İngiliz Hükümeti, çevrimiçi dolandırıcılıklar, sahte reklamlar ve romantizm (aşk) dolandırıcılığı konusunda önde gelen büyük internet firmalarıyla “Çevrimiçi Dolandırıcılık Sözleşmesi” imzaladı. Dünyada bir ilk olan sözleşmeyi, Amazon, eBay, Facebook, Google, Instagram, LinkedIn, Match Group, Microsoft, Snapchat, TikTok, X (Twitter) ve YouTube dahil 12 büyük firma kabul etti.
Sözleşme, firmalara, kullanıcıları daha iyi korumak için, yeni reklamverenlerin doğrulanması ve sahte içeriğin derhal kaldırılması da dahil olmak üzere bir dizi önlem almayı gerektiriyor. Çocukları hedef alan alkol veya kumar gibi yaş sınırlaması olan ürünlere yönelik yasa dışı reklam ve promosyonlara yönelik sıkı önlemler isteniyor. Ayrıca flört ve arkadaşlık uygulamalarında da doğrulama düzeyleri artırılacak. Şirketler, hizmetlerine yönelik tedbirleri altı ay içinde uygulama sözü verdi.
Sözleşme ile ilgili gereklilikler ve detaylar, Çevrimiçi Reklamcılık Görev Gücü tarafından yayınlanan bir eylem planında ayrıntılı olarak açıklanacaktır.
İngiliz Başbakan Rishi Sunak şunları söyledi:
“Çevrimiçi dolandırıcıların toplumdaki en savunmasız kişileri hedef almasıyla dolandırıcılık artık Birleşik Krallık’ta en yaygın suç haline geldi. Bu vicdansız suçluların peşine düşmek için zaten harekete geçtik, Dolandırıcılık Stratejimizi başlattık ve tamamı 400 milyon £ destekli 400 özel memurdan oluşan bir Ulusal Dolandırıcılık Ekibi kurduk. İlk kez dolandırıcılık vakalarında bir düşüş görmeye başlıyoruz ancak daha fazlasını yapmalıyız. Bu teknoloji devleriyle güçlerimizi birleştirerek dolandırıcılara karşı mücadeleye devam edeceğiz ve onların çevrimiçi ortamda saklanacak hiçbir yeri olmadığından emin olacağız.”
Keşke ülkemizde de benzer çabalar olsa. Çünkü son zamanlarda dijital dolandıcılık fazlasıyla yükseldi. YouTube’de hisse/halka arz dolandırıcılıkları, SMS ile yapılan dolandıcılıklar başta olmak üzere son zamanlarda dolandıcılıklar çok arttı. Ama buna karşı bir çözüm arayan ya da harekete geçen yok gibi gözüküyor.
Teknoloji firmaları, şüpheli etkinlikleri bildirmek için doğrudan yollar oluşturmak da dahil olmak üzere kolluk kuvvetleriyle yakın çalışma sözü verecek.
İngiliz Maliyesinden elde edilen veriler, izin verilen ödeme sahtekarlığının neredeyse %80’inin sosyal medya veya sahte web sitelerinden kaynaklandığını gösteriyor.
İngiliz tüketici örgütü Which‘in Politika ve Savunuculuk Direktörü Rocio Concha şunları söyledi:
“Hükümetin, dolandırıcılık istihbaratını güçlendirmek ve dolandırıcıların kanallar üzerinden tüketicilere saldıran kanallara atlamasını durdurmak için daha fazla kamuya açık veri kaynağı açmak üzere hızlı bir şekilde çalışması hayati önem taşıyor. Hükümet artık merkezi rolünü kullanmalı ve teknoloji devlerinin ve finans kurumlarının kendi ortamlarında üretilen dolandırıcılık verilerini paylaşmalarını kolaylaştırmalı.
Sadece tüm imzacıların sorumlu tutulmasını sağlamakla kalmamalı, aynı zamanda tüketicileri çevrimiçi organize suçlardan korumak için aşılmaz bir bariyer oluşturmak amacıyla büyük teknolojiyi bankalar, telekomünikasyon şirketleri ve internet altyapı sağlayıcılarıyla bir araya getirme fırsatına da bakmalıdır.
Bir sonraki hükümet, alanlardaki ve çevrimiçi reklamcılık sektörlerindeki bariz düzenleme ihtiyacına öncelik vermeli, aksi takdirde dolandırıcılar gelişmeye devam edecek. Sonuçta tüketiciler bu stratejinin başarısını daha iyi dolandırıcılık önleme, tespit, destek ve düzeltme olanaklarına sahip olup olmadıklarına göre değerlendirecekler.”