Başbakan Recep Tayyip Erdoğan toplantı sonrasında basın mensuplarına Türkiye Yatırım Danışma Konseyi’nin ilk toplantısı hakkında bilgiler verdi. Erdoğan yaptığı konuşmada güven ortamının sadece iç piyasada değil, uluslar arası yatırımcılar nezdinde de tesis edildiğini ve Türkiye’nin dış piyasaya ihraç ettiği tahvillerin risk primlerinin tarihi olarak en düşük seviyelere indiğini söyledi. Yatırımın önündeki bürokratik engellerin kaldırılmasına yönelik yapılan çalışmalar sonucunda bir şirket kurmak için gerekli olan işlem sayısını 19’dan 3’e indirdiklerini belirten Erdoğan, böylece Türkiye’de artık bir günde şirket kurulabilmektedir dedi.
Geçtiğimiz yıl yürürlüğe giren “Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu” ile Türkiye’de yerli müteşebbis ile yabancı müteşebbis farkı kalmadığını vurgulayan Erdoğan, Türkiye’nin tercih edilebilir bir yatırım yeri haline gelmesi için yapılması gereken çalışmalara ışık tutmak amacıyla, çokuluslu şirketlerin yönetim kurulu başkanları ve en üst düzey yetkilileri ile Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu üyesi sivil toplum örgütlerinin başkanlarının katılımıyla oluşturulan Yatırım Danışma Konseyi’nin ilk toplantısını gerçekleştirdiklerini belirtti.
Erdoğan, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Toplantıda bir yatırım yeri olarak Türkiye’nin sahip bulunduğu avantaj ve dezavantajlar değerlendirilmiş, problem olduğu düşünülen konular tespit edilmiş ve bu doğrultuda değerli öneriler geliştirilmiştir. Konsey üyeleri hükümetimizin göreve başlamasıyla elde edilen politik istikrarın makroekonomik istikrar konusunda kısa sürede almış olduğumuz mesafenin ve yatırımların önündeki engelleri kaldırmak için sarfedilen çabaların altını çizmiş ve bu olumlu gelişmelerin devamlılığının önemi vurgulamışlardır.
Konsey üyeleri, Türkiye’nin globalleşen ekonomi içindeki yerini değerlendirirken, Türkiye’nin coğrafi ve stratejik konumunun kilit önemine, iç pazarın büyüklüğüne ve yüksek ihracat potansiyeline, işgücü konusunda diğer ülkelere göre sağladığı avantajlarına, AB üyelik perspektifi ile de desteklenen uzun dönemli öngörülebilirliğe, gerçekleşen yapısal reformlara Türkiye’nin dünya ile bütünleşen sivil ve açık toplum yapısına değinerek çeşitli açılardan faydalı kıyaslamalar ortaya koymuşlardır.”
Konsey üyeleri Türkiye’nin sahip olduğu üstünlüklerin daha da güçlendirilmesi bakımından şu önerileri sundular:
- Bürokrasinin azaltılmasına devam edilmesi,
- Fikri mülkiyet haklarına ilişkin yasaların etkin uygulamalarla güçlendirilmesi,
- Vergi sisteminin daha anlaşılır ve basit hale getirilmesi,
- Kayıtdışı ekonominin kontrol altına alınması,
- Daha hızlı ve etkin işleyen aynı zamanda öngörülebilir bir yargı sisteminin oluşturulması,
- Yatırım Promosyon Ajansı kurularak Türkiye’nin sağladığı avantajlar konusunda Uluslararası iş dünyasının etkin bir şekilde bilgilendirilmesi,
- Araştırma ve geliştirme faaliyetlerine yönelik yatırımların özendirilmesi.
Hükümetin bu öneriler doğrultusunda gerekli tedbirleri en kısa sürede alarak, yatırım ortamının iyileştirilmesi konusundaki kararlılığını sürdüreceğini belirten Erdoğan, hükümetin Yatırım Danışma Konseyi’ni sadece bu toplantıdan ibaret bir girişim olarak görmediğini ifade etti. Erdoğan daha önce de belirtildiği gibi Yatırım Danışma Konseyi’nin yılda en az 1 kez toplanacağını, geliştirilen öneriler ve öncelikler konusunda yapılan çalışmaları değerlendireceğini vurguladı.
Son olarak Erdoğan bir sonraki toplantıya kadar yapılacak çalışmaları özetledi:
“Bir sonraki toplantıya kadar Konsey’in üyesi olan uluslararası iş dünyasının değerli üyeleri, kaydettiğimiz gelişmeler hakkında düzenli olarak bilgilendirileceklerdir. Bu toplantıda gündeme gelen öneriler, Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu’nun ilgili teknik komiteleri tarafından takip edilecek ve sonuçlandırılacak.”