Güney Kore, “Kore Yeni Anlaşması” isimli salgın sonrası teşvik projesini uygulamaya başlarken, hükümet aynı kapsamda bugün büyük veri için iddialı bir ulusal strateji açıkladı.
Konuyla ilgili olarak “Dördüncü Sanayi Devrimi Başkanlık Komitesi (PCFIR)” Başkanı Yoon Sung-roh şöyle dedi :
“Şimdi, veri tabanlı dijital ekonomiye geçişi hızlandırarak ‘Daha İyi Bir Geleceğe Dönüş’e hazırlanmanın tam zamanı. Etkili veri kullanımı, daha rahat bir yaşamın tadını çıkarabileceğimiz ve verilerden katma değer yaratabileceğimiz ‘Dijital Sapiens’ çağını getirecek
PCFIR, ulusal stratejiler geliştirmekle görevli kurumlar arası bir organ. Üyeleri arasında 12 bakanın yanı sıra özel sektörden –akademi ve şirketlerden– 20 kişi var.
Aynı gün ülke, “Kore Veri 119 Projesi” ni duyurdu. Bu, savunmadan tüketime, mobiliteden finansmana, lojistikten sağlığa kadar tüm sektörlerde uyguladığı büyük veri ve yapay zeka veya yapay zeka ile ilgili.
Ülke, 1999’da bir ulusal bilgi portalı veritabanı oluşturmaya başladı, 2001’de e-hükümeti başlattı ve 2018’de büyük veri ve yapay zeka konusunda yeni bir politika belirledi. Salgın döneminde ise büyük veri tabanlı bir Covid-19 enfeksiyon izleme sistemi yaratıldı. CCTV kameraları, toplu taşıma, kredi kartı şirketleri, telekomünikasyon şirketleri ve diğerlerinin veritabanlarını bir araya getirerek ve bir yapay zeka çözümü uygulayarak, bulaşmış kişilerin temas takibi için harcanan süre sekiz saatten 10 dakikaya indirildi.
141 milyar ABD Doları tutarında bir bütçenin olacağı “Kore Yeni Anlaşması” nın önemli bir alt kümesi “Dijital Yeni Anlaşma” dır. PCFIR, verilerin halka açılmasını, dağıtımını ve kullanımını teşvik ederek dijital ekonomiyi canlandırmayı hedefliyor. Devletin daha akıllıca çalışacağı ve daha iyi hizmetler sunacağı, halkın daha fazla kolaylıktan yararlanacağı ve kişisel veri egemenliğini uygulayabileceği ve işletmelerin üretkenliğinin artacağı ve yeni değer yaratılacağı kaydediliyor.
Güney Kore yönetimi şu anda veri toplanmasını ve kullanımını engelleyen üç engel ve bunların üstesinden gelmek için üç plan olduğunu açıkladı.
Birincisi, veri piyasası, özel sektörün ihtiyaçlarını karşılamayan yetersiz bir veri kullanım ortamı tarafından tutulmaktadır. Plan, özel sektör dostu bir ekosistem yaratmayı hedefliyor.
İkinci olarak, bir dizi devlet kurumu tarafından merkezi olmayan veri toplama ve kullanma vardır. Plan, tüm kurum güvenlik duvarlarını aşan kapsamlı bir veri politikası sistemi kurmayı hedefliyor.
Üçüncüsü, verilerin açılmasının erken olmasıdır. Amaç, halkın istediği, kullanacağı ve daha fazlasını talep edeceği veri hizmetlerini sağlamaktır.
Birden çok yeni hizmet sunulacak. Sağlık sektöründe bu hizmetler, tüm hastaların kişisel sağlık bilgilerinin tek bir yerde toplanmasını içerir. Bu, yalnızca bireysel hastaların uygulama yoluyla erişmesi için uygun ve erişilebilir olmayacak, aynı zamanda tüm tıbbi kayıtların sigortacılara sağlanması yoluyla otomatik özel sigorta taleplerini mümkün kılacaktır.
Tüketimde, bireylerin alışveriş geçmişlerinden ilgili verilerin yayınlanması, hem mağazalar hem de alışveriş yapanlar için kalıplar ve sonuçta elde edilen kolaylıklar yaratırken, yapay zeka, taklitleri tespit etmek için gümrükte konuşlandırılacaktır. Hem kamu hem de özel veri setlerinin paylaşıldığı akıllı portlar, ithalat-ihracat süreçlerinin yanı sıra genel lojistiğin verimliliğini artırmak için uygulanacak.
Eğitimde, yapay zeka öğrenimi, ilkokul ve ortaokul öğrencileri için PC aracılığıyla sağlanacak. Hatta ülkenin görsellerini ve video görüntülerini tek bir veri tabanında toplayarak ulusal markayı yükseltmek için bir proje bile olacak. Veri setlerinin paylaşılması ve analizi yoluyla sel gibi acil durumlara karşı önceden uyarı ve daha iyi yönetme planları da var.