Jeolojik yapısı ve coğrafi konumu nedeniyle birçok doğal afetin yaşandığı Türkiye’de, özellikle depremlerin etkisiyle ortaya çıkan yangınlar büyük kayıplara neden oluyor. Deprem esnasında yangın riskinin azaltılmasına yönelik uyarılarda bulunan Falckon Genel Müdürü Anıl Yamaner, sarsıntı anında bölgedeki doğalgaz ve elektrik akışının kesilmesiyle bu tehlikenin minimuma indirilebileceğini belirtti.
Türkiye, özellikle jeolojik yapısı ve üzerinde konumlandığı fay hatları nedeniyle sık sık deprem felaketine maruz kalıyor. Ülkemizde yıkımlara neden olan bu sarsıntılar, aynı zamanda büyük hasarlar yaratan yangınlara da sahne olabiliyor. Türkiye’deki endüstriyel yangın ile itfaiye hizmetlerinde öncü rol üstlenen Falckon, depremlerde yangınların çıkış sebebi ve önleyici tedbirlere ilişkin uyarılarda bulundu.
“Deprem sarsıntılarıyla ortaya çıkan reaksiyonlar yangınlara neden olabiliyor”
Özellikle şiddetli depremlerin yaratmış olduğu sarsıntılarla birlikte ortaya çıkan reaksiyonların yangınlara sebebiyet verdiğini söyleyen Falckon Genel Müdürü Anıl Yamaner, şöyle dedi:
“Genellikle doğalgaz kullanılan yerlerde, deprem sonrası boruların kırılmasıyla ortaya çıkan gaz, ortamdaki açık ateşle veya kıvılcımla karşılaşınca patlamalar meydana geliyor. Deprem esnasında, her ne kadar doğalgaz akışı ana vanadan kapansa da doğalgaz borularının içinde kalan gazlar risk oluşturuyor. Bunun dışında sarsıntının etkisiyle reaksiyona giren kimyasallar da büyük yangınlara sebebiyet verebiliyor.”
“Önce yangının kaynağına ulaşmak gerek”
Deprem anında başta sanayi kuruluşları, fabrikalar ve limanlarda meydana gelen yıkım etkisiyle elektrik, doğal gaz, tüp patlaması ve kimyasal tepkime kaynaklı yangınların baş gösterdiğine vurgu yapan Anıl Yamaner, şöyle konuştu:
“Bu tarz yerlerde çıkan yangınlar önü alınamaz zararlarla birlikte, aynı zamanda günlerce devam edebilmekte. Bunun sebebi ise alanların genişliğinin etkisiyle yangının kaynağına ulaşılamıyor olması. Ancak bu tarz büyük yangınlarda yapılması gereken ilk uygulama; yangın kaynağının etrafının boşaltılması ve suyun kaynağa uygulanmasıdır. Eğer yangının başlangıç noktasına ulaşamazsanız, yaptığınız soğutmaların söndürmeye çok bir etkisi olmayacaktır.”
“Gaz ve elektrik akışının kesilmesi, yangın riskini azaltır”
Deprem anında oluşabilecek yangınları engellemeye yönelik yapılması gerekenler konusunda da uyarılarda bulunan Yamaner, şu ifadeleri kullandı:
“Depremin meydana geldiği bölgede sarsıntının hemen ardından, bölgedeki doğalgaz ve elektrik akışının kesilmesi, olası yangın ihtimallerini büyük oranda azaltacaktır. Buna ek olarak endüstriyel yapılarda üretimin çeşidine göre bulunan kimyasal maddeler; elektrik tesisatları, sıcak işlem, ekipmanlarda oluşan mekanik sorunlar, yetersiz bakım, statik elektrik ve personel hataları gibi nedenlerle çıkan yangınları hem tesis hem de çevresi için çok daha riskli hale getiriyor. Bu nedenle bu tesislerde, uzman ekipler tarafından muhtemel tehlikelere anında müdahale edecek bir yapının bulunması hayati önem taşıyor.”
