Türkiye popstar yarışması ile ekrana kilitlendi. Hayatımıza ne kattı, ne alıp götürdü bilemiyoruz ama dolaylı dolaysız etkilendiğimiz bir gerçek. Konya’da Zümrüt Apartmanı’nın çökmesiyle yeniden gerçeklerle yüzleştik. Bir de sabah saatlerinde mail kutusuna düşen Erdoğan Koparal’ın mesajıyla.
Erdoğan Koparal, 17 Ağustos 1999 yılında yaşanan depremde eşi ve kızını Yalova’daki yazlıklarında kaybetti. Ailesini kaybettiği yazlık binanın yanı başındaki binalarda çatlak dahi yoktu. İnternette açtığı bir web sayfası ile ihmali bulunanlar ile mücadeleye başladı. Bu mücadelesi şimdilerde adliye koridorlarında da sürüyor.
Erdoğan Koparal, www.TurkPopStar.com web sayfası ile, Türkiye’nin gerçeği depremde yıkılan evinin müteahhitlerine karşı yeni bir cephe, yeni bir site oluşturdu. Türk popstar yarışması ile ilgili olduğu düşünülen ve “Hayatınızın fırsatı olabilir” başlığı ile mesajın ilgi çekeceğini düşünerek hazırladığı web sitesinde Koparal, popüler kültürün insana neler kattığına ilişkin, “Biliyoruz ki her insanın içinde şöhret ve para kazanma hırsı var” sözleriyle eleştiri getiriyor.
Bazı firmalar ve mesajlarının okunmasını isteyen kişiler, böylesi yöntemleri kullanıyor. İnternet üzerinden reklam veya ürünlerini pazarlamak isteyenler en çok ilgi çeken konu başlıkları veya isimler ile mesajlarını gönderiyor.
Erdoğan Koparal, neden böyle bir site oluşturduğu yönündeki sorumuza şöyle cevap verdi:
“İnsanların sorunlarını ciddi kurumlar olan mahkemelerde hukuk ile çözemediği için bu yola başvuruyorum. Şöyle bir düşünün, şimdiye kadar ki yaşamımızda hatırladığınız politikacılardan mı daha çok şey öğrendik, yoksa Zeki Alaysa, Metin Akpınar, Levent Kırca’dan mı? Bu insanlarda özel hayatlarında ciddi insanlar değimli?
Başka türlü insanların dikkatini bu konuya çekemiyorum.”
Koparal, kendisine açılan tazminat davasını kaybettiğini, bir milyar TL ödemeye mahkum olduğunu söylüyor. Koparal, Yüksel Proje’nin avukatları ile yaşadığı olayı şöyle aktarıyor:
“Benim hakkımda tazminat davası açan şirket Yüksel Proje. İlk davaya katılmadım ve bir milyar tazminat ödemeye mahkum oldum.Avukatları beni arayıp, “bizim niyetimiz para değil, para istemiyoruz ama sende yayınlarına son ver” deyince, bu şantajın karşılığında “parası ile değil mi” deyip http://www.yukselproje.web.tr adresini yayına soktum. Bunun karşılığımda tekrar mahkemeye verildim. İkinci duruşması 04 Mart 2004 tarihinde.
Türkiye’deki deprem gerçeğini, polüler kültürün araçlarıyla dikkat çekmeyi başaran Koparal, mesajı göndermeye başlayalı 24 saat olduğunu ve henüz 50 bin kişiye yolladığını söylüyor.
İnternet kullanıcıları “istenmeyen mail” anlamına gelen bu tür spam maillerden hoşlanmasalar bile, Koparal’ın bu yolla dikkati çektiği kesin. Hem sevmiyoruz, istemiyoruz ama yine de bu tür haberleri okumuyor ya da dolaylı olarak etkilenmiyor muyuz?