Zap Medyanın sahibi Bülent Boytorun, bir çok farklı projelere imza atmış bir insan. İnternet ve reklam ilişkileri üzerine kendisiyle gerçekleştirdiğimiz söyleşide, bazı önemli noktaların altını çizdi. İnternet sektörüne de eleştiriler yöneltti.
Özellikle de reklam konusunda savunduğu bir şey var Baytorun’un… “İnternetin kendisi internete reklam vermiyor” diyor. Ayrıca internetin şirketler için büyük bir avantaj olduğu düşüncesinde olduğunu da belirtiyor. Ona göre, bir şirketin broşürünün olması nasıl satışın bir parçası ise web sitesine sahip olması da büyük bir avantaj ; “İnternet sitesine sahip bir şirketin, konuya bir medya yöneticisi gözüyle bakması gerekir” diyor. Kendisiyle yaptığımız sohbette bütün bu konuları ve internet dışında bir mecra’ya yönelmiş olduğunu da konuştuk.
turk-internet.com : Kendinizden bahseder misiniz?
Bülent Boytorun : Benim profesyonel bir medya yöneticiliği geçmişim var. 10-12 sene kadar o işi yaptım. Show TV’nin kuruluşunda bulundum. Ondan sonra Star grubuna geçtim ve hem radyolarda hem Kral TV’nin genel müdürlük pozisyonlarında bulundum. Daha sonra da Cavit Çağlar ve Nuri Çolakoğlu ile birlikte NTV’nin kurulmasında rol aldım. 4 sene icra kurulu üyesi olarak radyoların genel müdürlüğü görevini üstlendim. NTV sonrasında da Nuri Bey’in kurduğu şirkette, iş anlamında birlikteliğimiz devam etti.
Geçen sene eylül ayında yollarımızı ayırdık. Ben Zap Medya’yı kurdum ve kendi işime yoğunlaştım. Bu şirkette farklı bir şirket modeli oluşturduğumu düşünüyorum. Çalışan herkes ortaktır burada. Bu, geçen üç sene boyunca ekipten hiçbir fire vermeme lüksünü getirdi bize. Çalışmak istediğimiz herkes, bizimle birlikte devam etti.
Zap Medya bir planlama ve satın alma şirketidir. Ya da başka bir ifadeyle stratejik danışmanlık şirketiyiz. Örneğin bize diyorlar ki, ‘Biz reklam vermek istiyoruz. Bu kadar paramız var ne yapalım?’ Biz de o parayı şurda şurda şöyle harcayın diyoruz. Biraz önce de söylediğim gibi stratejik öneri getiriyoruz. Dolayısıyla, aslında bütün web sitelerinin potansiyel müşterisiyiz.
turk-internet.com : Gene anlamda 2001 yılındaki reklam sektörü ile ilgili değerlendirmenizi alabilir miyiz?
Bülent Boytorun : Ben kendimi tüm reklam sektörünün geleceği ile ilgili bir şey söyleyecek noktada görmüyorum açıkçası. Çünkü biz sektörün çok küçük bir kısmının içinde faaliyet gösteriyoruz
Ama rakamlar aşağı yukarı bellidir. 2001’de ne toplam ciro yapıldıysa 2002’de de aynı toplam ciro yapıldı.
turk-internet.com : Geçtiğimiz yıl ne kadar reklam cirosu yaptınız.
Bülent Boytorun : O benim hiç telaffuz etmeyi sevmediğim bir rakam ama biz şirket olarak çok şikayetçi değiliz yaptığımız işten.
turk-internet.com : Bir rakam söyleyemeyecek misiniz?
Bülent Boytorun : Hayır, öyle bir rakam telaffuz edemem ancak pazar büyüklüğü hakkında bir tahminde bulunabilirim. 3- 4.5 milyon dolar arasında bir internet reklam pazarı hacminden söz etmek mümkün.
turk-internet.com : 2003’te neler olacak? Sizin hedefiniz nedir?
Bülent Boytorun : 2003’le ilgili çok şey bilemiyorum, kimse bir şey bilmiyor ki. Belirsiz. Herkes ‘bekle gör’ noktasında. Bu konuda da haklılar. İnsanlar da kendi geleceklerinde bir pırıltı gördüklerinde oraya yatırım yaparlar ….
turk-internet.com : İnternete olan ilgide artış var mı? Bu konudaki tesbitiniz nedir?
Bülent Boytorun : Elbette, Türkiye’de internet kullanıcı sayısı artmaya devam ediyor Türkiye’de. Ayrıca İnternetin kullanım sıklığı da artıyor. Esas önemli olan veri de bence o. Zaten mecranın değerini de o oluşturuyor. Bütün bu karışık dönemde de sitelerin almış olduğu trafiklere baktığımızda ciddi artışlar gözlemliyoruz. Çünkü insanların bilgiye anında ulaşma ihtiyacı artmış vaziyette. Dolayısıyla da o gözle baktığımızda –-internetin toplam kullanıcı sayısını bir köşeye bırakıyorum ki, onda da artış var– ama esas olarak hali hazırda olan kullanıcıların, son üç sene içersindeki interneti kullanım miktarında ve sıklığında çok ciddi artışlar gözlemliyoruz.
Bence işin en çarpıcı tarafı budur. Yani internet hayatımızda daha çok yer almaya başlıyor. Bunun böyle olmasında iki tane sebep var. Bir tanesi bilgi ihtiyacının hızlı karşılanıyor oluşu.
turk-internet.com : İnternet’in diğer medya araçları ile karşılaştırdığınızda tercih edilir olmasını neye bağlıyorsunuz?
Bülent Boytorun : Gazete akşam basılır. O akşamki bilgi neyse odur. Halbuki elektronik mecraların tamamında içerik anında değişebiliyor.Sadece bilgi, haber vs. anlamında değil bir çok konuda internet tercih edilmeye başlıyor. Mecra olarak da bir güven kazanıyor. Sunulan hizmetler de, internet kullanıcılarını internete daha çok kullanmaya yöneltiyor. Bu da iyi bir şey.
turk-internet.com : Reklam veren firmalar internete nasıl bakıyor?
Bülent Boytorun : Hala bir çok soru işareti var. Bir kere büyük reklam verenler internete girmiyorlar. Girmemeye de bir süre daha devam edecekler. İnternetin önünde iki tane engel var. Birincisi birim maliyeti yüksek. İnternet pahalı bir mecra. Öte yandan, internet bir sürü yeni teknolojilere rağmen kreatif anlamda sınırlılık getiren bir mecra. Çünkü bağlantılar Türkiye’de henüz yavaş, makinelerin kapasiteleri henüz sınırlı. Dolayısıyla da kuvvetli kreatiflere girdiğiniz zaman hem bant genişliği yemesi, hem de karşı taraftaki makinenin bunu algılayamama riski açılarından her zaman istenilen uygulamalardan kaçınılabiliyor. Böylece orta bir yol seçmek gerekiyor.
İkinci engel ise internet kullanıcı sayısının Türkiye’de halen istenilen derinlikte olmadığı gözlemleniyor. Ben buna belli ürünler için katılmak durumundayım. Ama başba bazı ürün segmentlerinde ise internet kullanıcı oranı az bile olsa, hedef kitle açısından bakıldığında az değil. Türkiye’de 4-4.5 milyon bir internet kullanıcısından gerçekçi olarak bahsetmek mümkün. Ve bu Pazar büyüklüğü açısından baktığımızda çok iyı bir sayı. Nitekim bu istikamete yapılan yatırımlarda genellikle çok verimli sonuçlar alınabiliyor.
turk-internet.com : 4-5 milyon kullanıcı olması firmaları reklam açısından ikna etmiyor mu?
Bülent Boytorun : Bana sorarsanız Türkiye’deki firmalar interneti tam olarak nasıl kullanacakları konusunda hala kararsız. Çok ciddi belirsizlikler yaşıyorlar. Bir çok büyük şirketin tedariği yok. En azından daha verimli olduğunu öngörebileceğimiz şirketlerin web sitelerine baktığımızda on line broşürün ötesine geçmediğini görüyoruz. Profesyonel gözle baktığınız zaman, bir reklam verenin web sitesiyle yapabileceği, ürünlerini gösterip, onların özelliklerini anlatmanın çok ötesinde bazı uygulamalarla yürümek mümkün. Ama o entegrasyonun henüz daha tam gerçekleştiğini görmedim.
turk-internet.com : Sonuç olarak o siteden tüketici “sanal dükkan” olarak alışverişini de yapabilmeli değil mi?
Bülent Boytorun : Bu güne kadar tüketici konumunda olan insanlar veya reklam veren konumunda olan şirketler, internetle birlikte, birer medya haline gelmeye başlıyor. Ve de bu bakış açısının algılanması zaman alacak.
Bir şirketin broşürü olması bir medya hareketi değildir. O, satışın bir parçasıdır. Ama internet siteniz olduğu zaman konuya bir medya yöneticisi gözüyle bakmanız gerekir. Ve bu tüm pazarlama anlamında çok yeni bir konsept. Şirketler hiç bugüne kadar akıllara gelmeyen, hiç bugün kadar gündemlerinde olmayan bir bakış açısı geliştirmek zaruriyeti ile karşı karşıyalar artık.
turk-internet.com : 2003 şirketiniz açısından nasıl geçiyor. Yeni hedefler var mı?
Bülent Boytorun : Türkiye’de internete en son yatırım 2002 senesinde yapıldı. Bir senedir Türkiye’de internet sektöründe önemli bir yatırım olmadı. İki yıl önce yatırım yapıldı ama o zamanlar moda bir iş olarak düşünüldüğünden büyük grupların tamamı bu işe soyundular. Bazıları da maalesef çok ciddi yaralar alarak bu sektörden çekilmek durumunda kaldılar. Kalanlar da konsolide oldu ve güç birleştirdi. Başka çözümler buldu. Bir çoğu da hala niye bu sektörde olduğunu tam olarak kendisine de tanımlayabilmiş değil.
turk-internet.com : Dünyada internet reklamcılığı hangi noktalarda?
Bülent Boytorun : Çok iyi noktalarda. Ciddiye alıp internete yatırım yapanların sayısı artıyor. Bizde ise 2002 senesinden beri yatırım yapılmadı. Eğer siz kalkıp da Ericson, Turkcell reklamıyla internet reklamcılığının bir yere geleceğini sanıyorsanız abesle iştigal edersiniz. Reklam diğer tüm iletişim araçlarını kullanan şirketler, buraya bir miktar para aktarmıyor. İnternetin kendisi internete inanmıyor! Örneğin turk.net kendisi internete reklam vermezse nasıl bekleyebilir ki kendisine reklam verilmesini.. Otomax bizim müşterimiz. Bütçesinin yüzde onunu internete harcıyor. Bu, şunun gibi.. İnternetle iş yapan bir şirketiniz var ve siz iletişiminizi bilboardla yapıyorsunuz. Bu doğru değildir.
turk-internet.com : Mesela www.formadakal.com sitesinin her yerde reklamı var ama televizyonda da reklamı yayınlanıyor. Eleştiriyor musunuz?
Bülent Boytorun : Televizyon reklamı çok pahalı bir kere. Televizyona verilen reklamın dörtte biriyle internette verseniz bile hedef kitlenize ulaşırsınız. İnternet, reklam verirken interneti tercih etmezse nasıl amacına ulaşır?
turk-internet.com : Banner’ından, pop up’ına kadar bir çok çeşitli reklam stilleri var internette. Siz kampanyalarda genellikle neye ağırlık veriyorsunuz.
Bülent Boytorun : Bu stratejik bir soru. Çünkü öyle bir kampanya vardır ki sabit bir yere button vermek daha karlıdır. Öyle kampanya vardır ki onda da banner satın alırsınız. Bu tamamen içeriğiyle alakalıdır.
turk-internet.com : Kampanyasını yürüttüğünüz bazı şirketten ve reklam tarzlarından bir kaç örnek verebilir misiniz?
Bülent Boytorun : Bu da stratejik bir soru. Kampanyanın içeriğine göre değişir. Bizim geçen sene 70 tane kampanyamız vardı.
turk-internet.com : Kumar ve seks reklamlarına nasıl bakıyorsunz?
Bülent Boytorun : Kumar her zaman olacaktır. Rakamsal olarak baktığımızda internetin büyük bir bölümü sekstir. Bundan daha doğal bir şey de yok. İnsanlar, internette özlük haklarını koruyarak ihtiyaçlarını giderebiliyor.
turk-internet.com : Bu sitelere ilgi gizlilikle mi alakalı?
Bülent Boytorun : Öyle sanıyorlar ama aslında değil.. Çok iz bırakan bir mecra. Gazete bayisine gidip bir seks dergisi aldığınızda bayi sizin yüzünüzü bir kere görür ama internette IP numaranızdan herşeyi takip edebilirler. Hizmeti satın aldığınız hangi şirketse, kablo.net veya başka bir yer, server’larından kimin nerelerde dolaştığını biliyorlar..
turk-internet.com : Kumar?
Bülent Boytorun : Türkiye kumar ve bahis konusu büyümekte olan bir pazardır. Dünyadaki onlarca kumar sitesi bugün yavaş yavaş da olsa bizde, internette reklama başlıyorlar.
turk-internet.com : İnternet reklamcılığının gelişmesi için neler yapmalı?
Bülent Boytorun : Burada iki tane parametre var. Bunlardan bir tanesi genel reklamın artış göstermesi zaruriyeti. Türkiye’de önce reklam büyüyücek ki, İnternet te bunun içersinde –aldığı %yarım, % bir pay ile– beraber büyüyecekler. İkinci parametre ise o yüzde yarım, yüzde bir oranının artması. Bu oranın artması için hakikaten reklam veren profilinin değişmesi lazım. Olmayan hizmetlere yatırım yapılmaması gerekir. Turkcell, Arçelik, Tofaş, Ericson gibi markaların reklam vermesi ile internet reklamcılığı ancak bir yere kadar gelebilir.
turk-internet.com : İnternetin kendisi reklam vermeli derken neyi kastediyorsunuz?
Bülent Boytorun : Online hizmetlerin reklam vermesini kastediyorum. Mesela idefix’in reklam vermesi lazım. Hepsiburada’nın, Gima’nın reklam vermesi lazım. O zaman internetin önü açılır.
turk-internet.com : Karşılıklı banner alıp veriyorlar.
Bülent Boytorun : Sonuç olarak o da reklamın bir şekli. Bir mahsuru da yok. O da kullanılabilir. Ama dediğim gibi turk.net gidip NTV’ye sponsor oluyorsa bir hata var bu işte. Kendisi de inanmıyor ki yaptığı işe o zaman.
turk-internet.com : Son soru. Siz tuvalette reklam kampanyarıyla da gündeme geldiniz. Bu nasıl bir mecra?
Bülent Boytorun : Yurt dışında çok popüler mecradır tuvalet. Bir alternatif iletişim şeklidir. Biz tuvaleti bir mecra olarak görüp, pazarlıyoruz. Mekanları kiralıyoruz, gidip panolarımızı asıyoruz. Gayet iyi gidiyor şu anda.