Bu yazının önceki bölümünü Coğrafi Yer Belirlemeye Yönelik Hizmetler ve Hukuk başlığı altında okuyabilirsiniz.
Yer Belirleme Hizmetlerinde Dikkat Edilmesi Gereken Hukuki Noktalar Nelerdir?
Yer belirleme servisleri tüm bu faydalarının yanında bazı hukuki riskleri özellikle de gizlilik haklarına ilişkin riskleri beraberinde getirmektedir.
Avrupa Birliği üye devletleri iç hukuklarını AB hukukuyla uyumlu hale getirmek zorunda oldukları için 95/46 ve 2002/58 sayılı direktiflere uymak ve bunlara uygun yasal düzenlemeler yapmak zorundalar.
Yer belirleme konusunda gönüllü seçim prensibi geçerli olmalıdır.
Yer belirleme hizmetlerinde ortaya konulması gereken ilk prensip bu servislerin listesine kayıt olmanın veya her kullanımda izin vermenin kullanıcıların isteğine bağlı olması gerektiğidir. Kullanıcının rızası bir internet sitesi üzerindeki “kabul ediyorum” kutusunun işaretlenmesiyle sağlanabilir.
12 Temmuz 2003 tarihli direktifin 9. maddesi uyarınca, yer belirleme servis sağlayıcısının kullanıcıların rızasını almadan önce, işlenecek olan veriler, amaçlar ve bu işlemenin süresinden başka, yer belirleme verilerinin tipleri ve yer belirleme verilerinin katma değerde bir servis sağlanması için bir 3. kişiye iletilip iletilmeyeceği hakkında kullanıcıları bilgilendirmesi gerekmektedir. Kullanıcının kendi yer belirleme verilerinin işlenmesinde ise kullanıcının rızası, yalnızca katma değerdeki servisin sağlanması için alınacaktır.
Direktifin 10. maddesi ile rızanın aranmayacağı haller düzenlenmiştir. Buna gore üye devletler, kötüniyetli çağrıların kökenini belirleyebilmek veya acil servislerin daha etkili biçimde müdahale etmesini sağlamak için rızanın aranmayacağını düzenleyebileceklerdir. Bu açık durumlarda, elektronik iletişim servis operatörü kullanıcının rızası olmaksızın kimlik belirleme veya hattın yerinin belirlenmesine ilişkin verileri toplayıp ilgili makamlara iletebilecektir.
24 Ekim 1995 tarihli direktifin 2-d maddesine göre;
“Kişisel nitelikli verilerin işlenmesinin araçlarını ve amaca uygunluğunu tek başına veya başkalarıyla belirleyen gerçek veya tüzel kişi veri işlemesinin sorumlusu olarak kabul edilecektir.”
Buna gore coğrafi yer belirleme hizmetlerini sağlayan mobil operatör yer belirleme verilerinin işlenmesinden tek başına sorumludur.
Mobil operator yer belirleme hizmetlerini 3. şahıslara da yaptırabilir. Mesela bir operator abonelerine taksi bulmak amacıyla coğrafi yer belirleme hizmeti sunmak için bir taksi şirketi ile sözleşme yapabilir. Bu durumda sorumluluk kime ait olacaktır?
Eğer verilerin iletimi yukarıdaki örnekteki gibi bir 3. kişi vasıtasıyla gerçekleşirse, bu hizmeti gerçekleştirmeyi üzerine alan 3. kişi ancak operatör tarafından belirlenen şartlar dahilinde hizmeti sunacaktır. O halde verilerin işlenmesinin amaca uygunluğunu ve bu amacın gerçekleşmesi için gerekli araçları belirleyen operatördür. Bundan dolayı verilerin işlenmesinin kişisel verilerin korunmasına ilişkin hukuki düzenlemelere uygunluğundan da işi 3. şahsa gördüren operatör sorumlu olacaktır.
Eğer veriler operatör tarafından kullanma hakkının devri şeklinde 3. kişiye verilirse, operatör yer belirleme verilerinin toplanması, edinilmesi ve iletilmesi çerçevesinde kullanılan veri işlemelerinden sorumlu olacaktır. Kullanma hakkını devralan 3. kişi de aynı şekilde sorumlu olacaktır.
Bu tür hizmetleri sağlayanların dikkat etmeleri gereken bir nokta da kullanıcılara, verileriyle ilgili olarak istedikleri zaman erişim ve verilerini düzeltme haklarını garanti etmektir.
Direktifte toplanan verilerin ne kadar süre ile saklanacağına dair açık bir hüküm yoktur. Sadece katma değerli hizmetler için bir saklama süresi belirlenmiştir. Halbuki gizlilik haklarına ilişkin bir direktifte bu konunun açıkça düzenlenmesi gerekirdi.
Uygulamada yukarıda bahsedilen risklerin önüne geçebilmek için bazı öneriler getirilmeye çalışılıyor. Örneğin yer belirlemede kullanılan yazılımların yasalara tam olarak uygun olduğunun garanti edilmesi, kulanıcılara coğrafi yerlerinin belirlenmesini reddedebilmeleri imkanı, kimin ve hangi zamanda kendilerinin coğrafi konumlarını öğrenebileceklerini belirleyebilme, pozisyonlarını değiştirebilme ( mesela evinde olduğu halde doktorda muayenede olduğunu belirtebilme ), coğrafi bilgiler görünürken telefon numarasının görünmemesi gibi.
AB adayı bir ülke olarak ve coğrafi yer belirleme hizmetlerinin ileride daha da artacağını göz önüne alarak bu konuda da mevzuatımızı AB düzenlemeleri ile uyumlu hale getirmemiz gerekmektedir. Her yerde söylediğimiz gibi ülkemizde bir gizlilik hukukuna temel oluşturacak bir yasa ile gizlilik hakları garanti altına alınmalıdır.