1997 yılında Türkiye ile Fransa’nın, Türkiye ve Türkçe konuşulan bölgelere yapılacak uydu yayınlarına yönelik olarak kurdukları EurAsiaSat Şirketinin Genel Müdürü İlhami Aygün ile görüştük.
EurAsiaSat hakkında bilgi verir misiniz?
İlhami Aygün: Fransız Aerospatiale bildiğiniz gibi uydu üretici firma, Türkiye ise sadece kullanıcı. Benim de içerdeki raporlarımın etkisiyle, Aerospatiale üreticilikten, işletmeciliğe doğru da yönelsin istedik. İlk olarak Türkiye ile işbirliği yapıldı. Ortak Uydu şirketi kurup, finansmanı sağlayıp, sonra Uluslararası Pazarda Uydu pazarlayalım dedik.
EurAsiaSat Merkezi Monako’da olan bir şirket. Alcatel Aeorspatiale (daha önce devlet şirketi idi) şirketini satın aldı ve böylece şirket özelleşti. Devlet şirketiyken tek yabancı direktör bendim. Özelleşince yeni projelere yöneldi.
1997 yılında Türkiye ile Fransa, birlikte EurAsiaSat şirketini kurunca, Aeorospatiale, bu yeni şirkete Genel Müdür olarak beni önerdi. Türk tarafı da aynı şeyi düşününce genel müdür oldum.
Peki İlhami Aygün kimdir? Sizin çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz?
Aygün: 1981’de ODTÜ Elektronik Bölümünden mezun oldum. Master ve sonrasında South Hampton Space System’dan uzmanlık aldım. AT & T Bell Laboratuvarlarında bir süre çalıştım. Daha sonra bir müddet NEC Japonya’da yine uydu ve uzay sistemleri bölümünde bulundum. MIT’de Space-Satellite Design konusunda uzmanlık aldım. 1990’dan itibaren ise Aeorspatiale’de Telekominikasyon Uyduları Direktörü olarak çalıştım. Uydu Dizayn, Strateji, Test ve Üretim benim sorumlu olduğum konular arasında idi.
Türksat’lar yanısıra 12 diğer uydunun imalat aşamasında bizzat bulundum. 7 uydunun fırlatışında vardım. Türksat 2A’nın Güney Amerika Fransız Guyana’sındaki fırlatılışı sırasındaki “mission director” de bendim.
1993’de 70.000 kişinin çalıştığı Aerospatiale içinden, yaptığım çalışmalar sonucunda NewYork Bilimler Akademisine seçildim. 1995 yılından bu yana Marmara Üniversitesinde Türksat ve Uydu Yayıncılığı dersleri veriyorum.
Hangi uyduları ürettiniz ?
Aygün: Aerosptiale, Eurosat’ın da uydularını üretiyor. Hotbird, Atlantic Bird ya da W3 uydularını ürettik. Türksat 1B ve 1C uyduları Space Bus 2000 serisidir. Eutelsat son uyduları Space Bus 3000 ve Türksat 2A Space Bus 3000 2B serisidir.
Son TürkSat Uydusunun fırlatılmasında bir takım gecikmeler oldu. Nedenleri neydi ?
Aygün: Kasım 2000’de fırlatılan başka uyduların güneş panellerinde arızalar çıktı. Bu uydular aynı malzemeleri kullanıyor. Uydu fırlatmak çok hassas bir iş, uyduyu kaybedebilirsiniz. Gerçekten de başka firmalar 3 uyduyu kaybettiler. Bu nedenle fırlatmayı durdurup teste aldık. Aralık ayındaki fırlatmada ise, Arian Roket kapsülünde (fairing) ufak bir deformasyon hissettik. Risk almamak için Ocak ayına erteledik. Bunun da mükafatını aldık. Şu ana kadar yapılan en isabetli atış oldu. Daha başlangıçta 6 ay ömrü uzadı (harcanan yakıt yönünden). Toplam ömrü 15 yıl. 42 derece Doğu’ya yerleşti.
TürkSat kapsama alanına hangi bölgeler giriyor
Aygün: EurAsiaSat uydularının kapsama alanı tüm Avrupa, Türkiye-Orta Asya, Çin’e kadar uzanan bir bölge. Yani Atlantik’ten Çin’e kadar. Bölgesinde bu güçteki tek uydu. Bu zamana kadar üretilen en güçlü uydu. Orta Asya ile Türkiye’yi tek beam içinde görüyor. Avrupa-Türkiye’yi de öyle. ArabSat olduğu için Arab ülkeleri kapsanmadı ama TV şirketlerinin talepleri doğrultusunda, Kahire, İsrail, Kuzey Afrika, Türkçe konuşan toplulukların olduğu bölgeler içeriliyor.
Peki doluluk oranı nasıl
Aygün: 1997’de 2 ayrı firmaya (Kalba ve Euro Consultants) Pazar araştırması çalışması yaptırdık. 2001 yılında bu bölgedeki yeni transponder ihtiyacı 650 olacak şeklinde çıktı. Sadece Türkiye’de 56 ihtiyaç olacaktı ki bu uydu 34 transponder’a sahip. Ortaklık bu nedenle kuruldu.
Mevcut durumda % 80’i TV (DHT – direct to home) ve % 20’si Internet Datası aktarıyor. Bunun % 60’ı Türkiye’ye satılmış durumda. % 40’ı ise Orta Asya ve Avrupa tarafından kullanılıyor.
Ocak ayında atılmadan önce yapılan anlaşmalarla Türksat 2A % 92 dolulukta idi. Bu da Pazar araştırmalarını doğruluyordu. Daha da ötesi, yeni uydu için rezervasyon yapmaya başlamıştık. Kasım 2000 ve Şubat 2001 krizleri medyayı öldürdü. Internet & Data sektöründeki yatırımcıları kaçırdı. Dış yatırım projeleri durdu. Sonuçta bir çok firma ceza maddelerinde yer alan meblağları ödeyerek, anlaşmaları iptal ettiler. Yatırımlarını durdurdular.
Bunlar ne tür firma ya da projeler?
Aygün: Bunlar digital platformlar, doğrudan eve internet servisleri gibi yatırımlardı. Internet Servis Sağlayıcıların yeni projeleri, Milli Eğitim Bakanlığının, hastanelerin projeleri var.
Sonuçta şu anda % 50 doluluktayız. Türkiye pazarı daralınca, Avrupa ve Orta Asya’ya döndük. Geçen hafta Avrupa Uzay Ajansı’nın Multimedia için çıktığı bir projeyi de kazandık.
Yeni uyduyu engeç 2002 sonunda fırlatacağız.
Türksat 2A çok güçlü olduğundan, Orta Asya ve Türkiye’yi hedefleyen tüm telekom operatörleri ve internet projelerine açığız.
Kriz hakkında ne düşünüyorsunuz ?
Aygün: Kriz 2002 ortalarına doğru düzelir. Ancak yatırımcıların krizin düzelmesini beklemesi geç kalmasına neden olur. Yatırımların şimdiden başlatılması gerekli.