Reklam dünyası değişiyor. Kitlesel reklamdan, bireysel reklama doğru bir yönlenme söz konusu. Ama bu yeni dönem büyük bir reklam kirliliğine yol açmış durumda. Cep telefonlarımızın ya da internet mail alanlarımız iznimiz dışında gönderilen mail ve mesajlarla dolduruluyor.
Firmalar henüz “İZİNLİ PAZARLAMA” denen olgunun farkında değil ama bu aslında bu tür firmaların aleyhine çalışıyor. Yani kaş yapayım derken, göz çıkarıyorlar. Reklam yapalım derken, aslında antipati kazanıyorlar. İşte aşağıda bu tür bir örneği göreceksiniz. Bugün bilişimle ilgili mail listelerine üye olanlar Gazeteci Serhat Ayan’ın aşağıdaki maili ile karşılaştılar.
- Merhabalar,
- Bunu Garanti Bankası da yapıyor, Karamürsel de… Biz yapınca mı suç oluyor?
- 1 milyon kişiye gönderim yaptık sadece 3-5 kişi istemiyoruz diye döndü. Biz de onların numaralarını zaten sistemimizden çıkardık. Daha ne istiyorsunuz?
- Yurt dışında olmanızı biz bilemezdik. Bu kadar insanla konuştuk sadece siz yurt dışındaymışsınız…
Sizlere Türkiye’de yanlışların kurumsallaşması ve hangi noktaya kadar gidebileceğine yönelik örnekleri sunmak istiyorum.
Bundan aylar önce Acıbadem Hastanesi’nin kurumsallığına ve yapısına güvenerek gittim. İşlem yapabilmek için benden kayıt olmamı istediler. Kayıtla ilgili bölümleri doldururken cep telefonumu istediler ki özellikle her gün ceplere gelen anlamsız reklamlardan kurtulabilmek için ben özellikle cep telefonu numaramı vermeyeceğimi belirttim. Yetkililer bunda bir sorun olmayacağını, kimsenin benim telefonumu reklam amaçlı kullanmayacağını vurguladılar. İnsan canını emanet ettiği doktorun sözüne güvenir kanısından yola çıkarak onlara bu bilgimi de verdim.
Geçtiğimiz hafta, iş amaçlı gittiğim yurtdışı seyahatim sırasında bu kurumdan anlamsız bir reklam mesajı aldım. Bu noktada yurt dışında telefon kullanmamış olanlar için bir hatırlatma yapmak istiyorum: Cep telefonu bir diğer operatörün kapsama alanı içindeyse aldığınız mesajlar için de siz ücretlendiriliyorsunuz. Bu reklam mesajını talep etmedim, işime yaramıyor, bundan sona da ilaç olsa yaramayacak zaten.
Seyahat dönüşü hastaneyi arayarak yaptıklarının anlamsızlığını onlara ifade etmeye çalıştım. Bir özür beklerken karşıma şu tip entelektüel cümleler çıktı:
Bu noktada Acı-yetkililere (ki yetkililer değil sadece çağrı merkezinin sorumlu olduğunu iddia eden bir elemanı bağlandı) permission marketing ve SPAM kanunlarından, meclisten çıktığı anda kafalarına vurmaya hazır olduğum Kişisel Bilgilerin korunması kanunundan bahsedemedim. Neden istemediğim bir şeyin bana gelmemesi için çaba sarfetmem gerektiğini anlamadığımı anlatamadım. Diğer firmaların bunu yapıyor olmasının bunun doğru olduğunu göstermediğini anlatamadım. Zira aynı gözlükle baktığımızda dünyada çocuk pornosu ve cinayet gibi şeylere yönelmiş birçok insan var ve bu sayının çokluğu cinayetlerin doğruluğunu kanıtlamıyor. Bir başka bakış açısıyla dünyada her gün milyarlarca kişi bağırsak boşaltım işlemleri yapıyor. Ama bunun belli bazı kuralları var ve kimse bunun örneğin Acıbadem hastanesinin giriş koridorunda yapmıyor.
Bu mektubu göndermekteki temel amacım şu: Yakın zamanda bu konuda bir dava dilekçesi (Acıbadem hastanesi bunu şaka sanıyor) hazırlayacağım. Bu konuda dava açmanın, konuyla ilgili vekillerimizin tembelliği yüzünden yasa çıkmaması yüzünden, saçma olduğunu bile bile dava açacağım. Lütfen bu insanlara siz de yaptığı işin ne kadar “aptalca” ve “cahilce” olduğunu belirtin.
İstemediğimiz zamanlarda telefonumuza reklam gelmemesini “hakediyoruz”. Bu hakkımızı olsun savunalım.
Saygılarımla
Serhat Ayan
İstenmeyen mesaj ve Mail’lere Karşı Ne Yapılmalı?
Serhat Ayan’a katılmamak mümkün değil. Bugün artık hemen herkes cep telefonuna istenmeyen en az 1 ve hatta daha çok mesaj almış durumda. Peki bu mesajları durdurmanın yolu yok mu?
Mailler için maalesef henüz yok. Hala Afrika’da bilmemne ülkesinden kaçmak zorunda olduğu için bilmemkaç milyon $’ını aktaracağı bir banka hesabı araya ve bu hesap konusunda yardımcı olacak kişilere belli bir yüzde vereceğini söyleyen maillerden tutun da.. seks hayatınızı canlandıracak aletler, haplara kadar pek çok spam mail alıyoruz. bu maillerle ilgili olarak yazılım firmalarının ve kanun yapıcıların (ABD’de) hazırlıkları var. Umarız işe yarar birşeyler oluştururlar.
Cep telefonu konusunda gelince. Aslında tüketici olarak Sn.Ayan’ın da belirttiği gibi bu konularda açıklama yapmak zorunda kalmadan firmalar bu konuları düşünmeliydi. Ama maalesef iş başa düşüyor. Tüketiciler olarak haklarımızı korumalıyız. Ne yapmalıyız?
Bu kadar özel bir alana girmek için izin istenmesi gerektiğini bilmeyen firmalara
- Telefonunuza mesaj almak istemediğinizi ikaz edin
- Anlamıyorlarsa bu konuda savcılığa şikayet dilekçesi verme hakkınız var
Savcılık böyle bir dilekçeyi aldığında işlem yapıyor. Serhat Ayan gibi bir kaç bilinçli tüketici tarafından, bu tür bir kaç işlem yapılsa, işe yarayacaktır diye düşünüyoruz.
Firmalar Nasıl Davranmalı?
Firmalar için cep telefonu gerçekten ilginç bir pazarlama aracı. Doğrudan hedef kitleye ulaşmak mümkün. Ama galiba tam anlamı anlaşılamamış.
Reklam sektörü içinde bulunduğumuz dönemi “Reklamlar 1940’larda kitlesel amaçlı ve kitlesel mecraları –gazete, televizyon gibi– kullanan türle başladı. Yıllar içinde bireysele doğru yönlendi” şeklinde özetliyorlar.
Cep telefonu tam anlamıyla bireysel bir mecra. Yani TV’da olduğu gibi, reklamınızı potansiyel olarak şu özelliklere sahip kişilerden bilmem ne kadarı izledi yerine özelliklerini bildiğiniz kişiye, onu ilgilendirecek mesajı atabiliyorsunuz ve atmanız durumunda tam 12’den vuruyorsunuz. Örneğin cumartesi gecesi gidilecek yer arayan kişiye (Bunu www.clubcadde.com bir ara uyguladı) bugün şurada şöyle bir parti var demeniz durumunda işte hedefi vurdunuz.
Ama anlaşılan o ki.. Türkiye’de bu hedef kitle meselesi tam anlaşılmamış. Şöyle düşünün Acıbadem Hastanesi 1 Milyon kişinin cep telefonuna mesaj atıyor. 1 milyon kişinin cep telefonuna aynı mesaj atılmışsa bu yanlış bir reklam stratejisi. Muhtemelen birçok kişi aynı Serhat Ayan’ın kızdığı tarzda bir antipati duydu. Hastane yetkilileri bunu geri duymamışlarsa o kişilerin geri dönme zahmetine katlanamadıkları içindir.
Biz bu tür reklam kullanmak isteyen firmalara şöyle önerilerde bulunalım;
- Müşterilerinize sizden mesaj almak isteyip, istemediklerini mutlaka sorun ve mümkünse bunu yazılı teyit ettirin (web sitesi üzerinden ya da formla)
- Dışarıdan database satın alıyorsanız, bu database’in izinli alındığına emin olun –alınma yönetime dikkat edin–
- Varsa müşterilerinizin özelliklerini ve hangi konuda mesaj almak istediklerini öğrenin
Böyle yapmazsanız ne mi olur? Bence E-mail adresleri Satın Almak İşe Yarıyor mu? başlıklı araştırmaya bir gözatın.