Elektrikli ve elektronik cihazların penetrasyonu yani sayısı, insan popülasyonuna paralel nisbette gelişiyor. Ancak önemli bir sorunu da beraberinde getiriyor; ömürlerini tamamlamalarının ardından uygun bir şekilde geri dönüştürülmeleri gerekiyor. Gelinen noktada çevreye olan hassasiyetin bir standart halini alması kaçınılmaz görünüyor. Bugün, atıklara nasıl bir regülasyonun uygulanacağı; belediye ve vatandaşlara ne gibi sorumlulukların düştüğü konularını ele almak istiyoruz. Bu çerçevede Marmara Belediyeler Birliği, Çevre Yönetim Merkezi Direktörü, Aynur Acar ile görüşüyoruz.
turk-internet.com: Çevre Yönetim Merkezi olarak ne gibi çalışmalar gerçekleştiriyorsunuz?
Aynur Acar: Marmara Belediyeler Birliği Çevre Yönetim Merkezi olarak üyemiz olan 233 Belediyeye Çevre Kanunu ve ilgili yönetmeliklerinin getirdiği yükümlülükleri eğitimlerle işin uzmanlarına anlattırarak sürekli kendilerini güncellemeleri sağlıyor ve bu mevzuatların gerekliliklerini sahaya uygulamalarında yaptıkları projeleri gözlemliyoruz, yön veriyoruz. Şayet proje yapamıyorsa biz yardımcı oluyoruz. 2872 sayılı Çevre Kanununa ek olarak 27 yönetmelik var ve belediyeler bunların her birini ayrı ayrı uygulamak zorundalar. Tabiiki ellerindeki kısıtlı eleman ve sıkıntılı bütçeleriyle mevzuatları uygulamaya çalışıyorlar.
Sizin gibi Bilişim sektörünü de ilgilendiren yeni bir yönetmelik çıktı. Bu yönetmeliğin adı da “Atık Elektrikli ve Elektronik Eşyaların Kontrolü Yönetmeliği”. Bu yönetmelikle amaç tamamen kullanılmış veya ömrünü tamamlamış Elektrikli ve Elektronik Eşyaların geri dönüşüme ve dolayısıyla ülke ekonomisine kazandırılmasıdır.
turk-internet.com: Bu yönetmelik ve çalışmalar niçin ve nasıl yapılıyor?
Aynur Acar: Tüm bu çalışmalar Avrupa Birliği’ne (AB) uyum çerçevesinde yapılıyor. Tamamen AB standartlarını Türkiye ye uygulamak durumundayız. 27 yönetmeliğin tamamı 75 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının uymaları ve dikkate almaları gereken bir normu oluşturuyor. Zira bu maddeler, vatandaşların yaşam kalitesini ve standartlarını yükseltmek amacıyla hazırlandı. Bu çerçevede bireyler geri dönüşüme teşvik ediliyor. Bunun en önemli nedenleri arasında yer altı kaynaklarımızın ve zenginliklerimizin etkili ve verimli kullanılması ile birlikte çevreye olan olumsuz etkileri azaltmış olacağız.
Burada vatandaşların yapmaları gerekenlere örnek vermek gerekirse; örneğin, buzdolabı, ömrünü tamamlarsa vatandaşın bunu evinin önüne koymak yerine geri dönüşüm kuruluşlarına teslim etmeleri gerekiyor. Yeni yasa ve yönetmeliklerle elektronik ürünlerin öylece sokağa bırakılmaları ya da doğaya atılmaları yasaklanıyor. Bu çerçevede vatandaşlar mücavir alanı içinde oldukları belediyenin ilgili birimini arayacak ve e-atıkları olduğunu bildirecekler. Belediyeler de e-atıkların toplanmasında bakanlığın yetkilendirdiği lisanslı toplayıcılarla çalışmak durumundalar. Belediyelere getirilen yeni yükümlülükler çerçevesinde toplanan atıkların biriktirildiği merkezlerin oluşturulması gerekiyor. Her bir geri dönüşümcünün atık toplama merkezlerinde kendilerine ait konteynerlari olacak. Burada biriken atıklar daha sonra ilgili fabrikaya nakledilerek orada geri dönüşüm sürecine dahil edilecek.
turk-internet.com: “E-Atık” derken bu neleri kapsıyor?
Aynur Acar: Yaşam alanımızda kullandığımız her türlü elektrikli eşyayı kapsıyor. Yani Elektronik atık bileşiminin
- %30’unu Çamaşır makinesi, Elektrikli süpürgeler, Fırın, Klimalar vb. gibi ekipmanlar;
- %10’unu Monitörler,
- %10’unu Televizyonlar,
- %15’ini Bilgisayar, Telefon, Fax cihazı, yazıcı vb. ekipmanlar;
- %15’ini DVD, CD çalarlar, radyolar, Cep telefonları ve
- ’sini Buzdolapları
oluşturmaktadırlar. Cep telefonlarındaki altın ve gümüş hiç de hafife alınacak bir atık değil, hatta kobalt ve paladyum da var.
Mutlaka yer altı kaynaklarının ömrünü uzatabilmek için bunların geri dönüşüme gönderilmesi gerekiyor. Denetimsiz sağlıksız şartlarda bir sürü hurdacı var ama, bakanlıktan lisans almış denetimli ve sağlıklı uluslar arası şartlarda geri dönüşümcülerde var Türkiye de.
Bu söyleşinin devamını : Aynur Acar : STK’lar Toplumla Biraraya Gelip, Çevreye Zarar Verenlere Karşı Çalışma Yapmalılar – 2 başlığı altında okuyabilirsiniz.