• Günlük Haberler
  • *İNSAN KAYNAKLARI
  • *ÜRÜNLER / HİZMETLER
  • BİLİŞİM
  • DOSYALAR
  • e-TİCARET
  • Giriş
  • Kayıt
28 °c
istanbul
26 ° Cum
26 ° Cts
26 ° Paz
26 ° Pts
Türk İnternet
  • Ana Sayfa
  • BİLİŞİM
  • e-TİCARET
  • INTERNET
  • TELEKOM
  • YENİ TEKNOLOJİLER
  • Hakkımızda
No Result
View All Result
  • Ana Sayfa
  • BİLİŞİM
  • e-TİCARET
  • INTERNET
  • TELEKOM
  • YENİ TEKNOLOJİLER
  • Hakkımızda
No Result
View All Result
Türk İnternet
No Result
View All Result
Ana Sayfa Günlük Haberler

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği: “Krizler Çağında Enerjinin Gezegene Maliyeti Artıyor”

turk-internet.com Basin-turk-internet.com Basin
14 Mart 2022
-*ARAŞTIRMA, Günlük Haberler, Sivil Toplum Örgütleri
0
Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği: “Krizler Çağında Enerjinin Gezegene Maliyeti Artıyor”

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği: "Krizler Çağında Enerjinin Gezegene Maliyeti Artıyor"

Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Savaş, enerji krizinin giderek daha da derinleşmesine neden olurken petrol, kömür ve doğalgaza bağımlılığımızın ne denli yaşamsal sorunlara neden olduğunu ortaya koydu.
Buğday Derneği olarak enerji krizinin çözümü için öneri ve adımları sunduğu “Enerji Dönüşümü Raporu”na dair basın bültenini aynen yayınlıyoruz:

“Fosil yakıtlara dayalı enerji üretimi gezegenimizdeki yaşamı bütünüyle tehdit ediyor. Enerji ihtiyacını yenilenebilir kaynaklardan sağlamak mümkün olsa da, iklim ve enerji krizini çözmek için bundan daha fazlasını yapmamız gerek. Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği olarak, krizlerle başa çıkmanın yolunun; üretim, paylaşım ve tüketim yöntemlerimizi gezegendeki yaşamın sürdürülebilirliği yönünde yeniden tasarlamaktan geçtiğini savunuyoruz.

Gezegenimizde bildiğimiz anlamda yaşamı tehdit eden iklim krizinin başlıca nedeni olan fosil yakıt ağırlıklı enerji üretimi ve tüketimi gün geçtikçe artıyor. Milyarlarca insan olarak her an enerji tüketiyoruz ve tükettiğimiz enerjinin bedeli gün geçtikçe yükseliyor; kuraklık, seller, su ve gıda kıtlığı, orman yangınları, salgın hastalıklar, çatışmalar, göçler… Bu bedelleri ödemek istemiyoruz ama iklim krizinin başlıca sorumlusu olan enerji üretim yöntemlerinden ve giderek artan enerji talebinden de vazgeçmiyoruz.

Enerji krizini ortaya çıkaran yöntemlerden vazgeçmeden krizi çözemeyiz. Fosil yakıtlardan vazgeçip yenilenebilir kaynaklardan enerji üretmenin çok daha ötesine geçmemiz ve yaşam biçimimizi, üretim, paylaşım ve tüketim yöntemlerimizi acilen dönüştürmemiz gerek. Bir yandan doğa dostu, sürdürülebilir ve yerel üretim ve tüketim biçimlerini hayata geçirirken, diğer yandan da tüm sektörlerde doğal varlıkları gözeten adil bir paylaşım ve kullanıma yönelmemiz gerekiyor. Ve bu dönüşümün başarılı olması ancak hükümetlerin, şirketlerin, kurumların ve bireylerin hep birlikte sorumluluk alması ile mümkün.

Enerjinin bütün maliyetlerini dikkate almak

Sağlık ve Çevre Birliği (HEAL – Health and Environment Alliance) tarafından yapılan bir araştırma kapsamında hazırlanan “Kronik Kömür Kirliliği – Kümülatif Sağlık Etkileri Özel Raporu”na göre, halen çalışır durumda olan kömür santralleri, 55 yılda 4,8 trilyon lira sağlık maliyetinin yanı sıra 200 .000 erken ölüme neden oldu. İklim değişikliğinin etkileriyle birlikte, sağlık ve çevre maliyetlerine rağmen Türkiye’de kullanıma sunulan enerjinin %83,3’ü fosil kaynaklardan (kömür, petrol ve doğalgaz) sağlanıyor. Öte yandan, Türkiye’de 2021’de üretilen elektriğin %16,8’ini; köylünün tarlada, bahçede, evde kullandığı suyun önüne set çeken pek çok ağacın kesilmesi ile birlikte karasal ve sucul ekosistemleri geri dönüşü olmayacak şekilde tahrip eden hidroelektrik santraller (HES) üretti.

Bu veriler bize enerjinin sadece üretim, işletim ve dağıtım maliyetlerini değil, çevre ve sağlık maliyetlerini de azaltmaya yönelik planlar yapmamız gerektiğini gösteriyor.

Günümüz enerji kaynakları ve üretim yöntemlerinden bir anda vazgeçmemiz imkansız olsa da bilimsel raporlar, fosil yakıtların enerji üretimindeki payının kademeli şekilde azaltılarak, enerji arzının tamamının yenilenebilir kaynaklardan karşılanabileceğini belirtiyor. Güneş ve rüzgar gibi sınırsız kaynakların yanında biyokütle gibi temiz enerji kaynakları da dünyada giderek yaygınlaşıyor.

Yenilenebilir enerji üretimi artıyor ama fosil yakıtların tüketimdeki payı azalmıyor

Küresel enerji verileri, sanılanın aksine, yenilenebilir enerjideki büyümeye rağmen fosil yakıtların tüketimdeki payının değişmediğini gösteriyor. 21. Yüzyıl Yenilenebilir Enerji Politikaları Organizasyonu’nun (REN21) “2021 Yenilenebilir Enerji Küresel Durum Raporu”na göre, 2021’de dünyada devreye alınan yenilenebilir enerji kapasitesi bir önceki yıla göre %30 artış kaydederken, fosil yakıtların toplam enerji tüketimindeki payı %80 ile 10 yıl önceki seviyesiyle aynı kaldı. Türkiye’de de elektrik üretiminde benzer bir tablo ile karşı karşıyayız; iklim krizine neden olan fosil yakıtların elektrik üretimindeki payı son bir yılda %58’den %64’e çıktı.

Çözüme giden yol, aşırı tüketime sınır koymaktan geçiyor

Hükümetlerin emisyon azaltımı hedeflerine ulaşma yönünde verdikleri sözler ve yenilenebilir enerji kaynakları konusundaki yatırımları yeterli değil. Sürdürülebilir ve adil bir dönüşüm yönünde acilen kararlı adımların atılmasına ihtiyaç var.

Bilim insanları ve teknoloji yatırımcıları da atık çıkarmadan yaygın ve adil biçimde kullanılabilecek enerji üretim yöntemleri için çalışmayı sürdürüyor. Ancak yeni teknolojiler henüz, insanın doymak bilmez iştahının, kendi türüyle birlikte yeryüzündeki bütün varlıkları karşı karşıya bıraktığı felaketleri önleyemiyor. Refaha ulaşmanın yolu, ihtiyaç listelerini sonsuza uzatarak daha fazla üretmekten değil; temiz üretimin yollarını ararken tüketimi de azaltmaktan geçiyor.

Türkiye’de sektör bazında enerji tüketiminin değerlendirildiği, TMMOB Makina Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu tarafından hazırlanan “Türkiye Enerji Görünümü 2021” başlıklı rapora göre, 2020 yılında en yüksek tüketimin %24,8 ile sanayi ve %22,9 ile çevrim ve enerji sektöründe gerçekleştiği görülüyor.* Enerji üretim ve tüketimimiz bu şekilde devam ederse gezegenimizin sonunu getireceğine dair binlerce araştırma ve rapora sürekli yenileri eklenirken, durdurmaya yönelik çözümler ise önümüzde duruyor.

“Daha fazla” yerine “sürdürülebilir, yeterli ve adil”

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği olarak, ekolojik yaşamın bir bütün olduğundan hareketle, gezegendeki yaşamın devamlılığının, insan topluluklarının da -doğadaki diğer bütün türler gibi- bütüne hizmet etmesiyle mümkün olabileceğini düşünüyoruz. Tüketerek felakete sürüklediğimiz gezegendeki varlığımızı sürdürmek istiyorsak, tahrip ettiğimiz ekosistemlerin kendisini onarabilmesi için harekete geçmemiz gerekiyor.

Bunun için enerjimizi yenilenebilir kaynaklardan üretmekten daha öte bir anlayış değişikliğine ihtiyacımız var. İnsanı merkeze koyan bir anlayışın yerine, dünya üzerindeki yaşamın bir bütün olarak sürdürülebileceğine, insan türünün ancak bu şekilde var olabileceğine dair bütünsel bir bakış açısını benimsememiz gerekiyor. Bu bakış açısıyla;

  • Merkeziyetçi enerji sistemleri yerine, yerel sistemlerin güçlenmesini,

  • Daha fazla karlılığın yerini sürdürülebilir ve adil paylaşıma dayalı şirket yapılanmalarının almasını; ulusal ve uluslararası hukukta buna yönelik düzenlemelerin yapılmasını,

  • Fosil kaynaklarla enerji üretiminden kademeli olarak vazgeçilerek güneş, rüzgar, biyokütle gibi yenilenebilir kaynaklarından üretimine geçilmesini ve bu yatırımlar gerçekleşirken toplum yararının, yerel halkın çıkarlarının, çevre çevre ve sağlık etkilerinin hassasiyetle göz önüne alınmasını,

  • Doğal varlıkların tükenmesine neden olan kirletici kaynak kullanımı ve üretim yöntemleri yerine, doğal varlıkların sürdürülebilirliğinin esas alınmasını,

  • Enerji yatırımlarında, toplum yararının, yerel halkın çıkarlarının, çevre ve sağlık etkilerinin hassasiyetle dikkate alınmasını,

  • Fosil kaynaklarla işleyen kirli sistem ve teknolojilerden vazgeçilirken, iş kaybı gibi nedenlerden dezavantajlı hale gelecek topluluklar için istihdam ve sosyal güvence sağlamaya yönelik planların yapılmasını,

  • Daha fazla üretim ve tüketimin yerine yeterliliğin ve adil paylaşımın teşvik edilmesine yönelik adımların atılmasını öneriyoruz.

Öncelikle cevaplamamız gereken soru, “Bunu yapabilir miyiz?” değil; “Bunu yapmaya niyetli miyiz?” olmalı. Hükümetler kararlarına ekolojik ve adil bakış açısını yerleştirmeli; ekonomik sistemin tüm paydaşları gezegenin geleceğine yatırım yapmaya odaklanmalı. Hükümetler, şirketler ve bireyler olarak hep birlikte sorumluluk almalıyız. Bu gezegende insan türü olarak var olmayı sürdürmek istiyorsak, her alanda doğa ile uyumu ve işbirliğini sağlamaktan başka çaremiz yok. “

Etiketler: AraştırmaBuğday Ekolojik Yaşamı Destekleme DerneğiÇevreEnerjiGündemHEAL-Sağlık ve Çevre BirliğiYenilenebilir Enerji

Türk İnternet'ten buna benzer yazılar için bildirim almak ister misiniz?

ABONELİKTEN ÇIK
Lütfen yorum yapmak için giriş yapın.

GÜNLÜK BÜLTEN ABONELİĞİ

Aboneliğinizi onaylamak için gelen veya istenmeyen posta kutunuzu kontrol edin.

YAZARLARIMIZ

blank
Ernur Öktem
  • Dassault Systèmes İle 3D Tasarım ve Mühendislik Yazılımları Hakkında Sohbet
blank
Fusun S.Nebil
  • Tayvan 100 Çinli Şirkete Çip Casusluğu Soruşturması Açtı
blank
Innocenzo Genna* / EU telecom regulation expert
  • Rusya-Ukrayna Çatışması Avrupa’ya Siber Güvenlik Açısından Neler Öğretebilir?
blank
Mehmet Taşnikli
  • AMD, Pensando’yu 1,9 Mİlyar $’a Satın Alıyor
blank
turk-internet.com / Bilgi
  • “Bağlantınız Gizli Değil” Uyarısı Nedir, Karşılaşıldığında Ne Yapmalı?
blank
Ümit Ağaçsakal
  • “Bırakınız Yapsınlar” mı, “Durdurun Otursunlar” mı?

HAFTANIN ÖNE ÇIKANLARI

  • Türk Telekom 5,8 Milyar Kar Etmişse, Neden İnternete Zam Yapıyor?
  • “Bırakınız Yapsınlar” mı, “Durdurun Otursunlar” mı?
  • Siber Güvenlik : Kız çocuklarının Erken Yaşlardan İtibaren Sektöre Kanalize Edilmesi Gerekiyor
  • AB Milletvekilleri Kripto Cüzdan Sahiplerinin Belli Olmasını Oyladı
  • Doğan Holding, Karel’e Ortak Oluyor

HAFTANIN KELİMESİ

TERSİNE MÜHENDİSLİK

Tersine mühendislik (reverse engineering), bir makinayı, bir yazılımı, askeri bir teknolojiyi nasıl çalıştığını görmek için sökme eylemidir.

Nasıl çalıştığını tersinden anlamaya çalışmak, bilgi edinmek ve analiz etmek için yapılır. Genellikle nesneyi çoğaltmak (kopyalamak) veya geliştirmek için kullanılır.

Detayı için Wiki-Turk'e bakınız
blank

Bildirimler

Turk-internet.com masaüstü bildirimlerini almak için lütfen buraya tıklayın

Son Yorumlar

  • Rusya, Meta’ya (Facebook) Erişimi Engelledi için Tolga Kaprol
  • Metaverse, Bir Can Simididir için tkaprol
  • Kademeli Tarifede Elektrikten Tasarruf Tüyoları için maltun1
  • Paylaşılan İnternet ve Özel İnternet Erişimi Arasındaki Fark Nedir? için Halil Teberci
  • Rusya, Sosyal Medya Şirketlerine Sunucularını Taşımaları için Süre Verdi için tkaprol

Haber bültenimize abone olun

Aboneliğinizi onaylamak için gelen veya istenmeyen posta kutunuzu kontrol edin.

  • Haber İndeksi
  • Hakkımızda
  • Gizlilik Bildirimi
  • Firmaların turk-internet.com ile Çalışabilirlik Yöntemleri
  • Destek
  • Bize Yazın

© 2021 Turk-Internet.com

No Result
View All Result
  • Ana Sayfa
  • BİLİŞİM
  • e-TİCARET
  • INTERNET
  • TELEKOM
  • YENİ TEKNOLOJİLER
  • Hakkımızda

© 2021 Turk-Internet.com

Tekrar Hoşgeldiniz!

Aşağıdan hesabınıza giriş yapınız

Şifremi unuttum? Kayıt Ol

Yeni Hesap Oluştur

Kayıt olmak için aşağıdaki formu doldurunuz

Tüm alanların doldurulması gerekiyor. Giriş yap

Şifrenizi geri alın

Lütfen şifrenizi resetlemek için kullanıcı adı veya email adresinizi girin.

Giriş yap
Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Gizlilik Bildirimi.