TBD tarafından düzenlenen etkinlik, çalışma gruplarının raporlarını okumasıyla sona erdi. Üç grup halinde faaliyet gösteren çalışma gruplarında, vatandaşların başta e-imza olmak üzere, e-dönüşüm projeleri konusunda bilgisiz olduklarına dikkat çekilerek, camilerde vatandaşları bilgilendirme amaçlı hutbe okutulması önerildi.
Bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığı’na bilgi verilmesinin gerekliliği üzerinde durulan rapor hakkında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan TBD Başkanı Turhan Menteş, bilişim toplumu olma yolunda vatandaşların bilgilendirilmesi için her yöntemin kullanılması gerektiğini ifade etti.
Toplantının genel bir değerlendirmesini de yapan Turhan Menteş, “Teknoloji üretmeden teknoloji kullanmakla bilgi toplumu olunamaz” dedi. Bu konuda çeşitli çalışmalar yapıldığını anlatan Menteş, yakın bir zaman içinde Denizli Organize Sanayi Bölgesi’nde erişilebilir ve kullanılabilir bilim teknolojilerinin üretilmesi konusunu değerlendireceklerini kaydetti. Menteş sözlerine şöyle devam etti:
“Sanayileşmiş ülkeler bilgi toplumuna hızla geçiş yaparken, Biz sanayi devrimini yapmadan bilgi toplumu haline gelmeye çalışıyoruz. Teknolojiyi kullanırken aynı zamanda yeniden mühendislik yöntemiyle katma değerler yaratılması gerekir.”
Çelik: “e-Dönüşüm İçin Gecikmeye Tahammül Yok”
“Bilişim Sektörü Kamu Yönetiminden Ne Anlıyor” konulu panelde konuşan Türk Telekom Pazarlama Daire Başkanı Ercan Çelik, Türkiye’nin e-dönüşümünü sağlayabilmesi için gecikmeye tahammülü olmadığını, bu nedenle Türk Telekom’un 2004 ve 2005 yılını “data yılı” ilan ettiğini söyledi.
Türkiye’de 950 bin kapasiteye karşılık 740 bin ADSL kullanıcı bulunduğunu kaydeden Çelik, ihtiyaç olan uç bölgelere hizmet götürmek için çalışılacağını belirtti. Çelik, ADSL yatırımlarına iş dünyasının hareketli ortamını düşünerek hız verdiklerini ifade etti. Kablosuz erişim imkanlarını artırdıklarına dikkat çeken Çelik, 2005 sonuna kadar 200 olan kablosuz erişim kapasitesini 2006 yılı sonunda bine çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.
Türk Telekom’un e-devlet alt yapısı çalışmalarını üstlendiğini hatırlatan Çelik, İnternet Veri Merkezi’ni bu amaçla kurduklarını ve yüksek hız ve güvenlik anlamında önemli aşamalar kaydedildiğini söyledi.
E-Vatandaş Doğru Tanımlanmalı
Panelde konuşan Kunt Elektronik’ten Ferit Sağıroğlu, e-devlet konsepti içinde vatandaşın doğru tanımlanması gerektiğini ifade etti. Sağıroğlu, vatandaşı elektronik olarak tanımlamak için birden fazla numara verilmesinin doğru olmadığını, dünya örneklerinde “ülke kimlik” kartı bulunduğunu belirterek, “Almanya’da vatandaşı tanımlamak için 3 boyutlu yüz sistemlerini oluşturmaya çalışıyorlar. Türkiye’de de MERNİS gibi vatandaşın kimlik tanıtımı için benzer yöntem uygulanabilir” dedi.
e-devlet uygulamaları için çeşitli etkenlerin rol oynadığının altını çizen Sağıroğlu, bunlar arasında ülke alt yapı, insan faktörü, internet kullanıcı sayısı ve PC sayısının önemine vurgu yaptı. Sağıroğlu, “Norveç’te yüzde 53 olan dünyada e-devlet kullanımının Türkiye’de yüzde 3 ile son sıralarda olduğunu görüyoruz. E-devlet uygulamaları için dünya ülkeleri mobil çözümlerden yararlanmaya başlıyor” dedi.
Microsoft adına bir konuşma yapan Özalp Harut, etkin işletme yönetimi ile etkin devlet yönetimini birlikte değerlendirmek gerektiğini belirtti. Harut şöyle dedi:
“Tüm ekonomik kurumlar gibi kamuda ürettiği hizmeti müşteri odaklı yapmalıdır. Örneğin kamu, sağlık hizmetini etkin bir şekilde verebilmek için doktor sayısını artırmanın yanı sıra verimli çalışmayı da sağlamalıdır.”
Harut, devletin gelir ve gider idaresi için bilişim teknolojilerinin etkin bir şekilde kullanılması gerektiğini de vurguladı.
Nortel Netaş sorumlusu Gökhan Özel, Türkiye’de devletin yapısının yanlışı yakalamak ve düzeltmek olarak planlandığını ifade ederek, bunun için bilişim teknolojileri etkin kullanması gerektiğini vurguladı. Özel, bilişimin etkin kullanılması için telekom alt yapısının önemine vurgu yaparak, “alt yapıyı oluşturarak bilişim etkinliklerinin verimini artırmak gerekmektedir. İş dünyasının etkinliğinin kamuda da olabilmesi için vatandaşa sağlanan hizmetin zamanında sağlanması gerekmektedir” dedi.
Özel, mevcut data erişimine ses erişiminin de eklenmesi gerektiğini belirterek, “ses ve datanın tek bir iletişim ortamında olması, vatandaşın soru ve taleplerinin tercih edilen ortamda cevap verilmesini sağlayacaktır” dedi. Özel, dünyada bilişim pazarının 1 trilyon Avro seviyesinde olduğunu, Türkiye’nin bu pazarın binde 2’lik bölümünü aldığını belirtti. Türkiye’nin payını artırması için ulusal Ar-Ge çalışmalarına hız vermesi gerektiğini kaydeden Özel, kamu bilgi işlemcilerinin de ulusal çalışmalara önem vermesi gerektiğini vurguladı.