Paya dayalı kitle fonlama sisteminin ülkemizde regüle edilmesinin ardından 8 Nisan 2021’de Sermaye Piyasası Kurulu (SPK)’dan lisans hakkı kazanan ve bu yeni nesil finansman modelini Türkiye ile tanıştırarak girişimcilik ve yatırımcılık ekosistemine yepyeni bir boyut kazandıran fonbulucu, 2022 yılı ilk altı aylık kampanya istatistiklerini açıkladı. SPK tarafından onay listesine alındıktan sonra 11 Mayıs 2021 tarihinde ilk kampanyasını yayınlayan ve 2021 yıl sonuna kadarki yedi aylık dönemde 18 girişimin toplamda 23,2 milyon TL fona ulaşmasını sağlayan platform, 2022 yılının ilk altı aylık döneminde ise 13 girişimin yaklaşık 41 milyon TL fonlanmasına aracı oldu. Fonlama tutarını yılın ilk altı ayında geçen yılın son yarı yılına göre 2’ye katlayan platformda kampanya hakkı kazanarak başarılı olan 13 girişim, geleceğin unicorn’ları olma yolundaki kritik bariyeri kırdı.
Başarıyla fonlanan girişimler ve toplanan fon miktarı
İlk yarının en başarılı kampanyası yapay zeka ve davranışsal biyometri alanlarında uzmanlaşmış kadrosuyla kimlik doğrulama ve siber güvenlik teknolojileri üreten Securify girişimi oldu. Sadece bir günde fonlanarak 1,716 yatırımcıdan 10,1 milyon TL fon toplayan girişim, süreci 6,2 milyon TL’lik hedefinin üzerinde tamamladı. Securify dışında başarıyla fonlanan diğer girişimler Robotic Mobi, Mavi Kanatlar, egirişim, Steto, SeraCell, Scoper, Size&Me, Taze Yöre, Shiftplanner, EVbee, Yapısoft ve Retinow olarak kayda geçti. EVbee 7,9 milyon TL, Mavi Kanatlar 5,2 milyon TL, Scoper 4,1 milyon TL, egirişim 3,1 milyon TL, Size&Me 2,9 milyon TL, Robotic Mobi 2,5 milyon TL, Yapısoft 2 milyon TL, Shiftplanner 1,8 milyon TL, Steto 1,3 milyon TL, SeraCell 1,7 Milyon TL, Taze Yöre 1,7 milyon TL ve Retinow 1,6 milyon TL fonlama ulaştı. 13 girişimin yatırımcılara arz ettiği ortalama toplam hisse oranı ise %12,66 olarak açıklandı.
2023 yıl sonuna kadar toplam 1 milyar TL’lik finansman hacmi bekleniyor
Paya dayalı kitle fonlama modelinin Türkiye’deki konumuna ilişkin bilgi veren fonbulucu CEO’su Hakan Yıldız, şöyle konuştu;
“Katma değeri ve rekabet edebilirliği yüksek teknolojik ürün ve hizmet üretimi planlayan girişim şirketlerinin paylarının bir kısmını yatırımcılara arz ederek ihtiyaç duyduğu finansmanı temin etmesini sağlayan kitle fonlaması, birikimlerini değerlendirmek isteyen her ölçekten yatırımcıya inovatif girişimlerden pay alarak yatırım yapma olanağı sunuyor. Küreselleşen dünyada paya dayalı kitle fonlaması muazzam bir hızla büyümeye devam ederken 2020 yılında 400 milyar $’ı aşan bir hacim yakalayan sistem, Forbes’in tahminine göre 2023 yılında 1 trilyon $’lık hacme ulaşacak. Türkiye ise girişimcilik ve yatırımcılık ekosistemindeki büyüme ve buna bağlı olarak gelişen taleple birlikte dünyada güçlü bir konuma sahip olma potansiyelinde. Bu potansiyeli öngören ve harekete geçen fonbulucu olarak ekosistemine yeni bir boyut kazandırdığımız iş modelimizle bugüne kadar çok ilke imza attık. Sadece 2022 yılının ilk altı ayında 48.645,585 milyon TL fonlama talebi alarak 13 girişimin başarıyla fonlanmasını ve üretim döngüsüne katılımını sağladık. Ülkemizdeki ekosistemi büyütürken üretim ve istihdama yönelik bir katma değer de hedefledik. Önümüzdeki dönem şirketimizin, girişimciliğin ve tabana yayılan yatırımcılığın daha da parladığı bir yıl olacak. 2023 sonuna kadar 1 milyar TL’lik finansman hacmine ulaştığımızı konuşuyor olacağız”
“Dünya pazarlarında rekabet edebilen organizasyonların kurulması için kitle fonlamanın aktif biçimde kullanılması şart”
Paya dayalı kitle fonlama ekosisteminin ülke ekonomisine katkılarına da değinen Hakan Yıldız, şu ifadeleri kullandı;
“Girişimcilerin kitlesel fonlamanın önde gelen modellerinden biri olan paya dayalı kitle fonlamasını kullanması global boyuttaki gelişimin önemli faktörlerinden. Şirketlerin ya da sosyal girişimlerin büyümesi, ülke ekonomilerinin gelişmesi, inovatif iş modelleriyle dünya pazarlarında rekabet edebilen organizasyonların kurulması için bu modelin aktif biçimde kullanılması şart. Kitle fonlamasının genel yapısı ve dağılımı açısından işlerin nasıl değiştiğine özellikle dikkat edilmeli. 2016 yılında, kredi piyasası tüm sektörün %70’ini oluşturuyordu. Bununla birlikte, son yılların öz sermaye kitle fonlaması istatistikleri, işlerin yavaş yavaş değiştiğini gösteriyor. Endüstri hala öncelikli olarak kredi verme segmenti etrafında dönüyor olsa da paya dayalı kitle fonlaması şu anda üç kattan daha hızlı büyüyor. Bu nedenle bundan sonra an ben nasıl geliştiğimizi ve nerede olduğumuzu görmek ilginç olacak”