Belki de bu reklam kutucuklarının, Internet reklamcılığının 1990’larda ortaya çıkan bir örneği olarak bir nevi Mark Twain olgusu olduğu söylenebilir. Bunların dönemlerinin bittiği yönündeki duyumlar ise oldukça abartılı duyumlardı.
Bir zamanlar online reklamcılık denince insanların çoğunluğunun aklına gelen şey görüntülü reklamlardı (pop-up’lardan dolayı asabı bozulmuş olanlar hariç). Klasik bir banner’ın 468 × 60 imgecik (pixel) ebatlarında olup grafik içerirler ve web sayfasının en üstünde dururlar. Bu reklamlar artık farklı ebatlarda, sayfanın farklı yerlerinde ve farklı resim-ses dosyası türleri olarak karşımıza çıkıyorlar. Jupiter Araştırma’nın (bu yayının da sahibi olan Jupitermedia’ya ait bir kuruluş) 2003 Temmuz’unda online reklamcılıkla ilgili olarak yaptığı tahminlerde, görüntülü reklam satışlarının 2003’te yüzde 6 düşerek 3 milyar doların biraz fazlası bir miktara kadar düşmesi bekleniyordu.
Ancak Jupiter raporuna göre online reklamcığın her kategorisinin ortalama reklam satışının 2003 yılında toplam olarak yaklaşık 6.3 milyar dolara ulaşması bekleniyordu. Bu da, reklam satışlarının yarısından fazlasını, görüntülü reklam satışlarının oluşturacağı anlamına geliyor.
PricewaterhouseCoopers’ın ve Interactive Advertising Bureau’nun Internet reklamcılığı kazancı hakkındaki 2003’ün ikinci çeyreği ve ilk yarısını inceleyen çeyrek yıllık raporunda da aynı sonuca varıldı. Bu rapora göre, 2002’nin ikinci çeyreğinde tüm online reklam gelirlerinin yüzde 32’sini oluşturmuş olan görüntülü reklamların 2003’ün ikinci çeyreğinde aynı toplamın yüzde 22’sini oluşturdu. (bu dönemki toplam gelirler yaklaşık 1.66 milyar dolar olarak gerçekleşti.)
Bu düşüşe rağmen görüntülü reklamlar, 2003’ün ilk yarısındaki gelirlere göre halen online reklam gelirleri pastasının en büyük ikinci dilimini oluşturuyordu. Rapora göre görüntülü reklamlar 2003’ün ilk yarısındaki gelirlerin yüzde 23’ünü oluşturuyor. Bu araştırmada, ücretli aramayı tanımlamak için kullanılan teim olan “Anahtar sözcük arama”, ilk altı ayın gelirlerinin yüzde 29’unu oluşturdu.
Sınıflandırılmış reklamlar, hızla büyüyen ancak henüz yolun başında olan bir reklam uygulaması olarak 2003 yılının ilk yarısının tüm online reklamcılık gelirlerinin 3.3 milyar dolarlık kısmını oluşturarak yüzde 17’lik payıyla üçüncü sırada.
“Şu anda, 2003 yılındaki ücretli aramalar ile görüntülü reklamlar başa baş gidiyorlar” diyen e-iş araştırmaları ve analizleri firması eMarketer’dan David Berkowitz sözlerini şöyle sürdürdü: “İleride ücretli arama online reklamcılığa hakim olan kategori olacak. Ancak görüntülü reklamlar da ortalıktan kaybolmayacak.”
Genel olarak, görüntülü reklamların geleceği olumlu değilse bile istikrarlı olacak. Bunun bir istisnası şu: PricewaterhouseCoopers/IAB raporuna göre, 2003’ün ikinci çeyreğinde, üçüncü ardışık çeyrek yıl gelir artışını yaşayan endüstride bir genel toparlanma olabilir. Ancak hepsi bu kadar değil.
“Görüntülü reklamların büyüme oranı iyi görünüyor” diyen Jupiter Araştırma’dan üst düzey analizci Gary Stein şöyle konuştu: “Görüntülü reklamcılık, ücretli aramadan çok daha büyük. Ücretli arama çılgınca bir büyüme yaşayacak ama görüntülü reklamların düzeyine yakalayamayacak.”
Jupiter Araştırma’nın başkan yardımcısı ve araştırma yönetmeni David Card’a göre görüntülü reklam satışları 2004’te yükselişe geçecek. Card’a göre yayıncıların daha iyi envanter yoklaması ve genişbant etkenleri, görüntülü reklamları 2004 yılında yüzde 15 ve 2005 ve 2006’da yüzde 20 büyütecek.
Online Yayıncılar Birliği yürütme yönetmeni Michael Zimbalist’e göre, bu yıl en iyi performans gösteren online reklamlar görüntülü reklamların yanında ücretli arama ve bağlamsal reklamlardı. Ve Jupiter’den Stein gibi, Zimbalist de görüntülü reklamların geleceğini parlak görüyor.
“Yarım-sayfa gibi yeni biçimler, görüntülü reklamlar için daha büyük ve daha zengin bir itki oluşturuyor ve zengin görüntü-ses dosyalarını kullanmaları bunların daha çeşitli yaratıcı bir renk yelpazesine sahip olmalarını sağlıyor” diyen Zimablist sözlerini şöyle tamamladı: “Geleneksel 468’e 60 imgecikli banner biçimiyle çok yol alınamazdı.”