Bu röportaj dizisinin ilk 2 bölümünü
- Dr.Osman Dur: Türksat bu yıl devir ve ayrılma konularını tamamladı
- Dr.Osman Dur: Lisans alan firmalar platform işletmecisi olabilecekler
başlıkları altında okuyabilirsiniz.
Turk-internet.com: Uyduda durum nasıl?
Osman Dur: Eurasiasat’a ortak olan Fransız firmasının ekonomik sorunları yüzünden göreve geldiğim zaman yeni uydu atılmayacağı düşüncesi ağır basıyordu. Türk Telekom, bunu basında beyan etmişti. Uydu zaten dolu değildi. Türk Telekom da, Türkiye’nin uydu ihtiyacı yok diyordu. Biz, göreve geldikten sonra, şirket merkezini Monaco’dan Türkiye’ye taşıdık, yabancı personelin işine son verdik ve aktif pazarlama faaliyetleriyle birlikte geliri üçe katlayıp, 28 milyon $’a çıkardık.
Şirket merkezi Monaco’da iken çok yüksek bir operasyon gideri söz konusuydu. Biz bunları önledik. Ayrıca şirketin tüm borçlarını kapattık, yani 108 milyon $’lık bir meblağı ödedik ve 20 milyon $ kâra geçtik.
Fiyat değişiklikleri uyguladık. Küçük TV kanalları uyduya çıkamıyordu. Bu kanalların uyduya çıkışını hızlandırıcı çalışmalar yaptık ve ayrıca, kullanıcılara VSAT terminalleri sunduk. Adalet Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve DHMİ gibi kurumlara da uydu üzerinden iletişim, faks, data, ses sunmaya başladık. Uydudaki kapasiteyi dolar hale getirdik.
Bununla birlikte, yurtdışındaki pazara açılmayı da ihmal etmedik. Türkî Cumhuriyetleri dolaştık. Sözgelimi artık Azeri kanallarına hizmet sağlıyoruz. Azerbaycan RTÜK, Azeri TV kanallarının Türksat uydularını kullanma konusunda karar aldı.
VSAT hizmetlerinin pek çok avantajı var. Internet erişimine olanak veriyor. Kablo ve bakır götürülemeyen kırsal alan ve mezralara Türksat uydusu üzerinden telefon hizmeti veriyor olacağız. Yani gerek telefon gerekse internet hizmetinin kırsal alanlara ulaştırılabilmesi için uyduya ihtiyaç var. Birçok mezrada köylerle haberleşme sağlanamıyor. Ancak uydu aracılığıyla kaliteli ve kesintisiz bir iletişimi kolaylıkla sağlayabiliriz. Ayrıca Türkiye ile arasında doğrudan kablo olmayan 20 ülkeyle, sözgelimi Malezya’yla, bu şekilde haberleşme mümkün hale gelebilir. Okyanuslar ve denizlerdeki haberleşme Inmarsat üzerinden devam ediyor, ama aslına bakılırsa bu yöntem, ekonomik değil. Bunların yanısıra, geçen yıl Galileo projesi bitti. Biz Galileo hizmetlerini de üstlenmeyi planlıyoruz. Zaten bu projeye kapsamında, RIMS istasyonunu da Gölbaşı’na kurmuş bulunuyoruz.
Bize pek çok uydu talepleri var. Yeni ve kapasitesi daha büyük bir uydu attığımız anda dolacak. 24 transponder’lı yeni bir uydu atacağız. Şu anda 31, 42 ve 50 derecelerde uydumuz var. 2 yıl içinde yeni bir uydu gönderemediğimiz takdirde uzaydaki uydu yörünge pozisyonlarımızı kaybederiz.
Turk-internet.com: Uyduyu yapacak firmaya “eğitim” amaçlı personel göndereceğinizi biliyoruz. Bu mümkün mü? Uydu firması teknolojisini paylaşır mı?
Dr. Osman Dur: Biz 2014’de kendi uydumuzu yapacak bir program hazırladık. Bir sonraki uydumuzu atacak firma, personelimize de eğitim verecek. Orada 2 yıl boyunca arkadaşlarımız çalışacak. Altyapı Türkiye’de kurulacak. Kendi uydumuzu kendi altyapımız ve insan kaynağımızla yapabilecek bir duruma geleceğiz. Bu konuda en azından 10 yıllık bir vizyona sahip olduğumuzu söyleyebilirim.
Tasarım aşamasında, hem askeri hem de sivil amaçlar göz önüne alınmalı. Görüşmelerimiz sürüyor. Uydu stratejimize uygun davranan firma ile çalışacağız. Üniversitelerde zaten alçak yörünge uydularının ve ticari olmayan uyduların yapımını öğretiyorlar. Hatta Amerika’da kendi uydusunu fırlatan öğrenciler bile var. Doktora ve yüksek lisans öğrencilerine proje geliştirteceğiz. Türksat altyapısını, uzay çalışmalarına yönelmek için kullanacağız.