Juniper Research tarafından gerçekleştirilen bir araştırma, her yıl çok sayıda mobil iletişim hizmetleri sunan firmanın sanal dolandırıcılık eylemleri neticesinde ucu milyar dolarlara uzanan zarar yazdıklarını ortaya koyuyor.
Araştırmaya göre, gelir kaybında operatörlerin sahip oldukları büyük altyapıları takip etmekte yaşadıkları sıkıntılar etkili oluyor. Dünya geneline bakıldığında problem Afrika ve Ortadoğu’da coğrafyalarında had safhaya ulaşıyor. Adı geçen bu bölgelerde operasyonları olan operatörler gelirlerinin yüzde 15’ini dolandırıcılık ve benzeri eylemlere kaybederken; bu kayıp Kuzey Amerika’da yüzde 2.8’e, Avrupa’da ise yüzde 1’e geriliyor.
Geçtiğimiz yıl 920 milyar dolardan fazla gelir sağlayan mobil endüstrisinde yaşanan kan kaybı, gelişmekte olan pazarlarda en üst noktasına ulaşıyor. Gözlemciler, bunda adı geçen coğrafyalarda ön ödemeli telefonların çok daha yoğun kullanılmasının etken olduğu değerlendirmesini yapıyor. Bu pazarlardaki operatörlerin abone sayısını artırmaya odaklanmalarının bir diğer önemli unsuru oluşturduğu ifade ediliyor. SIM kartının klonlanması ve faturalamada yapılan yanlışlıklar operatörlerin en fazla kayıp yaşadıkları unsurları oluşturuyor.
Araştırmaya iştirak eden operatörlerin yüzde 94’ü, kötüye kullanım ve sanal saldırılar dolayısıyla oluşacak zararın daha da artmasını beklediklerini ifade ediyor. Yapılan değerlendirmelere göre operatörlerin yüzde 40’ı kayıplarının ancak yarısını geri kazanabilmiş. Bu çerçevede Amerikan ve Avrupalı operatörlerin yüzde 55’inin kayıplarını kısmen de olsa telafi edebildiklerini açıklıyor.
Sadece ses hizmetlerinin sunulduğu yakın geçmişte herhangi bir kanunsuzluğu tespit etmenin kolay olduğuna dikkat çeken gözlemciler, durumun akıllı telefonların yaygın kullanılmaya başlamasının ardından değiştiğini belirtiyorlar. Sanal dolandırıcılık eylemlerinin gittikçe daha büyük bir boyut kazandığını ifade eden gözlemciler, operatörlerin şebekeleri üzerinden geçen verileri doğru analiz edebilmeleri gerektiğini değerlendiriyor.
