Bilişim alanında kabuğunu kırmak isteyen, sanayide kaçırdığı, tarımda yok ettiği devinimi yakalamaya çalışan Türkiye’nin belki de elinde bulunan en değerli çalışmalardan biri “her okulun bilgisayar sistemleri ile donatılması ve internet bağlantılarının sağlanması”.
Ancak benim korkum, muhtemelen sizlerin de korkusu olacağı gibi, bu ciddi projeyi “GAP”laştırma ihtimali. Bereket ortada atılacak bir temel yok. Benim yaşdaşım, yani yaşını başını almış bir çok okuyucumuz yıllardır “her okula bir bilgisayar odası” hayalleri ile nasıl atlatıldığımızı çok iyi hatırlar.
Eğitime %100 Destek Kampanyası
Geçen gece, televizyon karşısında uyuyakaldığımda ilginç bir reklamla uyanacağımı hiç tahmin etmezdim. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan reklamda, “Eğitime %100 Destek” sloganı ile işletmelerin eğitime katkıda bulunmaları halinde yapacakları harcamaların %100’ünün vergiden düşüleceği bilgisi veriliyor ve daha fazla bilgi içinde http://egitimedestek.meb.gov.tr adresinin ziyaret edilmesi öneriliyordu.
Sabaha karşı TV kanallarının birinde gördüğüm bu reklamı “prime time” olarak adlandırılan ve en çok izlenme oranlarının olduğu saatlerde de yayınlanıp yayınlanmadığımı merak ettim. Ama maalesef bu reklamı bir daha izleme imkanım olmadı. Ya benim saatim prime time değildi ya da TV’lar açısından, Milli Eğitim gibi önemli bir konunun öncelik sırası arkalarda. Ama Milli Eğitim Bakanlığı bütçesini yine “O, bu, şu bakanlıktan az oldu” olunca konu böylesine geceyarısı, yani az saatte seyircinin görebileceği bir saat diliminde kendine yer bulabiliyor herhalde.
% 100 Gelecek
MEB tarafından başlatılan bu kampanyayı “%100 Gelecek” diye adlandırsak sanırım yanlış olmaz. Kampanyaya katılan kuruluşlar artık kendi illerinin geleceklerini belirlemede doğrudan söz sahibi oldukları gibi verdikleri vergilerin harcanmasını da kontrol etme imkanına kavuşmuş oluyorlar.
Her ilde başlatılacak olan Milli Eğitim Seferberliği ile hem o il kazanırken, gelişme sürecinin en önemli kilometre taşlarından biri olan “yeni neslin eğitimi” konusunda önemli dönemeçlerden birini dönerken genel anlamda Türkiye’nin hızla “bilişme” yörüngesine girmesi sağlanacaktır..
Proje’de Gelinen Son Durum
Yeni Okul | 363 Adet (5471 Derslik) |
Ek Bina ve Diğer Yapı | 162 Adet (908 Derslik) |
Yapılan Toplam Derslik Sayısı | 6379 adet |
Onarım | 149 |
Donanım | 199 | Üniversite | 5 |
Bağışlanan arsa | 191.002m2 |
Bilişimciler Nerede?
“Eğitime %100 Destek” projesi aslında bilişim sektörü için gerçekten büyük bir fırsat. 2001 yılında yaşanan ekonomik kriz sonrası istihdam kapasitesi daralan, yeni iş üretmekten öte mevcut yapıyı korumaya, küçülmemeye çalışan bir bilişim sektörü sahip olan Türkiye’nin beklediği atılımları yapması maalesef mümkün görünmüyor. Ancak MEB’in reklamını gördüğümde, bunun sanki sektörün kurtuluş reçetelerinden biri olduğu düşüncesine kapıldım.
Bence hem sektörün ayakta kalmasını sağlayacak hem de MEB’in yapması gereken yatırımları azaltacak bir fikir olarak gözüküyor. Fikrin özü ise, her ilde bulunan bilişim firmalarının bir okulun sponsorluğunu üstlenmesi ve bu okulun hizmet anlamında, tüm ihtiyaçlarını karşılaması. Böylece hem kampanya çerçevesinde MEB’e destek verilirken, firma tarafından üstlenilen hizmetlerin karşılığı da firmanın ödeyeceği vergiden %100 oranında düşülecek. Mevcut yapısını korumakta veya yeni yatırım yapmakta zorluk çeken firmaların dolaylı yoldan yatırım yapmalarının, daha fazla bilişimciye istihdam sağlamasına imkan sağlanacak gözüküyor.
Bilişim Sektörünün vereceği %100 destek, aslında geleceğimizi %100 garanti almanın başka bir adı olup, uzun vadeli dönemde sektörün hızlı büyümesine vesile olabilir.
Nasıl mı? Bu da bir sonraki yazının konusu.