Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğü, depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle 4 yurdunu yıkıp birini de güçlendirme çalışmaları yapmak üzere boşalttı. Yaklaşık 1.200 öğrencinin yurtsuz kalmasına neden olan bu duruma çareymiş gibi, yurt yapılacak gerekçesi ile okuldaki kulüplerin yıllardır kullandığı odalarını da boşalttı.
Bugün üniversitedeki 43 kulübün imzasıyla ortak yayınlanan bildiride; üniversite öğrencilerinin sosyal, sportif, kültürel faaliyetlere eşit bir şekilde ulaşma hakkı olduğu, bu çalışmaların akademik ortama katkı sağladığı, bu nedenle kulüplerin üniversitenin merkezi bir konumunda olması gerektiği vurgulandı.
Yönetim Öğrencilerin Getirdiği Çözüm Önerilerine Kapalı
Öğrenciler, çözüm önerilerini Kulüpler Arası Kurul ve Öğrenci Temsilciliği Kurulu aracılığıyla yönetime sundu: Yönetimi konteyner yurt yapımı için İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile buluşturdu, deprem güçlendirmesi olan yurtların bu sene yıkımının ertelenmesini önerdi. Ancak yönetim, çözüm önerileri hayata geçse dahi, öğrencilere kulüp odalarının taşınacağını bildirdi. Kulüplerin Güney Kampüs’te bulunan 1. Erkek Yurdu’ndaki eski odalarına dönebileceğine dair ise bir taahhüt verilmedi. ÖTK Yurtlar Çalışma Komisyonu’nun 18 Haziran 2023 tarihinde yayımladığı bültene göre gelecek yıllarda, Güney Kampüs’teki1. Erkek ve 1. Kız Yurdu binalarının fakülte binaları olarak kullanılması planlanıyor.
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki Tüm Kulüpler Taşınma Kararına Karşı
Kulüp odalarının taşınma kararına karşı, üniversitede bulunan 43 kulübün imzasıyla ortak bir bildiri yayımlandı. Bildiride üniversite öğrencilerinin sosyal, sportif, kültürel faaliyetlere eşit bir şekilde ulaşma hakkı olduğu, bu çalışmaların akademik ortama katkı sağladığı, bu nedenle kulüplerin üniversitenin merkezî bir konumunda olması gerektiği belirtiliyor.
Bunun yanı sıra Boğaziçi Üniversitesi’nin etik ilkelerine aykırı biçimde alınan bu kararın, öğrenci katılımı sağlanarak yeniden değerlendirilmesi için kulüpler adına dilekçe verildi. 4 Ağustos tarihli dilekçe yanıtında kulüplerin taşınmaya yönelik itirazı kabul edilmedi.
“Yönetim öğrencileri kampüslerden uzaklaştırıyor”
Kulüp odalarının Güney Kampüs’te bulunan, geçmişte Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği’nin (BÜMED) kullandığı binalardan birinin bodrum katına taşınması planlanıyor. Öğrenciler, bu binanın yoğunlukla vakit geçirdikleri Güney Meydan’dan uzak ve kulüplerin ihtiyaçlarını karşılamaktan da yoksun olduğunu belirtiyor.
Kulüp üyeleri, okul yönetimiyle yaptığı görüşmelerde binanın, çalışmalarını gerçekleştirmek, teknik malzemelerini ve arşivlerini saklamak için gerekli altyapıya sahip olmadığını belirtiyor. Yönetim, bu koşulların sağlanacağını söylerken binada herhangi bir altyapı çalışmasına başlanmadığı görülüyor. Buna rağmen kulüp odalarının 18 Ağustos tarihinde tahliye edilmesi planlanıyor.
Dört senedir kulüpte çalışma yürüten bir öğrenci kulüp odalarının taşınması planlanan yerle ilgili şunları söylüyor:
“Kulüp odalarının taşınması planlanan yer çalışma yapmaya elverişli değil. Burayı büyüklüğü itibarıyla ancak depo olarak kullanabiliriz fakat bodrum katta bulunan ve güneş almayan bu havasız alan, kulüp altyapılarını sağlıklı bir şekilde muhafaza etmeye de imkan sunmuyor. Kulüp odalarının taşınması, yönetimin öğrencileri kampüslerden uzaklaştırmaya yönelik politikalarının çok önemli bir parçası çünkü biz birtakım görüşmelerde uzun vadede yönetimin bizi çıkarttığı yurt binasını ve güneydeki kız yurdunu fakülteye çevirmek istediğini de öğrendik. Böylece Boğaziçi Üniversitesi’nin sembolikleşen kampüsünde barınma imkanı kalmayacağı için bir gününün tamamını kampüste geçiren hiçbir öğrenci olmayacak.”
Kulüp Odaları Yurt Odalarına Dönüştürüldüğü Takdirde Yaklaşık 100 Öğrenci Barınabilecek
Güney Kampüs’te yer alan 1. Erkek Yurdu’nun ilk katında 27 kulübün kullandığı, 15 kulüp odası bulunuyor. Planlar, buradaki kulüp odalarını yurt odalarına çevirip yaklaşık 100 öğrencinin bu odalarda “üç katlı ranza” sistemine geçerek barınmasını öngörüyor. Kulüp odalarının yurda çevrilmesi hâlinde bile 1000’den fazla öğrencinin nerede barınacağı belirsiz.
“Kulüpler bizim için aynı zamanda birer okul”
Öğrencilik yıllarında kulüp üyesi olarak çalışma yürütmüş bir Boğaziçi Üniversitesi mezunu kulüplerin öneminden şu şekilde bahsediyor:
“Boğaziçi Üniversitesi çok köklü bir kulüp geleneğine sahip. Kulüpler bizim için aynı zamanda birer okul. Burada birçok sanatçı, fikir insanı, önemli iş insanları yetişmiş ve bu kişilerin çoğu Boğaziçi’ndeki kulüplerde çalışma yürütmüş, hatta bazıları mesleklerini kulüplerde edindiği birikimle seçmiş. Boğaziçi Üniversitesi’nde 43 kulüp var. Bu kadar fazla kulübün çalışmalarını sürdürebilmesi için ciddi bir altyapıya ihtiyacı var. Zaten son yıllarda kulüpler altyapı konusunda zorlanmaya başlamıştı. Yeni fakülteler açıldı, bölüm kontenjanları arttı… Kulüplerin kullandığı çalışma alanları bu nedenle yetersiz hâle gelmeye başladı.
Okulun kulüplerin altyapılarını genişletmek için çalışmalar yapması gerekirken kulüp odalarını yetersiz bir yere taşımaya çalışması, kulüp çalışmalarının ve kulüpçülük geleneğinin sürmesini riske atıyor. Aynı zamanda Güney meydanda, Boğaziçi Üniversitesi denilince aklımıza gelen ilk yerde bu çalışmaları yürütüyor olmak; öğrencilerin sosyalleşmesi, üretim alanları içinde bulunması, öğrenciler arası dayanışmanın kurulabilmesi için çok kritik. Güney meydanın öğrencilerden ve kulüplerden arındırılmaması gerekiyor. Çünkü Boğaziçi’nin o meşhur fotoğraflarındaki hayat ancak öğrenciler ordaysa var.”