Resmî Gazete’de bugün yayımlanan Anayasa Mahkemesi kararı, çeşitli tarihlerde yapılan 8 başvuruyu hukuki irtibat nedeniyle birleştirdi ve hepsini birden değerlendirdi. Sonuçta ilgili internet haberlerine getirilen erişim engelinin basın ve ifade özgürlüğünü ihlal ettiğine hükmetti.
Pilot olarak değerlendirilen kararda ayrıca mevcut düzenin değişmesi gerektiği belirtildi. Pilot karar, benzer başvuruların incelenmesinin 1 yıl ertelenmesi olarak verildi.
Karara temel olan engellenmiş haber başlıkları şöyle;
- Diken – “CHP’nin İstismar Araştırması Teklifine Yanıt : Mümkün Değil”
- Sol.org.tr – “Kolejlerle İlgili Şikayetler Artıyor Hem Emekçinin Parası Ödenmiyor, Hem Velilerin”
- Birgün – “Hasankeyf Taşıma İhalesi İptal Edildi, Bakanlık Soruşturma Açtı”
- Cumhuriyet – “Ferhat Tepe Dosyası Neden Kapandı”
- Duvar – H.B’nin Başı Neden Belada?
- Duvar – M.T.G. Ağzımdan Trabzon ile İlgili Bir Kelime Çıkmadı” ve “Yunan Olmak da Ayıp değil, Pontus da” ve ilgili 20 haber
- Tarımdanhaber.com – Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği konusunda 122 haber
- Artı Gerçek – “Gıda Sahtekarlığından 15 Kez Ceza Alan Kişi Tarım Kredi Marketlere Genel Müdür Atandı” ve 55 ilgili haber
Anayasa Mahkemesi konuyla ilgili açıklamalarında, 5651 sayılı kanunun kapsamına dikkat çekiliyor ve ölçü olmadığı belirtiliyor ;
“Kanun’un 9. maddesinde (5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunu) erişimin engellenmesi yolunun kapsamının suç teşkil eden internet yayını ile sınırlı olduğunu gösteren herhangi bir ibare bulunmamaktadır.
Üstelik bu yolun kullanılabilmesi için kişilik haklarına yönelik haksız fiilin ulaşması gereken ağırlığın boyutuna ilişkin bir ölçüt/eşik değer de belirlenmemiştir. Ayrıca söz konusu kanun ile getirilen erişimin engellenmesi usullerinin tamamının tedbir niteliğinde olduğu izlenimi oluşmaktadır.”
Kararda, sulh ceza hakimliklerinin kararlarında basının görev ve sorumluluklarına uymadığı, kötü niyetli olarak gerçeğin çarpıtıldığı yönünde somutlaştırılmış tespitlerinin bulunmadığı bildirildi. Ayrıca yapılan müdahalenin orantılı olmadığı şu ifadelerde açıklandı:
“Üstelik bu haberlerden herhangi biriyle ilgili olarak erişimin engellenmesi kararından sonra bir ceza soruşturması ve kovuşturması açıldığı da tespit edilememiştir. Dolayısıyla somut başvurulara konu haberler, belirsiz bir süre için engellenmiş görünmektedir. İlgili ve yeterli gerekçe olmadan tedbir mahiyetinde alınan bu tür kararların süresiz etki göstermesi nedeniyle ifade ve basın özgürlüklerine yapılan müdahalenin orantılı olmadığı değerlendirilmiştir.”
Benzer ihlallerin önlenmesi adına halihazırda işleyen mevcut sistemin yeniden ele alınması gerektiğine işaret edilen kararda şu ifadeler de kullanıldı:
“Hiç şüphesiz internet ortamının organize edilmesi hususunda benimsenecek devlet politikasının önemli bir parçası olan kanuni düzenlemeleri yapmak yasama organının takdirindedir. Elbette parlamento, yeni kanuni düzenlemeleri mevcut sistem içinde kalarak yapmayı da tercih edebilir. Bu takdirde çevrim içi ortama yönelik müdahalelerin Anayasa’nın 13. maddesi uyarınca demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olması ve Anayasa’nın 26. maddesinin ihlaline yol açmaması için yapılacak yeni kanuni düzenlemelerde asgari standartların dikkate alınmasında yarar olduğu kanaatine varılmıştır.”
Sonuçta, son 15 yıldır söylediklerimizin, tamamını değil ama bir kısmını bu kararda görüp, umutlandık.