Index’in İş ortakları toplantısına katılan Derviş, bilişim ve telekom sektörü, Türkiye’nin durumu, siyasete girme döneminde meydana gelen gelişmeler gibi pek çok konuda düşüncelerini anlattı ve soruları cevapladı. Konuşmasından bazı notları aşağıda bulacaksınız.
- Bilişim Sektörü, Önümüzdeki 15-20 yıl içinde gelişecek olan sektörlerden
Yeni gençler bilişim sektörüne çok meraklı. Eskiler büyümeyi tüten fabrika bacaları olarak düşünürler ama önümüzdeki 15-20 yıl içinde dünyada büyüyecek sektör hizmetler olacak. Bunun içinde turistik ve eğlence hizmetleri olduğu kadar teknolojik hizmetler de var. Türkiye’de de bunun yani bilişimin öneminin iyice anlaşılması gerekiyor.
Türkiye’nin Durumu
Türkiye’nin bir yol ayrımında olduğunu unutmayın. Çok iyi de gidebilir tıkanabilir de. Durum şu anda iyi. Ekonomik çöküş durdu. Makro dengeler zor da olsa yerine oturdu. Kurların çöküşü de durduruldu. Enflasyon son 20 yılın en alt düzeyinde. Yani uçuruma sürüklenmedik. Ama maalesef iyi bir ekonomi yönetimi yerleşti diyemeyeceğim. Yani hızlı karar veren, reel sektöre kolaylıklar sağlayan bir yönetim yok. Söyleyebileceğim şey “istikrar sağlandı” olacaktır. Türkiye’de kaynak sorunu var ve cevap vermek çok zor.
Telekom Krizi ve “Sektörün Düzgün Yönetilmesi”
Bunun en güzel örneğini telekom krizinde yaşadık. Orada ki kavganın esas nedeni, özelleştirme değildi. Özelleştirme kanunu zaten nisan ayında meclisten geçmiş ve bitmişti. Neşe Düzel röportajında bu konu yanlış aksettirildi. Kavganın esas nedeni, “sektörün düzgün yönetilmesi” hakkındaydı. Aynı sorunu BDDK’da da yaşadık.
Telekomünikasyon Kurumu atamalarında, tamamen bir siyasal partinin adamı olan kişiler atanmaya çalışıldı. Yani profesyonel özgürlüğü olmayan, parti ne derse yapacak kişiler. Regülatör Kurum ne yapar, sektörü düzenler. Oysa bu şekilde bağımsız olmayan kişiler atanırsa, bu tür kurumların bağımsız çalışma şansı olamayacağı için durum daha da kötü olur. Bari bürokrasi de hiç olmazsa gelenekler vardır.
Kurula her partiden 2’şer kişi atanıyordu. Kanunla bu kişileri değiştirebildik. Sadece 1’i kaldı. Şu anda, o da istifa etti biliyorsunuz, MHP’den aday oldu.
Kavganın esas nedeni “sektörün düzgün yönetilmeyişi” derken, ekonomi ile siyasetin içiçe geçmesini kastediyorum.
Telekom özelleşsin ama herhangi bir fiyatla değil. Yönetimin de bu özelleşmeye hazır olması gerekli. Ama liberalleşme daha önemli.
Neden Ayrıldım
Nisan ayı civarında mevcut yapı ile bir şey yapılamayacağı görülüyordu. üstüne Başbakan’ın da hastalığı gelince bu olaylar oluştu. Ancak 17 ay dayanabildim.
Bakanlar Kurulu içinde, çekişme vardı. Yapılması gerekenler hususunda yardımlaşma yapılması yerine konular içeriden çökertiliyordu.
Geldiğimde durum neydi?
Geldiğimde durumun vehametinin farkında değildim. 2-3 ay içinde öğrendim. Brezilya’da borç yükü / milli gelir = % 60. Biz de ise % 85. Bunun yarısı bankalar sorunlarından oluştu. Yani % 45 civarı idi daha önce.
Ancak gelince kendimi evimde hissettim. 23 yıl Dünya Bankası ve 6 yıl öğretim üyeliği yapmıştım. Hazine’dekiler çalışkan ve çok bilgili kişiler. Çok düşük maaşlara rağmen, katrilyonluk kararları alıyorlar. Yurtsever, çalışkan, bilgili kadrolar bu işi yaptılar.
Bundan Sonra Ne olur?
Ülke çözüm bulabilir mi bilmiyoruz. Bundan sonrasında da program siyasal kararlılıkla ve takım ruhu ile uygulanmalı. Çağdaş bir anlayışla devletin yeniden yapılanması gerçekleştirilmeli.
Türkiye son 10-15 yılı, siyasal ortamda güçlü bir sosyal demokrat parti olmadan ve sosyal demokratlar arası kavgalarla geçirdi. Oysa aynı dönemde Avrupa’da mesela İspanya’da güçlü sosyal demokratlar göreve geldi. Gelince de kamu finansmanını düzenleyip, yarışmacı bir pazar yaratmakta başarılı oldular. Muhafazakarlar hep sermaye kesimlerine yakın çevrelerdir.
Bu arada 1999 yılında CHP’de bir değişim başladı. Piyasa ekonomisine önem veren, yeni devletçiliği düşünen, girişimcisini destekleyen bir yapıya gitti. CHP’nin 6 okunda birisi hala devletçilik ama “düzenleyici ve denetleyici” bir anlayışla. Ancak piyasa ekonomisine ve özel sektöre öenm vermek, devletçiliği ihmal etmek anlamına gelmemelidir. Devlet piyasayı regüle etmelidir.
Devletin ahbab-çavuş ilişkilerinden uzak durması, siyasetle ekonomiyi biribirinden ayırması lazımdır.
Pazartesi günü gazate manşetleri acaba nasıl çıkacak? Bir durumda dışlanmamıza, AB’den geri kalmamıza neden olabilir.
Telekom’un Serbestleşmesi
Telekom 2003 sonunda liberalleşecek. Liberalleşmenin tüm sektörlere katacağı şeyler var. Bu partinin programında da var zaten. Özelleştirme de ise zamanına bakmak lazım. Satın alacak konsorsiyum ya da şirket ne yapacak. Olayın tamamına bakmak lazım.