İlk olarak askeri amaçlarla oluşturulan ve daha sonra da akademik amaçlar için kullanılan İnternet’in bugün ortaya çıkarabileceği sorunların büyük bir kısmı İnternet’in erken dönemlerinde yaratıcıları tarafından öngörülememişti. İnternet teknolojilerindeki büyük gelişme kendisini hukuk alanında ciddi problemler olarak gösterdi. Bugün İnternet’in sebep olduğu hukuki problemlerin en başında telif hakları ihlalleri gelmektedir. Bu ihlallerden en fazla etkilenen endüstriler ise müzik ve film endüstrileridir. “Peer-to-peer” dosya değiş tokuş araçlarının gelişimiyle birlikte bu endüstrinin ürünleri olan müzik ve filmler tüm dünya çapında bu araçları kullanan kişiler arasında yasal olmayan bir şekilde paylaşımlaya başlanmıştır. Bu durum halen devam etmektedir. Bu araçlardan en meşhuru ve İnternet üzerinden telif hakları ihlallerinin gündeme gelmesine sebep olanı Napster’dır. Napster ile müzik eserleri tüm dünyaya yasal olmayan bir şekilde yayılmış ve bunun sonucunda özellikle “Mettallica” isimli müzik grubu üyelerinin ve onların kayıt şirketlerinin çabaları sonucu Napster’a karşı dava açılmış ve Napster’ın faaliyetlerine son verilmiştir.
Bugün aynı sorunla karşı karşıya olan diğer bir endüstri de film endüstrisidir. Napster benzeri peer-to-peer araçlarından olan KazaA, Gnutella, Morpheus gibi araçlarla filmler yine yasal olmayan biçimde dünya çapına yayılmıştır. Bu paylaşım araçlarından başka film endüstrisi başka problemlerle de karşılaşmıştır. DVD filmlerinin şifrelerini kıran cracker’lar bu filmleri web sitelerinden sunmuşlar veya pazarlamışlardır. Yeni gelişen DivX teknolojisi ile filmlerin dosya boyutunun küçültülmesi ama buna karşın görüntü kalitesinin korunması sağlanarak filmler yine İnternet üzerinden dağıtılmış veya pazarlanmıştır. Bir diğer problem ise paralel ithalat meselesidir. Paralel ithalat kimi ülke mevzuatlarınca serbest bırakılmışken kimi ülke mevzuatlarınca yasaklanmış veya düzenlemesiz bırakılmıştır. Film şirketlerinin münhasır dağıtım anlaşmalarını ihlal eden bu paralel ithalat meselesi de yine İnternet’teki satış siteleri sebebi ile film endüstrisinin karşısına bir problem olarak çıkmıştır.
Bunlardan başka ICQ veya IRC gibi eş zamanlı sohbet programları, web siteleri, FTP gibi yollarla filmler internet üzerinden pazarlanmaktadır.
Aşağıda internet üzerinden/aracılığıyla film korsanlığının çeşitli boyutlarına ve bunlara karşı yapılanlara önce ABD sonra da Türkiye uygulaması açısından göz atacağız.
1.ABD Uygulaması
ABD hem İnternet’in hem de film endüstrisinin ana vatanı olarak kabul edilmektedir. Bugün en fazla host sayısına ve en fazla internet kullanıcısı nüfusuna sahiptir. Yine film endüstrisi ABD ekonomisinde çok önemli bir yer tutmaktadır. Yukarıda belirttiğimiz doysa değiş-tokuş araçlarının yoğun biçimde kullanılması, DVD şifrelerinin kırılması sebebiyle film endüstrisinin ciddi gelir kayıplarına uğraması üzerine bu değiş-tokuş ortamını sağlayan şirketlere, DVD şifrelerini kıran cracker’lara, kablo yayını yapan televizyon şirketlerinin yayınlarını bazı teknik araçlarla elde edip İnternet sitelerinde yayınlayanlara karşı çeşitli davalar açılmıştır. Şimdi bu davalara bir göz atalım;
a.KazaA-Film ve Müzik Şirketleri Davası:
2 Ekim 2001 tarihinde bazı film ve müzik şirketleri tarafından; MusicCity.com, Inc. ve MusicCity Networks, Inc. (Morpheus servisini işletenler), Grokster, LTD, ve Consumer Empowerment BV (ayrıca FastTrack olarak bilinir ve KaZaA servisini işletir) şirketlerine karşı ABD telif hakları yasasına dayanılarak dava açılmıştır. Dava dilekçesine göre film ve müzik eseri sahipleri olan davacılar, basın tarafından “Napster sonrası” olarak adlandırılan değiş tokuş sitelerini işlettikleri ve davacılara ait eserlerin yasal olmayan dağıtımını ve çoğaltımını yaptıkları için telif hakları yasasını ihlal ettiklerini ileri sürmüşlerdir. Ayrıca davacılar, davalıların sundukları bu servisler ile 21. yüzyıl korsanlığına bir sığınma alanı yarattıklarını ifade etmiştirler.
Bu davada davalılar tarafından KazaA’nın Avustralya’da kurulu Sharman Network tarafından işletildiği bu sebeple Kaliforniya mahkemelerinin yetkili olmadığı iddiası nedeniyle yargı yetkisinin olmadığı ileri sürülmüştür. Davanın hakimi davalıların bu itirazlarını reddetmiştir.
b.Scour Inc. – Film ve Müzik Şirketleri Davası:
20 Temmuz 2000 tarihinde bazı film ve müzik şirketleri tarafından Scour Inc. aleyhine telif haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle dava açılmıştır. Davacılar, davalının bir dosya paylaşım hizmeti sunduğunu ve kullanıcılarını davacıların ürünlerini -hiçbir izin alınmakzısın- kopyalamak için teşvik ettiğini ve cesaretlendirdiğini iddia etmişlerdir.
c.Replay Tv. Inc.,SONICblue Inc. – Film Şirketleri Davası :
Bu davada davacılar, davalının ReplayTv 4000 isimli bir aracı müşterilerine “ilk dijital ağ DVR’ı – dijital video kaydedicisi” olarak tanıtmış ve kendi sunucularındaki davacılara ait toplam 320 saatlik filmleri bu araç yardımıyla internet üzerinden müşterilerine dağıtmıştır. Davacılar davalıyı Telif Hakları Yasasını, İletişim Yasasını ve haksız rekabet hükümlerini ihlal etmekle suçlamışlardır.
d.RecordTv.com, David Simon – Film Şirketleri Davası :
15 Haziran 2000 tarihinde bazı film şirketleri, davalılar aleyhine Telif Hakları Yasası’nı, Marka Yasası’nı, haksız rekabet hükümlerini ve Kablo İletişimi Yasası’nı ihlal ettikleri iddiasıyla dava açmışlardır. Davacılar, davalıların kendi kablo tv şirketinden yayınları aldıktan sonra bunların birer kopyasını çıkararak web sitesinden müşterilerine yayınladıklarını iddia etmişlerdir. Bu dava tarafların uzlaşması ile son bulmuştur.
e.icraveTV – Film veTelevizyon Şirketleri Davası :
Bazı film şirketleri tarafından, icraveTV, TVRadio Now Corp. ve William R. Craig aleyhine Telif Hakları Yasası’nı ve haksız rekabet hükümlerini ihlal ettikleri iddiasıya dava açılmıştır. İddiaya göre bir Kanada şirketi olan davalı, web sitesi üzerinden “streaming” yoluyla ABD’deki 17 televizyon şirketinin yayınlarını web sitesini ziyaret edenlere, bu yayınlarla eş zamanlı olarak izlettirmiştir. Bu dava da tarafların uzlaşması ve davalının web sitesini kapatmasıyla sonuçlanmıştır.
f. Film88.com – Film Şirketleri Davası :
9 Temmuz 2002 tarihinde bazı film şirketleri tarafından, davalılar Mastersurf Inc., Film88.com ve Universal Corp. Ltd. aleyhine Telif Hakları Yasası’nı ihlal ettikleri gerekçesi ile dava açılmıştır. İddiaya göre davalılar kendi web sunucularından davacılara ait filmleri müşterilerine izlettirmişlerdir.
g.DVD – DeCSS Davası :
14 Ocak 2000 tarihinde bazı film şirketleri tarafından davalılar Shawn C. Reimerdes, Eric Corley ve Roman Kazan aleyhine DVD’lerin telif hakları koruma sistemlerini kırdıkları iddiasıyla dava açılmıştır. İddiaya göre davalılar tüm telif hakları davacılara ait olan DVD filmlerini telif hakları ihlallerine karşı korumak için kullanılan “Contents Scramble System-CSS” sistemini, ilk kez Norveçli küçük bir hacker grubunun bulduğu “Descrambling of CSS- DeCSS” yöntemiyle kırarak bu DVD’lerin kopyalarını yapmışlardır. Mahkeme olaya “Dijital Milenyum Telif Hakları Yasası-DMCA”nın uygulanacağına karar vermiş ve davayı kabul etmiştir. Davalıların yaptıkları temyiz başvuruları da incelenip reddedilmiştir. Bu karar film endüstrisinde büyük bir zafer olarak yorumlanmıştır.
Görüldüğü üzere ABD’de film korsanlığı ülkemizin aksine sokak tezgahlarında satılan VCD’lerden çok İnternet üzerinden yapılmaktadır. Gerçekten de Kuzey Amerika’da VCD formatında film görmek imkansız. Filmler sinemaların dışında daha çok video ve DVD formatında pazarlanmakta ya da kablo yayını yapan televizyonlarda yayınlanmaktadır. İnternet kullanımının da çok yaygın olduğunu düşünürsek ABD’de bu konuda birçok dava açılmasına şaşırmamak gerekir.
Yarın ki bölümde Türkiye Uygulaması‘nı okuyacaksınız.