
Mobil İnternet derken bir de göz ardı edilemeyecek bir Japonya gerçeği var. Bu konudaki fikirleriniz nedir?
Erkun: Japonya yollarda çok vakit harcayan bir ülke. Etik olarak işyerlerindeki İnternet bağlantılarını kendileri için kullanmıyorlar. Çok uzun süre çalıştıkları için de evde İnternet’e girecek zamanları pek kalmıyor. Bu yüzden de İ-Mode teknolojisi için ideal bir ortam. Avrupa buna daha faydasal yaklaşıyor. ABD ise, buna normal İnternet’in bir uzantısı olarak bakıyor. Ayrıca orada içeriğe kazandırılan bir katma değer de var. Bunu da unutmamak lazım.
Ülkemizde mobil İnternet tam olarak oturmaya başladığında iş dünyasında ne gibi değişiklikler olacak? GSM operatörlerinin görünüm değiştireceğinden sık sık bahsediliyor.
Erkun: Operatörler bir medya şirketi olmayacaklar. Operatörler bankalarla daha yakın ilişkilere girecekler. İçerik özellikleri daha da artacak. Medya şirketleri operatörlere yaklaşacaklar. Operatörler ile bankalar arasında bir katman oluşacak. Bu katmanı da uygulamalı servis sağlayıcılar (USS) oluşturacaklar. USS’ler arasında da birden fazla vizyonu olan firmalar ön plana çıkacaklar.
Son olarak, UMTS konusunda Türkiye’de neler olacağı konusunda fikileriniz nedir?
Erkun: UMTS konusunda GSM’den daha geniş bir band aralığı sağlanacağı için daha fazla içerik sağlanabilecek. Birden fazla operatör olması, hem kaliteyi arttıracak, hem de rekabeti getirecektir. Bütün dünyada da bu böyle gelişecek.UMTS konusunda biz gerek altyapı, gerek mobil İnternet tarafı olsun çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şu anda Bakanlık tarafından lisansların nasıl ve ne şartlarla verileceği konusunda açıklama bekliyoruz.