Bu söyleşinin ilk bölümünü Osman Coşkunoğlu : Türkiye İnternetin Küresel Yönetişimi ile İlgili Toplantılarda Yok; İçine Kapanmış Durumda – 1 başlığı altında okuyabilirsiniz.
Eylül ayının başında İstanbul’da düzenlenecek olan IGF yani “Internet Governance Forum” ile ilgili söyleşimize, bu toplantıların daha önce dünyanın çeşitli yerlerinde yapılanlarına katılan eski CHP milletvekili Prof.Dr.Osman Coşkunoğlu ile konuştuk :
Turk-internet.com : IGF’e katılımcı olarak katılmanın Türkiye’ye getireceği yararlar neler olabilir?
Osman Coşkunoğlu : Benim de düşündüğüm bir konu bu. 2 yarar ön plana çıkıyor bence. Birincisi; konu gündeme gelir. Bakın, Türkiye’deki teknoloji ile ilgili sivil toplum kuruluşlarının dünyadan kopuk havasını sadece o sivil toplum kuruluşlarına ait değil. Türkiye dünyadan kopmuş durumda şu anda. EUROVİZYON’da yokuz, Dünya Futbol Kupası’nda yokuz, bilimsel konferanslarda yokuz, hiçbir yerde yokuz.
Hükümeti eleştiriyoruz, Hükümet kendi gündemi çerçevesinde ve Başbakan’ın kendi iddiaları çerçevesinde kendini Ortadoğu ülkelerine, Afrika ülkelerine ve Müslüman ülkelerine gömmüş durumda. Onun dışında kendini açamıyor dünyaya; açamaz da, o birikim de yok, o vizyon da yok, o bir şey de yok.
Sadece sınırlı çevrelerde konuşabilir ama entelektüel, akademisyen, teknolojik çevrelere ne olduğunu, spor çevrelerine, sanat çevrelerine, müzik çevrelerine ne olduğunu ben anlamıyorum. Tamamen yokuz dünyada, hiçbir yerde yokuz. Bunu önemle ve çok üzülerek dikkate getirmek istiyorum. Belki çok sıradan gündem konularıyla sürüklenip gidiyoruz.
Sorunuza dönersek, Türkiye’nin IGF’e katılmasının birinci faydası, bu konuları gündeme getirmeye yararlı olabilir. Burada en büyük suçlama gereken, eleştiri gereken hedef de bence medya. Medyanın da haberi yok, bir yandan çapsızlık, bir yandan ilgisizlik sürünüyor gidiyor yani. Dolayısıyla medyanın hiç olmazsa zorunlu olarak bunlara ilgi duyacağını düşünüyorum. Bu, birinci yarar; gündeme gelecek! Ama sivil toplum kuruluşları olarak, biz bunları aktif bir şekilde gündemde tutabilmeliyiz.
İkinci faydası da şu olacak: Gündemde yok fakat ben Azerbaycan’dan biliyorum, 2 sene önce Azerbaycan’da IGF toplantısında Azerbaycan hükümetinin interneti sınırlayıcı politikaları çok şiddetli bir şekilde ve etkin isimler tarafından eleştirilmiştir. Bu, dünya kamuoyunda yer aldı ve dünya kamuoyunda bu tartışma oldu. Azerbaycan hükümeti gücendi. Dün de söylendi, biliyorsunuz, bu toplantının olacağı yer toplantı süresi boyunca Birleşmiş Milletler toprağıdır, Türkiye Cumhuriyeti’nin toprağı değildir. Orada da Türk polisi olmayacak. Hükümet’in hiçbir şekilde, ‘ben polisi gönderirim, sustururum, bağırırım, çağırırım’diye bir güvencesi yok orada.
Turk-internet.com : Birleşmiş Milletler toprağı kabul edilen etkinlik bölgesinde değil ama bu bölgeden çıktıktan sonra kapıda yakalar! Yani konuşmaktan korkanlar hala korkacaklar.
Osman Coşkunoğlu : Çıktıktan sonra kapıda yakalar ama giden birisinin, kalkıp da, ‘sen ne konuşuyorsun? Ben çıkıyorum, gidiyorum’ deme şansı da yok. ‘çık, git’ denir yani. Hiçbir şekilde müdahale edemez; orada Birleşmiş Milletler güvenliği sağlayacaktır. Orada özgür tartışma olacaktır. Özgür ve sorumlu bir tartışma olacaktır ve Türkiye Hükümeti eleştirilecektir; bunu tahmin edebiliyorum, Azerbaycan’da gördüğümden uzantı olarak. İkinci faydası da bu olacak diye düşünüyorum.
Üçüncü, belki de en önemli faydası diye düşünüyorum, umarım sivil toplum kuruluşları nihayet bu uluslar arası konulara, uluslar arası önemi olan konulara ‘ben bilmem, beyim bilir’ anlayışı ile değil, ‘benim de bildiklerim var’ diliyle yanaşır ise, sivil toplum kuruluşlarımız da önemli katkılarda bulunma çalışmaları yapma şansını bu sayede bulacağız diyorum.