Sevgili turk-internet.com okuyucuları,
Geçen hafta katıldığım İletişim Şurasının toplantı ve konuşma notlarını turk-internet.com’da Perşembe gününden bu yana okuyorsunuz. Ben bu yazıda size Şuranın arka yüzünü de anlatmak istiyorum. Çünkü, hükümet ve sektör olarak, sorunların nasıl ele alındığını, çözülebildiği ya da çözülemediğini göstermesi açısından tarihe düşülmüş bir kaydı olacaktır diye düşünüyorum.
İnternet Komisyonu Şuranın 4 komisyonundan birisi olarak Doç.Dr.Mustafa Akgül başkanlığında perşembe günü Bilkent Otel’de toplandı. Toplantının başında, bir süre bu komisyonun hangi konu üzerinde çalışması gerektiği, kapsamın ne olduğu, sonuçların nasıl değerlendirileceği tartışmalarına girildi.
AKP Hükümetinin ve Devlet Bakanı Beşir Atalay’ın, Şura’ya üye olarak Sivil örgüt ve Özel Kuruluş temsilcilerini davet etmiş olması bir yandan övgüyle karşılanırken, diğer yandan temsil edilmesi gereken tüm kuruluşların davet edilmediği de gözden kaçmadı. Örneğin İnternet Komisyonu açısından baktığımızda, Telekomünikasyon Kurumu temsil edilmedi, Türk Telekom’dan katılım üst düzeyde değildi, RTÜK kanununun gündeme gelmesi nedeniyle kurulan ve “İnternet ve Hukuk” konularında en çok çalışan sivil örgüt “İnternet ve Hukuk Platformu – I v H P” davet edilmedi ve bir çok online yayıncı da şura üyeleri arasında yer almadı.
Oysa Şura’nın başlığına ve düzenleniş tarzına bakıldığında ilk akla gelen –özellikle RTÜK bağlantısı nedeniyle de– Online Yayıncılık konusuydu. Bu nedenle, Şura’da online yayıncıların daha ağırlıklı temsil edilmeleri gerekirdi diye düşünüyorum. Ama üye listesine bakıldığında, online yayıncı olarak www.internethaber.com, 4.kuvvetmedya ve biz yani turk-internet.com dışında yayıncı yer almadı (Bkz : İletişim Şurasına Sunulan ‘İnternet Komisyonu Raporu’).
Buna karşılık özellikle online yayıncıların içerikleri ile başlarına iş açılan ISS’ler toplantıda en üst düzeyde temsil edildiler. Bu konuda ilginç olayların yaşandığı da bilindiğinden son derece yerinde bir yaklaşımdı bu. Çünkü, rahatsızlık yaratan içerik olması durumunda, ilgili içerik sağlayıcı yerine bu içeriği host eden ISS’e gidilerek, hostingin durdurulmasının talep edildiği olaylar yaşandı ve yaşanıyor. Bu nedenle de ISS’ler için konunun hukuki yönlerinin belirlenmesi önem taşıyor.
Toplantıda dikkati çeken ve eleştirilen bir diğer konu “Şura’ya hazırlanma süresinin azlığı” idi. Çoğu kişi, Şuranın yapılacağını, ocak ayının son günlerinde duydu. Bazıları ise son gün, son hafta duydu. Örneğin; Şura’ya Akademik kuruluşlardan birinden katılan bir üye, kendisinin şuradan ancak bir gün önce haberdar olduğunu belirterek bana ne zaman haberdar olduğumu sordu. Hazırlanma süresinin azlığı komisyonda bir başka düşünceye neden oldu. “Şura’ya özel sektör ve sivil örgütlerin çağrılması çok olumlu ama hazırlık süresinin olmayışı sanki akla bunun sadece gösteriş amaçlı olabileceğini getiriyor. Yani, hükümet zaten yapmaya karar verdiği kanunu yapacak ama bunu, –şura topladık ve şuraya herkesi davet edip, görüş aldık– şeklinde bir kılıf ile mi sunacak” sorusu çoğu kişi tarafından düşünüldü ve soruldu. Bunu Genel Kurul’da diğer komisyon üyelerinin ağzından da duyduk. Bu nedenle konuyla ilgili gelişmeleri bekliyoruz. İnternet Komisyonu olarak da sunduğumuz rapor ortada olduğundan, bu tür bir gelişme durumunda ortaya çıkıp, söylenecek sözler var.
Şura sonrasında, turk-internet.com’da yayınlanan haberlerin de uzantısında, bugün bana yöneltilen 2 soru oldu;
- 1. Bu kadar kısa bir sürede, nasıl böyle bir tam rapor oluşturulabildi?
2. Raporun içeriği, olması gerekenden daha başka konuları da içermiyor mu?
Evet soru soranlar her 2 konuda da haklılar. Bu kadar kısa bir sürede bu tür bir rapor hazırlamak çok zor. Bu raporun hazırlanmasında öncelikle Doç.Dr.Mustafa Akgül başkanlığındaki Komisyon sekreteryasının büyük emeği var. Öte yandan rapor, 2002 yılı mayıs ayında yapılan Bilişim Şurasının belgelerini, sonuçlarını yeniden görüşlere sunmayı hedeflendi. Bilindiği gibi, Bilişim Şurası öncesi 8 ay kadar bir süre hazırlık çalışmaları yapılmış ve pek çok rapor ve belge üretilmişti. Bu Şura sonuçları bugüne kadar işleme sokulmadı. Henüz bir köşede duruyor ama en azından İletişim Şurası sırasında İnternet Komisyonu raporuna temel teşkil ederek bir işe yaramış oldu.
Diğer yandan, komisyonun işlevini tartıştığımız ilk saatlerde en önemli konu, kapsamdı. RTÜK açısından bakıldığında olayın “sadece online yayıncılık kısmını mı kapsadığı” tartışıldı. Daha sonra ise, bulduğumuz her platform ve ortamda bilişim-internet-haberleşme teknolojileri sektörü olarak sorunlarımızın tamamını iletmemizin çok yararlı olacağı fikir birliğine varıldığı için, rapor çok kapsamlı ve tüm konuları içerecek şekilde hazırlandı.
Belirtmek istediğim bir başka konu daha var. İnternet Komisyonu dışında ne olup bittiğini görmek için gazetelere baktığımda üzüntü duydum. Şöyle düşündüm; “Hükümet bir şekilde İletişim Şurası düzenlemiş ve bu şuraya da sektör temsilcilerini davet etmiş. Bunun her ne nedenle olursa olsun, değerlendirilmesi ve şekillendirilmesi gerekir”. Oysa sektör temsilcileri, yazdıkları ile olayın içeriği yerine magazinel yönüyle ilgilenmeyi, olayı sulandırmayı tercih ettiler. Bazıları düzenlenen akşam yemeğindeki içki konusunu, bazıları isminin “şura mı, kurultay mı oluşu”, bazıları ise kavgaları, olayın magazinel boyutunu yani “Nazlı Ilıcak ile Tuncay Özkan kavga etti. O ona seni mahkemeye vereceğim dedi” yazdılar. Bunun dışında, Şura sonuçlarını değerlendiren kim vardı? Eğer ektör temsilcileri olarak ele verilen fırsatları değerlendirmek, sorumlulukları yerine getirmeyeceksek, bu çok üzücü. Bu ülkenin, ya da içinde bulunulan sektörlerin sorunlarını çözmesi gerekenler yine bizleriz. Bunun yerine magazinel boyuta geçmek bayağı bir alışkanlık olmuş. Özellikle basının halinin bu olduğunu görmek gerçekten üzücü. (Konuyla ilgili olarak Sn.Avniye Tansuğ’un hazırladığı bir derlemeye Türk Basınında İletişim Şurası linkinden ulaşabilirsiniz)
Son olarak, Şura konusunda Pazartesi günleri 16:302da Açık Radyo’da yayınlanan İnternet ve Hukuk programında genel bir değerlendirme var. Bu programı gelecek hafta dinleyebilirsiniz. (Programla ilgili bilgi için Acik Radyo.com/Internet ve Hukuk Programı linkine bakınız.)