Brüksel’de devam eden ECTA Düzenleyiciler Konferansı 2015’de bugün konuşma yapan FCC Başkanı Tom Wheeler’ın Danışmanı Gigi B.Sohn, “FCC olarak neler yaptığımız kadar, neden yaptığımızı da anlamanızı isterim” diyerek başladığı konuşmasında, FCC’nin temel görevinin “Amerikan vatandaşlarının haberleşme teknolojilerinden maksimum yararı elde etmeleri sağlamak” olduğunu söyledi.
Gigi Sohn’un konuşması adeta bir ders niteliğindeydi ve bir düzenleyici kurumun neler yapması gerektiğini örnekleriyle çok güzel bir şekilde anlattı. Toplantıdan sonra kendisiyle görüşerek, konuşmasını temin ettik. Ufak bir video bölümünü de sunacağımız konuşmasının hemen hemen tamamını veriyoruz.
Sohn’un danışmanı olduğu Tom Wheeler, FCC Başkanı olmadan önce, kablo ve kablosuz endüstrilerinde yatırımcı, lobici ya da iş adamı olarak çeşitli pozisyonlarda yer aldı. Obama kendisini kasım 2013 itibariyle 31ci FCC Başkanı olarak atadı. İşte bu Wheeler’in danışmanı olan Gigi Sohn, FCC’nin düzenleme konusuna yaklaşımının 2 odak üzerine kurulduğunu belirtti;
- Yenilikçiliği (inovasyonu) geliştirmek
- Şebeke ve servislere yapılan yatırımları arttırmak
Evrensel erişim, tüketicilerin korunması, kamu güvenliği ve rekabet en önemli gördükleri değerler olarak belirtildi.
Gigi B.Sohn, evlerinde yaşayan insanların hayatlarını geliştirmek için haberleşme teknolojilerinin gücünden yararlanmaları yolunda, pazar farklılığı ve farklı düzenleme ihtiyaçları olsa bile bu amaç ve değerlerin, Avrupa Dijital Tek Market Stratejisi ile ortak amaç ve değerler olduğunu farkettiğini kaydetti.
Sohn, Dünya nüfusunun % 95’inin mobil şebekeye ulaşabildiğini ve yarısının mobil haberleşmeyi kullanabildiği, internet kullanıcı sayısının da 3 milyara yakın olduğunu hatırlattıktan sonra, internete 15 milyar cihazın bağlı olduğunu ve bunun önümüzdeki 5 yıl içinde 50 milyar cihaza çıkacağını söyledi ve bunun da gelecek 10 yılda 11 trilyon $’lık bir pazar oluşturacağı tahmininden bahsetti.
Rekabet
Sohn, Wheeler’ın 2013 kasım ayında FCC başkanı olarak seçilmesinden bu yana amaçlarını gerçekleştirmek yolunda en yararlı aracın Rekabet olduğunu gördüklerini açıkladı.
Rekabetçi bir pazarın halkın yararına olduğunu ve hem yaratıcılığı, hem de ICT sektöründeki yatırımları arttırdığını belirten Sohn, rekabetin yararının tüm alanlarda yani sabit ya da kablosuz haberleşme ya da cihazlar ile içerik servislerinde görüldüğüne işaret etti. Sohn, genişbant pazarında rekabetin daha da arttırılması gerektiğini söyledi.
Bu arttırma için de, Wheeler’ın 3 adımlı bir strateji yürüttüğü belirtildi. Bunlar;
- Rekabetin mevcut olduğu yerde FCC bu rekabetin varlığını koruyacak
- Daha fazla rekabet gerekiyorsa, FCC bu konuda gerekli düzenlemeleri yapacak
- Rekabet yoksa da, tüketicileri korumak ve halkın iyiliği için gereken adımları atmakta tereddüt etmeyecek
Sohn bu adımların her birisini daha detaylı anlattı. Şöyle ki;
- Mevcut Rekabeti KorumakMevcut rekabeti korumak denildiğinde, FCC’nin amacı yeni nesil şebekelere geçiş döneminde tüketicilerin ve şirketlerin korunması şeklinde veriliyor. Yeni fiber ve IP tabanlı haberleşme teknolojilerinin uygulanması sırasında yeterli müşteri kitlesine ulaşılamaması gibi durumlar olabilir. Ama hala dönüşümün getireceği fırsatlar, gelişme ve halka hizmet sağlama avantajları vardır. Bu noktada tüketicilerin ve rakabetin korunması gerekli olabilir.
Geleneksel ağlar veri servisleri işindeki en rekabetçi bileşenlerdir. Rekabet eden servis sağlayıcılar bu servisleri, rekabetçi fiyatlarla sunabilmek için toptan satın alırlar. Teknolojide değişim nedeniyle telekom devi olan firmalar bu servisleri sağlayamaz duruma gelirse, o zaman hem müşteriler, hem de rekabet eden firmalar tarafında sorun oluşur. FCC bu tür sıkıntıları önlemek yani Rekabet eden servis sağlayıcıların, telekom devinden makul fiyat, şart ve durumda hizmet alabilmesi için, kuralları oluşturur.
Şirket birleşmelerine bakarsak, FCC’nin rekabeti nasıl koruduğuna bir örnek de Time Warner Cable ile Comcast birleşmesidir. Araştırmamıza göre, Comcast bu birleşme ile tüm Tv pazarının % 30’una ve geniş bant internet abonelerinin % 60’ına sahip olacaktı. Bu nedenle kırmızı bayrağı kaldırdık. Tröst karşıtı bölüm bu tür seviyenin ComCast’i pazarı çok fazla kontrol edebilir hale getirmesi ve video ile geniş bant sektörünün rekabetinin zorlaşacağını düşündük (turk-internet.com Notu : BTK’nın, internet ve fiber alandaki sıkıntının bir an önce giderilmesi açısından FCC’nin bu hareketini örnek almasını dileriz)
FCC bu konudaki endişeleri ComCast’e bildirdi ve ComCast bu birleşmeyi iptal etti.
- Rekabetin Yükselmesini Teşvik EtmekTeknolojideki değişimler, rekabetin teşvik edilmesini gerektirebiliyor. Mesela Başkanın göreve geldikten itibaren en büyük önceliği tarihi spektrum ihalesiydi. Bu ihale, frekans kullanan firmaların kendi kullanmadıkları spektrumlarını FCC’ye geri satmaları ve bunların da kablosuz genişbant firmalarına ihale ile satılmasıydı. Ihale piyasanın spektrumu en verimli kullanmasının yolunu açacak. Açık artırmada katılım tamamen isteğe bağlı. Daha fazla katılımcı ilgilendiklerini belirttiler.
Rekabeti teşvik etmenin anlamı kuralları da güncellemek ya da belirli uygumaları gözden geçirmek olabilir. Bu nedenle Kablolu Rekabet Büromuz yakın zamanda büyük operatörlerin servis plan şartlarını ve verilerini talep eden bir soruşturma başlattı.
Ses ve veri aktaran kurumsal veri servislerinin kullanımı KOBİler, hükümet ofisleri, hastaneler ve diğer kullanıcılar için işlemlerinin yapılması açısından önemli olabilir. FCC bu nedenle kurumsal veri hatlarının makul fiyat ve şartlarla satılmasını sağlamaktan yani bu alandaki rekabetten de sorumludur.
Rekabetçi servis sağlayıcılar, telekom devlerini, fiyat ve şartları makul olmayan seviyelerde tutma yoluyla kurumsal veri servisleri pazarını kilitlemekle suçlarlar. Telekom devleri ise pazarda bu fiyatların ve şartların makul olduğunu iddia ederler. Bizim görevimiz gerçekte ne olup bittiğini anlamak ve kurumsal veri servislerinin iyi çalışır hale gelmesini sağlamaktır.
- Rekabet Yoksa SağlamakSon olarak, Komisyon telekom devleri tarafından rekabeti engellemek adına konulan barikatları azaltmaya çalışır. Amerika’da mevcut genişbant servisleri ihtiyaçları karşılayamıyor. Tek çözüm doğrudan geniş bant dağıtımı olacak.
Bazı yerlerde özel sektör servis sağlayıcılar ile çalıştık. Bunlarla PPP yani kamu-özel sektör iş ortaklığı şeklinde örgütlendik. Ama bazıları da kendi genişbantlarını kendileri sağlamak istiyor.
19 eyalette, toplumun kendi genişbant ihtiyaçlarını karşılama çabaları eyaletlerin kanunlarına takıldı. İlk bakışta hiç mantıklı değil. Ama baktığınızda bu kanunların daha eski zamanlarda telekom devlerinin lobiciliği ile konulduğunu görüyorsunuz.
Chattanooga, Tennessee ve Wilson, North Carolina savaşmaya karar verdiler. İkisi de yatırımı engelleyen eyalet kanunlarının kaldırılması için FCC’ye başvurdular ve bu kanunlar yılın başında kaldırıldı.
FCC, federal sistemdeki eyaletlerin rolüne saygı duyar. Bu nedenle de eyaletlerin kendi kanunlarını içi boş nedenlerle değiştirmeyiz. Ama eyaletin kanunu Federal kanun ve kurallarla çelişiyorsa, harekete geçmekten çekinmeyiz. Bu 2 olayı çözerek de, net bir mesaj verdiğimize inanıyoruz. Seçtikleri yerel yetkililerin, Amerikan vatandaşlarının genişbant gelecekleri üzerinde karar vermek hakları yok.
Bu düşüncede de yalnız değiliz. 2 hafta önce Colorado eyaletinde 44 şehir genişbantı engelleyen eyalet kanununu referandum ile ortadan kaldırdı. Bu tür eyalet engellemelerinin her yerde vatandaşların kendileri tarafından kaldırılması ve yöneticilerin de genişbantın insan hayatındaki önemini, su ya da elektrik kadar ihtiyaç olduğunu anlamalarını bekliyoruz.
Eğer Genişbant Yoksa, Tam Modern Ekonomi de Olamazsınız..
Sohn’un işaret ettiği diğer bir konu ise “Evrensel Hizmet”. Sohn ABD’deki örnekleri şöyle anlattı;
“ABD’deki bazı bögelerde rekabetin olmasını bekleyemiyorsunuz. Özel firmaların kar edemeyecekleri yerlerde genişbant networkleri kurmaları ekonomik olmayabiliyor. Özellikle de kırsal alanlarda çetin bir sorun bizi bekliyor.
Kırsal alanda yaşayan Amerika’lıların % 40’ı sabit 25 MBps ve üstünde genişbant imkanına sahip değil. ABD nüfusunun % 98’i 4G servisi kapsama alanında ama bu tersine 6 milyon Amerika’lının kapsama alanı dışında olduğu anlamına geliyor. Yani “sayısal uçurum” sadece kırsal alanda yaşayan Amerika’lılara özgü değil. Yılda 25.000 $ kazanan Amerika’lıların sadece % 48’inin evinde sabit genişbant erişimi var.
Bu tür dijital dışlanmaların maliyeti inanılmaz boyutta. Mesela iş başvuruları giderek daha fazla online oluyor. Yani online değilseniz, iş de bulamayacak hale geliyorsunuz. Sonuç olarak; eğer iyi servis alamayan bir grubunuz varsa, modern ekonomi ve demokrasi yolunda eksik kalırsınız.
Genişbant erişimi olmayan ve parasını da ödeyemeyecek Amerika’lılar için FCC “Evrensel Hizmet” programları düzenliyor. Bu programlar herbir Amerikalı’nın hangi gelir düzeyinde olursa olsun, nerede yaşarsa yaşasın şebekeye bağlanmasına yardımcı oluyor.
Kırsal alandaki genişbant erişim eksikliğini doldurmak için önümüzdeki 6 yıl içinde FCC’nin “Connect America Fund” inisiyatifi ile 9 milyar $ vereceğiz. Bunlar 45 eyaletteki 7,3 milyon kırsal tüketiciye genişbant etişim sağlayacak.
Sohn, Genişbant internet konusundaki çalışmaların sadece sayısal uçurumu kapatmaya yönelik olmadığını yanısıra internetin hızlı ve açık olmasını da sağlamaya yönelik olduğunu söyledi.
Sonuç
Sohn’un sonuç cümlesi ise şu şekildeydi ; “FCC ekonomimiz ve toplum açısından gerekli olan genişbant erişimi destekliyoruz. Hafif dokunuşlu düzenlemelerle, hem rekabeti, hem de kamunun iyiliğini aynı anda sağlamaya çalışıyoruz.”
[1] Gigi Sohn